17.06.2021, 09:27

Adile Naşit

Her zaman içimizi ısıtan,

Aklımıza geldiğinde çehremize tebessüm bıraktıran,

Hâlâ içimizde,

Onun bir parçasını yaşattığımız çocukluğumuz…

Yaşamın zorlu sınavlarına rağmen,

İçimizde saklı kalan o çocuk ruhumuz…

Özlemimiz çocukluğumuza.

Çocukluğun; o saf, yalansız dünyasına…

Kötülerin yenildiği,

İyilerin her zaman kazandığı,

Mutlu sonla biten o çocuk masallarına…

Onların dünyasında sevgi var çünkü.

Mutluluğu ufak bir çikolata ısırığında yakalamak var…

Bir bisiklet direksiyonunda,

Özgürlüğe kanat çırpmak…

Avucunda sıkı sıkıya yakaladığın,

Bir pamuk ipiyle uçurtma uçurmak…

Hayatın içinde;

Kendi karakterlerini çizip,

Oynamak var evcilik oyunlarında…

Ve sınırsız sevgi var;

O tertemiz,

Küçücük kalplerinde…

*****

Ya bin yıl önceydi.

Ya yüz yıl.

Ama bir asır olmalı.

Bir asırdı evet, bir asır.

80’li yılların başları…

Adile Ana’mız vardı,

Hatırlar mısınız?

“Hatırlamaz olur muyuz” dediğinizi duyar gibiyim…

Tüm Türkiye’nin Adile Ana’sı…

“Uykudan Önce” programı vardı bir de.

Adile Ana’mızın sunduğu.

Programın ismi bile,

Ne yapmamız gerektiğini hissettiriyor adeta…

O programı izlemek,

Biz çocuklar için;

Uykudan önce,

Son yapılacak şey anlayacağınız…

Sanırım 21.30’du saati.

Önce birkaç çizgi film, masal…

Ama öyle çok çok değil.

Tadımlık, tadı ağızda kalmalık…

Annem bulaşık yıkardı o saatte.

Babam, dükkândan getirdiği terzi el işlerini yapardı…

Biz 3 kardeş, televizyon başında.

Yemekler yenmiş.

Ödevler, dersler yapılmış…

O; kendisine çok yakışan,

Tebessüm eder gibi konuşmasıyla seslenirdi:

“Orhaaan,

Ayşeeeeeee,

Kemaaaaaaal,

Hatiiiiice,

Pınaaaaar,

Oğuuuuuz,

Emiiiiine,

Bahaaaaaaaa…”

der demez mutlu olurdum…

“Baha” dedi.

Bugün Adile Ana, benim ismimi söyledi.

Anneme, babama, ablama, kardeşime:

“Baak, Adile Ana, benim ismimi söyledi!…”

Sanki beni tanır gibi.

Bana seslenir gibi sanki…

Devam eder Adile Ana.

“Hadi kuzucuklarım…

Yatağa, mışıl mışıl uyumaya.

Sabaha dinç kalkmak için,

Gününüz güzel geçsin diye…

Siz bizim geleceğimizsiniz.

Büyüyeceksiniz,

Vatanımızı siz koruyacaksınız, siz kalkındıracaksınız…”

Biz cumburlop yatağa…

Sonra yıllarca düşündüm.

Bu kadar sözüne nasıl bağlıydık biz Adile Ana’mızın.

Tamam iyiydi, hoştu da, niye?

O der demez, itirazsız yatağa girecek kadar…

Herhalde derdim;

Çok samimi,

Bizden gibi ya, ondandır.

Tamam ondan.

Ondan da,

da’sı da var efenim…

da’sı da aşağıda:

*****

17 Haziran 1930’da,

İstanbul’da doğdu Adile…

Doğdu da, evi bir neşe kapladı…

Evet dostlar.

Bugünkü konumuz; Adile Ana

Ve ömrünün son 21 yılında,

O kahkahalarının derinlerinde gizli acısı…

Tam da doğum gününde,

17 Haziran 1966 tarihinde,

Melek olan biricik oğlu Ahmet bir de…

Bu, başlı başına bir dramdır dostlar…

Hani derler ya:

“İnsanın gülüşü ne kadar güzelse,

Derinlerindeki acı da o kadar yoğundur” diye…

Tam da bu sözü doğrularcasına;

Güzel gülen,

Gülünce sıcacık hissettirip dünyayı güzelleştiren Adile Ana’mız…

*****

Tiyatrocu bir ailenin 2. çocuğuydu Adile.

Babası, komedyen Komik-i Şehir Naşit.

Annesi de tiyatro oyuncusu Amelya Hanım…

Ağabeyi ise yine hepimizin tanıdığı, Selim NAŞİT…

Amelya Hanım;

Anne tarafından Ermeni,

Baba tarafından Rum…

Dedesi Kemani Yorgo Efendi.

Anneannesi ise, zamanının meşhur kantocularından Küçük Verjin… 

1944 yılında,

Adile henüz 14 yaşındayken,

Babasının ölümüyle okulunu bırakır Adile.

İstanbul Şehir Tiyatroları Çocuk Tiyatrosu’na girer…

Giriş o giriş.

Sonrasında;

Salonlarda ve ekranlarda izlediğimiz,

Ailemizin bir bireyi Adile Ana…

*****

1950’de,

Henüz 20 yaşında,

Kendisi gibi tiyatrocu olan Ziya KESKİNER ile evlenir…

1952 yılında çiftin bir çocukları olur.

Güzel gözlü bu bebeğin,

Doğuştan sağ yanağında bir ben vardır.

Adını Ahmet koyarlar…

Ahmet, ilkokul 2.sınıfa geldiğinde rahatsızlanır.

Kalbinin doğuştan delik olduğu anlaşılır.

Uzun yıllar okula gidemez bu sebepten Ahmet…

İlkokul bitirme sınavlarını dışarıdan verir.

Ortaokul bitirme sınavlarına hazırlandığı dönemde ise,

Rahatsızlığı iyice artar…

O yıllarda Türkiye’de bu ameliyat yapılamadığından,

Amerika’da ameliyatının olması gerekir küçük Ahmet’in…

Dolayısıyla bunun için çok para gerekir…

Dönemin sanatçıları arasındaki muhteşem dayanışmayla;

İstanbul Tiyatroları,

Bir gecelik geliri olan 20.000 lirayı aileye bağışlar…

Ve üstüne;

Gazeteler aracılığıyla yürütülen yardım kampanyaları,

Geliri tamamen bağışlanan “Gece Yarısı Tiyatroları” da eklenerek,

Ameliyat parası temin edilir…

Küçük Ahmet, Amerika’da kâlp ameliyatına girer…

1966 yılının,

16 Haziran günü yapılan operasyon çok başarılı geçer.

Ama sonrasında Ahmet fenalaşarak komaya girdi.

Bir daha da uyanamaz…

O gün sonsuzluğa uçar küçük Ahmet dostlar…

Sesi, boşlukta kaybolur…

*****

Adile NAŞİT o gün;

Gazanfer ÖZCAN – Gönül ÜLKÜ Tiyatrosu’yla,

İzmir’de turnedeydi…

Bu haberi aldıktan sonra bağrına taş bastı ve sahneye çıktı.

Kendi içi cayır cayır yanarken,

Salondaki izleyicileri kahkahaya boğdu…

Üstelik oğlunu kaybettiği gün,

Kendisinin de doğum günüydü…

Adile NAŞİT,

Bu dramı yıllarca evinin başköşesine astığı,

Ahmet’in resmiyle her gün yeniden yaşadı…

Bu durumu;

Kendisi gibi oyuncu olan yeğeni Naşit ÖZCAN,

“Her gece mutlaka oğlunu düşünüp,

Kısa bir süreliğine resmine bakıp ağlar

ve tekrar hayata dönerdi.

Bu onun için ritüeldi sanki…” sözleriyle açıklar…

*****

Tek çocuğunu, Ahmet’ini kaybeden Adile NAŞİT,

Kendini çocuklara adadı

ve ömrünün geri kalan kısmında,

Milyonlarca çocuğun;

Hem öyle bir neslin değil,

Birden çok neslin sevgisini kazandı…

Birçok Yeşilçam kahramanı gibi,

O’nun yaşadığı acılar da bilinmedi pek…

Biraz da kendi tercihiydi bu.

Dışarıya pek yansıtmadan,

Kendi yalnızlığında yaşadı acısını…

*****

Yeğeni Naşit ÖZCAN’a göre;

Kendisini nispeten erken sayılabilecek bir yaşta,

Kanser illetinden ölüme sürükleyen de bu dramdı…

Huzurla uyu Adile Ana…

Huzurla uyu Ahmet…

Minnetle, özlemle…

Saygıyla…

Yorumlar (0)
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 31 80
2. Fenerbahçe 31 75
3. Samsunspor 32 54
4. Beşiktaş 31 52
5. Eyüpspor 32 50
6. Başakşehir 31 48
7. Trabzonspor 31 45
8. Göztepe 31 43
9. Konyaspor 32 43
10. Kasımpaşa 31 42
11. Gaziantep FK 31 42
12. Kayserispor 31 40
13. Antalyaspor 31 40
14. Rizespor 31 37
15. Sivasspor 32 34
16. Alanyaspor 31 34
17. Bodrum FK 32 34
18. Hatayspor 31 19
19. A.Demirspor 31 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 36 69
2. Karagümrük 36 63
3. Gençlerbirliği 36 62
4. Bandırmaspor 36 60
5. İstanbulspor 36 58
6. Erzurumspor 36 58
7. Iğdır FK 36 55
8. Boluspor 36 55
9. Amed Sportif 36 54
10. Ümraniye 36 53
11. Esenler Erokspor 36 52
12. Keçiörengücü 36 51
13. Ahlatçı Çorum FK 36 51
14. Sakaryaspor 36 48
15. Pendikspor 36 45
16. Manisa FK 36 44
17. Ankaragücü 36 42
18. Şanlıurfaspor 36 40
19. Adanaspor 36 30
20. Yeni Malatyaspor 36 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 34 82
2. Arsenal 34 67
3. Newcastle 34 62
4. M.City 34 61
5. Chelsea 34 60
6. Nottingham Forest 33 60
7. Aston Villa 34 57
8. Fulham 34 51
9. Brighton 34 51
10. Bournemouth 34 50
11. Brentford 33 46
12. Crystal Palace 34 45
13. Wolves 34 41
14. M. United 34 39
15. Everton 34 38
16. Tottenham 34 37
17. West Ham United 34 36
18. Ipswich Town 34 21
19. Leicester City 34 18
20. Southampton 34 11
Takımlar O P
1. Barcelona 33 76
2. Real Madrid 33 72
3. Atletico Madrid 33 66
4. Athletic Bilbao 33 60
5. Villarreal 33 55
6. Real Betis 33 54
7. Celta Vigo 33 46
8. Osasuna 33 44
9. Mallorca 33 44
10. Real Sociedad 33 42
11. Rayo Vallecano 33 41
12. Getafe 33 39
13. Espanyol 33 39
14. Valencia 33 39
15. Sevilla 33 37
16. Girona 33 35
17. Deportivo Alaves 33 34
18. Las Palmas 33 32
19. Leganes 33 30
20. Real Valladolid 33 16

Gelişmelerden Haberdar Olun

@