03.02.2021, 20:19

82 Yıla 82 Asır Sığdıran Güzel İnsan; Şadan Gökovalı

İki yıl önce.

Yer; Konak Belediyesi  Türkan Saylan Kültür Merkezi.                      

Dil Derneği 2019 Onur Ödülleri Töreni’ndeyiz...

Önce Okan Yüksel Ustam

seslendi Enver Gökçe ile;

"Bugün görüş günümüz, Dost kardeş bir arada, 

Telden tele, 

Mendil salla el salla,

Merhaba!.."

****

Ardından ozan Cem Seyhun Ünbay;

"Merhaba! 

Ben Türk dili ırgatı, Türk Halkından birisi olarak 

buyurdum ki;

'Ben Halkım heey! Feleğin sillesini çok yemişim.

Kalem vermemişler elime, 

Diyeceklerimi türkülerle demişim…'

45 yıl önce, Türk Dil Kurumu 'Radyo-TV Dil Ödülü'

kazanan üç programımdan birinde sormuştum;

-Olmayaydı dilimiz/ Nic’e olurdu halimiz?

Ne olacaktı? 

"Ağzı var, dili yok" kalacaktık.

Çün buyurdu Evrim yasaları, ileride insan soyunu 

oluşturacak Primat, 

arka ayağı üstüne dikeldi. 

Serbest kalan ön ayakları, ‘’El’’ olarak evrimleşti. 

Onlarla sopa tutabiliyor, taş atabiliyor, 

ağaçların daha yüksek dallarından 

yemişler koparabiliyorduk.

Dilimiz evrimleşti. 

Daha zor sesleri çıkarabilir,

soluğumuzu istediğimiz gibi artiküle edebiliyorduk.

Son tansık(mucize) beynimizde gerçekleşti.

Tüm bedenimizi kaplayabilecek genişlikteki beynimiz, 

ceviz kabuğuna benzer kafatası içinde yoğuştu.

El, dil, beyin üçlüsünün evrimleşmesiyle 

düşünür karar verir uyguluyor olduk. 

Böylece iletişim kurmamız; evde ve 

avda çok daha başarılı olmamızı sağladı.

Başlangıçta anlatmak istediğimiz varlık 

veya nesnenin çıkardığı sesi öykünüyorduk; 

köpek havlıyor, kedi miyavlıyor, at kişniyor, 

yılan tıslıyor, su şırıldıyor, uyuyan 

şişman adam horluyordu.

Peki ama, ya ses çıkaramayan varlık, 

nesne ve duygulara hangi adı verecektik?

Düpedüz uyduracaktık! Öyle de yaptık, iyi de ettik.

Canlı olan dil değişiyor, zenginleşiyordu.

Benim erken gençliğimde bize, Türkçe’de 

40 bin kadar sözcük bulunduğu öğretilirdi

Şimdi Türkçe Sözlük’ü açın, sayın! 

Üşenirseniz ben söyleyeyim;

Bugün dilimizde 125 bin kadar sözcük ve 

bunları tanımlamada

kullanılan 1 milyon 500 bin söz varlığı var.” 

Bu zengin ve güzel dille sanat da, bilim de yapılıyor, 

tüm duygu ve düşünceler anlatılabiliyor.

Alın size, dillere pelesenk olmuş bir güzellemem:

‘Dağlar kanatlıydı eskiden.

Canları çektiğnde kalkar, diledikleri yere konarlardı.

Dağların böyle kalkıp konması, 

Toprak Ana’ya zor geliyordu.

Sonunda Tanrı acıdı da toprağa,  dağların kanatlarını kesti.

Dağların kopan kanatları bulut oldu.

Bundandır bulutların dağlara dağlara koşması.’

Bir güzel sözü de, Balasagunlu Yusuf Has Hacip söylemiş;

‘İnsanın süsü yüz, yüzün süsü göz;

Aklın süsü dil, dilin süsü söz.’

Söyledim…

Ödül alan Prof.Dr.Şadan Gökovalı’nın tebliğiydi 

Ünbay’ın -büyük keyifle- okuduğu!..

(Konuşmayı çok seven Şadan Hoca, geçirdiği rahatsızlık sonucu konuşma güçlüğü çekiyordu. O yüzden Ünbay okumuştu tebliği.

Nâzım Baba Kuvayı Milliye Destanı'nda yazmıştı degil mi;

"Dümende ve baş altlarında insanlar vardı ki

Bunlar uzun eğri burunlu ve konuşmayı şehvetle seven

insanlardı ki

Sırtı lacivert hamsilerin ve mısır ekmeğinin zaferi için

Hiç kimseden hiçbir şey beklemeksizin bir şarkı söyler gibi ölebilirdiler...)

****

Bir gazeteci, 

yazar, ozan, akademisyen, 

Radyo programcısı, Mitoloji Uzmanı, Rehberleri Rehberi.

Kısaca bir koltukta bir dünya karpuz taşıyan

Gökovalı Hoca o gün çok mutluydu!..

****

Bu coğrafyanın taşına toprağına tutkun,

ilkeli disiplinli yaratıcı bir entelektüeldi Şadan Hoca!

"Manevi Baba" bildiği Halikarnas Balıkçısı’nı 

yaşatandır 

ünlü ‘’Merhaba’’sının emanetçisiydi!

Ege ve Akdeniz uygarlığının ürettiği değeriydi!.

Yazdığı kitaplarla geleceğe iz düşürendi!

****

Şiir herşeyiydi.

Arşivimde sakladığım bir yazısındandır bu satırlar;

"Şiir, şiirden başka bir şey değildir. Şiir, yazının raksedişidir. Yürümekle dans etmek arasındaki fark neyse, düzyazı ile şiir arasındaki fark odur!

Şiir, yalnızca sözcük kullanılarak 'Aphrodite heykeli yapma' işidir. 

Aşk çiçeğidir şiir, onu.

Sevmeyenler sevilmeyecektir. 

Şiirin sıradanı insanın zevkini okşar ama, mükemmeli, aklı allak bullak eder. 

Şiir, Eskimo ozanın ya da nabiga bir Anadolu çobanın, sonsuz evrene bakıp, su katılmamış türkü çığırmasıdır. 

Şairim, zifiri karanlıkta gelse, ayak seslerinden tanırım; ne zaman bir halk türküsü duysam, şairliğimden utanırım!..

Şiire şair gerek, ney'e neyzen nasılsa; onu oluyacaklar şairce yaradılsa...

****

"Şiir ve Siz", 54 yıl önceki ilk kitabıdır.

Gökovalı’nın ezberinde 5000 şiir olduğunu bilir misiniz?

Tam 62 yıldır gazetecilik yaptığını!

Yüzlerce gazetecinin de hocası olduğunu,

Akyaka’da bir sokağa, Gökova’da bir caddeye, 

Muğla-Menteşe'de 3500 kişilik bir tiyatroya adının verildiğini!.. 

Gecen yıl yaşadığı Alsancak'taki 1395 sokağa isminin verildiğini...

Belgeselinin çekildiğini de...

****

Şadan Gökovalı’nın

"Merhaba"’sıyla kendini tanıtması;

‘"Merhaba! 

Ben Şadan Gökovalı…

Sesim ben!

Homeros’tan, Yunus’tan Dede Korkut’tan gelen

Atatürk’ten kalan ses. 

Su gibi, akarsu gibi…

Çocuğun gülüşü, derenin akışı kuşun ötüşü çağlayanın dökülüşü gibi,

Dalgaların karayı itişi, yerin sarsılışı, göğün gürleyişi gibi;

Sesim ben! 

Susunca nereye gittiği bilinmeyen…

Yüz otuz bin sözcük var dilimde;

Hepsi yitse, 

Tek bir sözcük kalacak gökkubbede;

ATATÜRKİYE!’’

****

Anadolu'nun öz kültürünü milyonlara ulaştıran bir 

çağdaş bilgeyi...

Öğrencisi olmakla onurlanan Datçalı Gazeteci Sedat Kaya'nın tanımıyla "Mitolojiyi şiire çeviren"...

"Homeros'un günümüze ulaşan sesi"ni...

Sorduğu soru bilinmediğinde “öğrenmemişsin” değil, “öğretememişim” diyebilen hoşgörü simgesini...

Cumhuriyet aydınlanmasının namuslu yüreğini...

Şadan Hocamızı yitirdik...

****

82 yıla 82 asır sığdiran bir güzel insan , paslanmaz yürekti Şadan Hocam.

Bu yazı, onun "Sana Doğru" şiirinin son dizeleriyle sonlansın;

"Şadan  der: 

Senden nasıl bıkarım

Sensiz del'olur, dağa çıkarım

Kavuşamazsam kendimi yakarım

Küllerim sana doğru uzanır"

(Okan Yüksel-Gazeteci Şairler-Ege Kültür Platformu-Sayfa 233)

Yorumlar (0)
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 25 65
2. Fenerbahçe 25 61
3. Samsunspor 25 47
4. Beşiktaş 24 44
5. Eyüpspor 25 40
6. Göztepe 24 36
7. Başakşehir 25 36
8. Rizespor 26 33
9. Antalyaspor 26 33
10. Trabzonspor 24 32
11. Gaziantep FK 24 32
12. Kasımpaşa 26 32
13. Alanyaspor 25 31
14. Konyaspor 25 28
15. Bodrum FK 26 27
16. Kayserispor 25 27
17. Sivasspor 25 24
18. Hatayspor 24 13
19. A.Demirspor 25 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 28 57
2. Karagümrük 28 49
3. Gençlerbirliği 28 48
4. Bandırmaspor 28 46
5. Erzurumspor 28 45
6. İstanbulspor 28 43
7. Keçiörengücü 28 42
8. Boluspor 28 41
9. Amed Sportif 28 40
10. Pendikspor 28 40
11. Iğdır FK 29 40
12. Ahlatçı Çorum FK 28 39
13. Ümraniye 28 38
14. Ankara Keçiörengücü 28 37
15. Esenler Erokspor 28 37
16. Sakaryaspor 28 35
17. Şanlıurfaspor 29 34
18. Manisa FK 28 33
19. Adanaspor 28 27
20. Yeni Malatyaspor 28 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 29 67
2. Arsenal 27 54
3. Nottingham Forest 28 51
4. M.City 28 47
5. Chelsea 27 46
6. Newcastle 27 44
7. Brighton 28 44
8. Bournemouth 27 43
9. Fulham 28 43
10. Aston Villa 28 42
11. Brentford 27 38
12. Crystal Palace 28 37
13. Tottenham 27 33
14. M. United 27 33
15. West Ham United 27 33
16. Everton 27 32
17. Wolves 27 22
18. Ipswich Town 28 18
19. Leicester City 27 17
20. Southampton 28 12
Takımlar O P
1. Barcelona 26 57
2. Atletico Madrid 26 56
3. Real Madrid 26 54
4. Athletic Bilbao 26 48
5. Villarreal 26 45
6. Real Betis 26 38
7. Rayo Vallecano 26 36
8. Celta Vigo 27 36
9. Mallorca 26 36
10. Real Sociedad 26 34
11. Osasuna 26 33
12. Sevilla 26 33
13. Girona 26 32
14. Getafe 26 30
15. Espanyol 25 27
16. Leganes 27 27
17. Deportivo Alaves 27 24
18. Las Palmas 26 24
19. Valencia 26 24
20. Real Valladolid 26 16

Gelişmelerden Haberdar Olun

@