Bergama Demokrasi Platformu Kadın Komisyonu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan ve ellerinde “Kadına Yapılan Şiddet Suçtur”, “Erkek Adalet Değil Gerçek Adalet”, “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır”, “Yargıda Cinsiyetçi Kararlara Son” yazılı dövizler taşıyan platform üyeleri; “İstanbul Sözleşmesinin fesih kararına karşı isyandayız!", "Her türlü yasağa ve baskıya karşı isyandayız!", "Her gün katledilen kadınlar için isyandayız!" sloganları attılar.
İSYANIMIZI YÜKSELTİYORUZ
Platform Üyesi Gonca Çetin İkiz’in sunumuyla Eğitim-Sen üyesi Gökşün Uygun tarafından okunan basın açıklamasında; “25 Kasım, kadına yönelik artan şiddete, kadın cinayetlerine, derinleşen toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı mücadelede önemli mihenk taşıdır. Bergamalı kadınlar olarak bu yıl da 25 Kasım ‘Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde’ isyanımızı yükseltiyoruz. Yoksulluk ve şiddeti bize kader olarak dayatan, hayatımızı yaşanmaz kılmaya çalışanlara inat yaşamın kırıntısını değil tamamını istemeye devam ediyoruz”
“2021 yılının ilk altı ayında 130 kadın boşanmayı istediği, barışmayı reddettiği gibi gerekçelerle erkekler tarafından öldürüldü. İstanbul’da Başak Cengiz’i sokak ortasında kılıç ile öldüren katilin ‘Savunmasız olduğunu düşündüğüm için bir kadın seçtim.’ ifadesi aslında yalnızca fiziki bir savunmasızlığı içermiyordu. İstanbul Sözleşmesi’ni bir gece yarısı fesheden tek adam, kadın katillerine iyi hal indirimleri uygulayan yargı ve ayrımcılığı körükleyen her türlü politikayı yürütenler bu ‘savunmasızlık’ ve peşi sıra gelen ‘cezasızlık’ kültürünü bizzat oluşturanlar bu cinayetlerden asıl sorumlu olanlardır”
CEZASIZLIK POLİTİKALARI UYGULANMAYA DEVAM EDİYOR
“Toplumsal cinsiyet eşitsizliğini destekleyen, derinleştiren, normalleştiren her icraat ve söylem, kadına yönelik şiddetin önünü açmaya devam ediyor. Nafaka hakkının tartışılması, 6284 sayılı şiddet önleme Yasası’nda ‘reform’ tartışmaları şiddeti yeniden üretiyor. Kadına yönelik şiddete mazeret üretmeye çalışan yargı kararları da şiddeti desteklemeye devam ediyor. Hayatta kalmak için kendisine şiddet uygulayan erkeği öldüren kadına yıllarca hapis cezası verilirken, katil erkeklere cezasızlık politikaları uygulanmaya devam ediyor”
“Şiddeti önlemek bir yana bunu sistematik bir politika aracı olarak kullanan iktidarın kazanılmış haklara dönük saldırıları ile kadınlara gözdağı vermeye çalıştığını görüyoruz, biz de karşısında isyanımızı büyütüyoruz; Kadınları erkeğe, sermayeye ve devlete daha da bağımlı hale getirmek için her türlü krizi fırsata çevirmenin hesabını yapanlardan hesap sormak için isyandayız! Emeğimiz, bedenimiz ve kimliğimiz üzerindeki binlerce yıllık sömürü düzenine karşı isyandayız! Fetvalarıyla ne giyeceğimizi, ne söyleyeceğimizi, nasıl yaşayacağımızı buyur ederek bize sınır çizenlere karşı isyandayız!, İşsizliğe, yoksulluğa, güvencesizliğe, gericiliğe, tacize, tecavüze, istismara, katliamlara ve savaşlara karşı eşit ve özgür bir toplum için isyandayız!” denildi.