Ajans Bakırçay
2019-10-22 11:01:42

Ahmet Taner Kışlalı

Atilla Köprülüoğlu

atillakopruluoglu@gmail.com 22 Ekim 2019, 11:01

KARANLIĞA KARŞI BİR MEŞALE;

AHMET TANER KIŞLALI 

"Sönen her mumun ardından onlarcasını yakın. 

Mumlar değil, karanlık isteyenlerin nefesleri tükenecektir!"

Anekdot deneyimli meslektaşım Halil İbrahim Hüner’den;

"Demokrat İzmir Gazetesi'nde çalışıyorum. Yıl 1978...

Haber Müdürüm İskender Dinsel, gündem 

toplantısında Kültür Bakanı’nın kente geleceğini 

söyleyip takip görevini de bana verdiğinde paniklemiştim.

Gençtim, siyaset muhabirliğinde hiç tecrübem yoktu.

İzmir Valiliği ziyaretiyle bakanı izlemeye başladım. 

Akşama kadar süren inceleme gezisinin sonuna doğru 

Bakan Bey’in yanına yanaşıp 

''Efendim, ben Demokrat İzmir Gazetesi Muhabiriyim. 

Sizinle özel bir röportaj yapmak istiyorum uygunsanız'' dedim.

''Üzgünüm ama programım yoğun. Uçağa yetişmeliyim. 

Sizi Ankara’ya davet etsem, orada görüşsek olur mu’’ 

yanıtını verdi içtenlikle.

Talimatıyla koruması hemen ismimi ve gazetenin 

telefon numaralarını aldı.

İki gün sonra masamdaki telefon çaldı. 

Karşımdaki kişi Kültür Bakanlığı Özel Kalemi’nden 

aradığını, Ankara’ya beklediklerini, 

trende yer ayırttıklarını nazik bir dille ifade etti.

Uzatmayayım. Büyük bir heyecanla kabul ettim.

Trende Bakan’a soracağım soruları hazırladım.

Tarihi Gar’da karşılandım, bakanlığa götürüldüm.

Biraz sonra Bakan geldi, beni görünce gülümsedi ve 

"Buyur, şimdi sor bakalım ne istiyorsan'' dedi.

Notlarımdan soruları yöneltiyordum. 

Bakan tane tane anlatıyor, doyurucu bilgiler 

veriyor, sonra dikkatle yazmamı bekliyordu. 

Zaman zaman Cumhuriyet ilke ve kazanımlarından,

Atatürk değerlerinden örneklemelerle keyifli

sohbeti koyulaştırıyordu.

Fotoğraflarının da çekilmesiyle röportaj tamamlanmıştı.

Teşekkür ettim, ayrılmak istedim.

"Bir dakika’’ dedi ve ekledi; "Misafirimizsiniz 

Ankara'nın tarihi ve turistik yerlerini 

arkadaşlarım size gezdirecek, bilgi verecekler. 

Tren kalkana kadar bizden kurtuluşun yok!'' .

Anıtkabir, Ankara Kalesi, Etnografya 

Müzesi, Birinci Meclis binasını olmak üzere 

mihmandarım kenti gezdirdi, sonra da 

Ankara Garı’ndan uğurladı.

İnanılmaz mutlu olmuştum.’’

****

"O genç zarif Atatürkçü Bakan 1977 seçimlerinde 

CHP İzmir Milletvekili 

seçilen, 1978’de Bülent Ecevit liderliğinde kurulan 

kabinede de Kültür Bakanlığı’nı üstlenen 

Ahmet Taner Kışlalı'ydı!

Kışlalı'yı bir kez daha minnetle, 

özlemle anıyor ve arıyorum...’’

****

Kışlalı Hoca; bir gazete haberinde fotografının üzeri çarpı işareti atıldıktan sonra "akla, 

bilime çağdaşlığa düşman" kara

kalplilerce katledildi.

O; Cumhuriyet değerlerini her platformda 

kıyasıya savunan

aydınlanmanın yılmaz neferiydi.

Kararlığının söylemleriydi;

"İnananlar-inanmayanlar diye 

toplumu bölecekler, susacaksınız.

Atatürk’ü ve laikliği yıkmak için en ‘adi’ 

yalanlardan bile medet umacaklar, susacaksınız.

Devleti adım adım ‘işgal’ edecekler; 

devlet eliyle, demokrasiye düşman kuşaklar 

yetiştirecekler; seyirci kalacaksınız.

Bunun adı da ‘demokratlık’ olacak.

‘Cehalet’in ya da ‘ihanet’in adı 

ne zamandır ‘demokratik’ oldu ki?’’

"Bu ülkede Atatürk’ü yıkarak olumlu bir şeyler 

yapılabileceğini sananların kendi küçük 

dünyaları içinde büyük bir yanılgıyı 

yaşadığını sanıyorum!’’

"Türkiye’de Atatürk yıkılmadan ulusal devletin

yıkılamayacağı bir gerçektir!’’ 

****

Barış Terkoğlu dün Cumhuriyet’teki köşesinde 

herşeyi özetlemiş cümleleriyle;

"Aydın cinayetleri beden değil fikir cinayetidir!

Kışlalı, 20 yıl önce bir kez öldü.

Şimdi ciğerindeki son nefesi bin ciğerde

ve hep mücadeleyle yaşatma zamanı!..’’.

Prof. Dr.Kışlalı; karanlığa karşı sönmez bir meşaleydi!

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.