Ajans Bakırçay
2020-11-22 11:10:23

Obrador’dan İsmail Can’a…

Recai Şeyhoğlu

recaiseyhoglu1952@gmail.com 22 Kasım 2020, 11:10

Meksika Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador, kemer sıkmaya kendinden başlamıştı.

Anımsayacaksınız… Tek olan VİP Başkanlık uçağını 120 milyon dolara satıp devlet hazinesine koymuştu.

Bizim Başkanın 16 VİP uçağı var. Bunların yıllık masrafı 38 milyon dolar. Yaşadığı Saray’ın ise günlük masrafı 10 milyon lira.

Ve bizim başkan hâlâ bir uçağını bile satmış değil. Halkımızın etle sütle ve egzotik meyve sebzelerle beslendiğini mi düşünüyor nedir… Asgari ücretle Almanya’da 204 kilo et alındığını Türkiye ile karıştırıyor olmalı. Bizde 36 kiloymuş, asgari ücretin karşılığı…

Üstelik bizim Başkan bir de 'Acı ilaç' içirmeye çalışıyor bize.

Uçaklarından, arabalarından ve saraylarından feragatta bulunacağı yok gibi.

"Bu kadar fakirliğin olduğu bir ülkede o lüks uçağa binersem utancımdan kimsenin yüzüne bakamam. Güç alçakgönüllülüktür. Küstahça ve kibirli davranan hiçbir politikacı uzun süre koltuğunda kalmayacaktır." diye konuşan Obrador’dan hiç etkilenmişe benzemiyor.

1,2 trilyon dolarlık borç batağına saplanan Türkiye’nin Devlet Başkanı bir lüks tutkunu. Cahilleştirilmiş yoksullara sabır dileyerek işin içinden sıyrılmaya çalışıyor.

R. Tayyip Erdoğan’ın yeni Türkiye’sinde makam aracı sayısı 125 bin.

Almanya’da bu sayı 8 bin, Fransa’da 9, Japonya’da 10 bin.

Başkan, prestiji/ gelişmeyi sahip olunan makam aracı sayısında görüyor olmalı.

Dikkat ediyor musunuz bilmem, dünya liderlerinin üstüne başına şöyle bir bakın… En şık giyinenin kim olduğuna…

Şeriat diye ortalığı velveleye verenlerin neden Katar Emiri ya da Suudi Kralı gibi giyinmedikleri dikkatinizi çekmiyor mu?

Her şeye sahip olan iktidar mensuplarının neden sarıklarıyla dolaşmadıklarını merak eden de yok.

Sarık deyince…

Aydın İmam Hatip Lisesi’nde görev yapan kadın öğretmen, 15 Kasım günü, hafta sonları diğer öğrenciler gibi müfredat derslerini okulda gören açık imam hatip lisesi 9/ C sınıfı öğrencilerinin Arapça dersine giriyor. Sınıftaki öğrencilerden üçünün şalvarlı/ sarıklı olduğunu görünce uyarıda bulunuyor. Sarıklarını çıkarmalarını istiyor. M.H.K. adlı öğrenci "Sen benim sarığımı çıkaramazsın. Kadın başına konuşma! Zaten saçını başını açıp gelmişsin. Kadın madın demem döverim." deyince diğer öğrenciler araya giriyor. Saygısızlığa tahammül edemiyorlar olsalar gerek…

M.H.K.’nin tepkisi R.Tayyip Erdoğan’ın özlemini çektiği Türkiye manzarası…

"Siz bunları bilmezsiniz. Bunlar bizim dedelerimizi astı. Eğer Müslüman iseniz susun, karışmayın!"

"Kolaysa döv" diyen kadın öğretmene "O günler de gelecek, merak etme." diyen öğrenci, bu güveni nerden alıyor diye düşünmeye gerek yok.

19 Şubat 2012’de "Dininin, dilinin, beyninin, ilminin, ırzının, evinin, kininin, kalbinin davacısı bir gençlik istiyorum." diyen kimse ondan!.

Tarikat yurtlarından gelen, açık öğretimli 3 gencin şalvarlı ve sarıklı olarak sınıfta oturması bundan!

Sarıklı ve şalvarlı öğrencilerin izinde yürüdükleri siyasetçilerin filinta gibi takım elbiseler içinde arz-ı endam etmeleri insanı düşündürmeli.

Başka bir konu…

20 Ocak 1953 Trabzon/ Arsin doğumlu Alaattin Çakıcı için Google şöyle diyor: "Türk mafya/ organize suç örgütü lideri."

Organize suç örgütü lideri, bir ara üç yıl cezaevinde yatmış. Daha sonra 16 yıl Sincan F Tipi Kapalı Cezaevinde yatmış. Tutukluyken Erdoğan’a küfredip tehditler savurduğu için 16 ay 20 gün hapis cezası almış. Binali Yıldırım’a da korkutan mesajlar göndermiş.

Son olarak da AKP’ye ve MHP’ye eleştiride bulunan CHP Liderine hakaret ederek "Gafil, muhbir, şerefsiz, üst akıl ve PKK talimatlı, köpeklik yapma, hayatının büyük hatasını yapmış olursun. Beyin hücrelerini yurtdışı ve içeride Türk düşmanlığının esiri, Hacivat gibi oynuyorsun, akıllı ol. Vatan hainleri ile Bahçeli’yi aynı kefeye koyarsan… Seni bakla kazığı ile tanıştırırım." diye tehditte bulundu.

Organize suç örgütü liderine çok yakışan sözler doğrusu…

Gazeteci- Yazar Ahmet Kekeç ve Şule Yüksel Şenler’in mezarlarını ziyaret eden Recep Tayyip Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu’nu ne ziyaret etti ne de bu tehdite karşın bir açıklamada bulundu. Devlet Bahçeli ise "Alaattin Çakıcı, benim dava arkadaşımdır. Ülküdaşım Alaattin Çakıcı’ya mafya bozuntusu demek, yeraltı dünyasının karanlık yüzü suçlaması getirmek müfterilik, seviyesizlik, rezilliktir." diyerek mafya liderine sahip çıktı.

Ezber bozan bir itiraz da oldu bu arada. Alparslan Türkeş’in eşinden…

Seval Türkeş, Kemal Kılıçdaroğlu’nu arayarak üzüntüsünü belirtti.

Dünyanın hangi ülkesinde bir mafya lideri o ülkenin ana muhalefet partisinin liderine bizdeki gibi özgürce(!) hakaret edebilir?

Başkanın sessizliği, bu tehditlerin arkasının da geleceğini göstermez mi?

Kemal Kılıçdaroğlu’nun "Cumhur İttifakının üçüncü ortağı mafyadır." Sözü yalan mı yanlış mı?

İlginç bir başka haber…

Fransa ve Almanya, ülkücü derneklerin faaliyetlerini durdurma kararı aldı.

Her iki ülkeyi protesto mu edelim yoksa bu faaliyetlerin durdurulma nedenlerinin ne olduğunu öğrenmeye mi çalışalım?

Felsefeyi seviyorsanız bence ikinci seçenek üzerinde yoğunlaşın. Öğrenmeden yorum yapmak sizi yanıltabilir zira…

Bizde yardım toplama bir kazanç kapısına dönüştü ya…

Almanya bunu yutmuyor anlaşılan ki, koronavirüs nedeniyle zor duruma düşenlere destek için verilen yardımları suiistimal edenlere yönelik operasyonlarını sürdürmekte. Bunun için de bir camiye baskında bulunmuş. Çünkü daha önce bu işlerin arkasında dolandırıcılık hikâyeleri bulunduğunu öğrendiler.

Camiye baskında bulundu diye Alman polisine ya da Almanya’ya tepkide bulunmak yerine neden camiye baskında bulunulduğunu düşünmekte sayısız yarar var. Felsefeye meraklıysanız bunu yapın bence. Baskının nedenini öğrenmeden tepkide bulunmak sizi yanılgıya götürebilir çünkü.

Bu kadar ciddi yazıdan sonra sıra geldi gülmeye…

AKP Haymana İlçe Başkanı İsmail Can demiş ki: "En büyük hayalim cezaevi yapmak!"

Pahalılık ve israfla milletin anasını ağlatanlar arada bir demek ki güldürmeyi de düşünüyor olmalılar…

Yorumlar (1)

F.sh.pilehroud 4 Yıl Önce

Çok iyi

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.