Bergama'da sivil inisiyatifin, akademisyenler ile bir araya gelerek oluşturduğu birliktelik ile düzenlenen ve bu yıl teması “Su varlıkları” olarak belirlenen Bergama Çevre Filmleri Festivali başladı.
Bergama’da ki sivil toplum kuruluşları ve gönüllülerden oluşan birliktelik öncülüğünde düzenlenen Bergama Çevre Filmleri Festivali başladı. Gelenekselleştirilecek olan festivalin bu yılki teması “Su varlıkları” olarak belirlendi. Nükleer Fizikçi Prof. Dr. Cem Girit’in girişimleriyle hazırlanan festivale İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Bergama Belediyesi de destek verdi. Festival için temayla ilgili uzman bilim insanları, film yapımcıları, yazarlar ve çevre gönüllüleri Bergama’ya geldi.
“İklim değişikliği”, “Çevre sorunları”, “sürdürebilirlik”, “Doğa ve gıda” konularında izleyiciler üzerinde düşünce, davranış ve yaşam değişikliği oluşturmayı amaçlayan festival Bergama Kültür Merkezi BerKM’de “Suya dair” konulu karma fotoğraf sergisi ile açıldı. Festivalin açılışına Bergama’nın önceki dönem Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, Bergama’nın eski belediye başkanlarından Sefa Taşkın, Raşit Ürper, Dikili’nin eski Belediye Başkanı Osman Özgüven, Bergama Belediyesi Başkan Yardımcısı Aşkın Uyar, Bergama Ticaret Odası Başkanı Fikret Ürper’de katıldı.
YAŞAM TARZLARINI DEĞİŞTİREBİLMEYİ ARZULADIK
BerKM büyük salonda yapılan açılış konuşmalarında ise ilk sözü Nükleer Fizikçi Dr. Cem Girit aldı. Girit; “Festivalde çocuğunun kaliteli su içmesi için kaygı duyan annelerin, ‘öğrencileri iklim değişikliğini biliyor mu, bilmiyor mu?’ kaygısı olan öğretmenlerin, domatesini sulamak için ‘yerin çok derinlerinden su çıkartabilecek miyim?’ diye kaygılanan çiftçilerin, sabah erken saatlerinde erken kalkıp, denize giderken ‘acaba bugün yeterince balık tutabilecek miyim? diye kaygılanan balıkçıların olmasını istedik. Festivalin onlara yönelik olması için çaba harcadık. Tartışacağımız konularla yaşam tarzlarını değiştirebilmeyi arzuladık. Bu sebeple en çok hedeflediğimiz şey ise burada öğrenilenlerin uygulanması oldu” dedi. Girit konuşmasında Türkiye’nin su sorunlarını ise “Küresel iklim değişikliğine bağlı aşırı iklim olayları”, “sürdürülebilir olmayan projeler”, “Tarımda su kullanımı”, “Kirlilik”, “Su ve Enerji”, “Suya erişimde adaletsizlik”, “Su ve güvenlik” başlıklarında topladı.
MİKRO PLASTİK KİRLİLİĞİ HAD SAFHADA
Su hakkı ve çevre konularında yaptığı çalışmalarla bilinen Sabancı Üniversitesi İstanbul politikalar Merkezi Öğretim Görevlisi Dr. Akgün İlhan ise konuşmasında; “İnsanlar belediyenin suyunu içilebilir bulmadığı ve güvenmediği için ‘Ben suyumu dışarıdan para vererek alırım’ diyor ama hâlbuki mikro plastik kirliliği had safhada. Sular plastik şişelerin içerisinde durdukça, güneşe, ısıya maruz kaldıkça, suya mikro ve nano plastikler salınıyor ve biz bu suları içiyoruz. Bu plastiklerin bir kısmı vücudumuzda kalıyor. Bu hem insan sağlığını tehlikeye atan hem de çevre kirliliğini arttıran bir unsur” dedi.
Festivalin gündüz bölümünde “Nedeni Yok” (Circle of Blue, 2009, ABD), “Serçe İçecek Su Yok” (Alkım Ün, 2015, Türkiye), “Seçme Zamanı” (Charles Ferguson, 2015, ABD), “Uyanan Dereler” (Caroline Bacle, 2012, Kanada), “Bataklık Hayalleri” (John Antonelli, 2014, ABD ve Irak), “Habap Çeşmeleri” (Fethiye Çetin, 2012, Türkiye) filmleri gösterildi.
MADENLER SUYUMUZU KİRLETİYOR
Festivalin diğer bir özelliği ise akşamları köylerde düzenlenen etkinlikler oluyor. İlk gün Yukarıbey’de gerçekleşen etkinlikte ilk olarak Umut Aslan ile “Çocuklar İçin Yaratıcı Drama” çalışması yapıldı. Ardından Bergama Çevre Platformu Başkanı Erol Engel, Kozak Yaylası’nda gelişen maden faaliyetleri ve çevre konusunda söyleşi yaptı. Engel; “Bergama’nın Türkiye’ye örnek olan çevre mücadelesi hala devam ediyor. Altın madeni Kozak Yaylasına gözünü dikmiş durumda. Burada gerçekleştirilen maden faaliyetleri dehşet verici kirliliklere neden oluyor. Özellikle suyumuz tehdit altında. Geçtiğimiz Temmuz ayında faaliyete başlayan ve 6 bin 606 hektar ruhsat alanıyla Türkiye’nin en büyük altın madeni olan TÜMAD Madencilik Şirketinden Balıkesir’in İvrindi, Edremit, Burhaniye İlçeleri, İzmir’in Bergama İlçesi doğrudan etkileniyor. Bu şirketin büyük kısmı ormanlık alanı kapsıyor. Burada on binlerce ağaç kesildi. Meralar kullanılamaz hale geldi. Maden şirketi, işlemleri için büyük miktarda suya gereksinim duyuyor. Düdüklü Pınarı, yöredeki en meşhur su kaynaklarından biri. Çevredeki köy ve şehirlerin içme suyu ihtiyacı için de kullanılıyor. Maden Düdüklü Pınarı’nın tam üstünde yer alıyor” dedi.
Festivalin ilk gün etkinlikleri Yukarıbey’de “Kirli Konular” (Defne Auf, Deniz Yapılcan, 2017, Türkiye), “Baraj Gölü'nden Önce Göksu Vadisi” (Dr. Naoíse Mac Sweeney and Dr Tevfik Emre Şerifoğlu, 2017, Türkiye) ve “Sulak” (Alkım Ün, 2015, Türkiye) gösterimleriyle sona erdi.
Üç gün sürecek olan festivalde Türkiye, ABD, İran, Güney Afrika ve Kanada yapımlarının yanı sıra ABD-Irak, Filistin-İsrail-Lübnan ve Bolivya-Danimarka ortak yapımları da yer alacak. Festivalde film gösterimleri Bergama Kültür Merkezi (BerKM), Aşağıkırıklar, Aziziye ve Yukarıbey köylerinde yapılacak. Söyleşilerde akademisyenler Dr. Akgün İlhan, Doç. Dr. Ayşe Uyduranoğlu, Dr. Ahmet Soysal, Dr. Cem Girit ve Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, gösterilen filmlerin yönetmenleri; Defne Auf, Deniz Yapılcan ve Mert Gökalp yer alacak.