Bergama Belediyesi’nin, Yunt Dağı bölgesi köylerinden Maruflar ve Seklik’te, yöre halkının hayvancılık için kullandığı ve içinde asırlık meşe palamutlarının bulunduğu 80 dekarlık alanı ihaleye çıkarması köylüyü ve çevrecileri isyan ettirdi.
Bergama Belediyesi Bütünşehir Yasası sonrasında belediyeye devredilen, Maruflar Köyü’ndeki 50, Seklik Köyü’ndeki 30 dekarlık araziyi, RES yapılması için ihaleye çıkardı. Duruma geçimini hayvancılık ile sağlayan yöre halkı isyan etti. Bergama Belediyesi’ne ait Haluk Elbe Toplantı Salonu’na gelerek protesto gösterisinde bulundu. Köylüye Bergama Çevre Platformu’nun yanı sıra Bergama’nın önceki dönem Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, CHP’li meclis üyeleri ve kadın kolları destek verdi.
KAPIDA ARBEDE; “GİZLEDİĞİNİZ BİR ŞEY Mİ VAR?”
Toplantı öncesi yapılan basın açıklaması sonrasında ihaleyi izlemek isteyen grubun içeri girmesi ihale ekibi tarafından engellenmek istendi. Kapıda arbede yaşandı. Polis çağrılmak istenince ise devreye giren Bergama Çevre Platformu sözcüsü Erol Engel; “Eğer gizli saklı işler yapmıyorsanız bu ihaleyi izlememizi engelleyemezsiniz. Yapılan ihaleler halkın gözü önünde olmalı, sakladığınız bir şey mi var?” diye sordu. Bunun üzerine girmelerine izin verildi.
İHALEYE TEK KİŞİ GİRDİ
Salonda ise ihaleye tek kişinin girdiğini gören Erol Engel tekrar söz alarak, öncelikle ihale ekibinin kafalarını önlerinden kaldırarak kendilerini dinlemelerini istedi. Tek kişinin girdiği ihalede kamu yararının olmadığını söyleyen Engel yaptığı açıklamada; “Önce bizi içeri almak istemediler. ‘Burada sakladığınız bir şey mi var?’ diye sorunca içeri alındık. İçeride ihaleye tek kişinin girdiğini gördük. Bunun doğru olmadığını, bu ihalede kamu yararının bulunmadığını ifade ettiğimde ise, ihale ekibinin kafasını bile kaldırmadığını gördüm. Bu sefer de ‘burada halk var, en azından kafanızı kaldırıp dinleyin’ dedim. Böylelikle dinleme zahmetine girdiler. Söylediğimi gibi, ihalede rekabet yok, kamu haklarını koruyucu bir tutum yok. Burada sermaye terörü esiyor, yerel yönetim sermayedarların yanında yer alarak, halkımızı yoksullaştırıyor” dedi.
“BU ANLAYIŞ KÖYLÜYÜ AÇLIĞA TERK EDİYOR”
Yapılan basın açıklaması'nda konuşan Bergama Çevre Platformu sözcüsü Erol Engel; “Bugün burada Bütünşehir Yasası ile verimli arazileri elinden alınıp belediyeye bırakılan, Bergama’nın Yunt Dağı köylerinden; Maruflar ve Seklik köylüleri ile dayanışma için bir araya geldik. Maruflar’da 50 dekar, Seklik’te ise 30 dekar tarım arazisi haraç-mezat sermayeye aktarılmak isteniyor. Bu köyler Bergama’nın en yoksul köyleri. Örneğin Maruflar’da yaklaşık bin adet palamut ağacının bulunduğu arazide köylüler hayvancılık yapıyor. Geçimini bu şekilde sağlıyor. Yöre köylüsüne rağmen, köylünün geçim kaynaklarını elinden alan, onları açlığa terk eden bu anlayışı kabul etmiyoruz. Bu anlayış halka rağmen halka karşı yapılan, halkın olanı sermayeye aktaran bir anlayıştır. Bu anlayışa karşı mücadelemiz devam edecek”
“DAĞLARIMIZDA SERMAYE TERÖRÜ ESTİRİLİYOR”
“Bugün RES ve GES’lerle dağlarımızda sermaye terörü estiriliyor. Bu sermayedarlar estirdikleri terör ile köylülerimizin ellerindeki malları belediye marifeti ile alıyor. Zaten köylerimizde gençlerimiz artık durmuyor ve nüfus gittikçe azalıyor. Buraları tamamen insansızlaştırmaya çalışıyorlar. Bunu kabul etmiyoruz. Havamıza, suyumuza, toprağımıza dokunmayın diyoruz” dedi.
“KÖYÜMÜZ YOKSULDUR, BAŞKA GEÇİM KAYNAĞIMIZ YOKTUR”
Maruflar Mahallesi Muhtarı Hüseyin Palaz ise; “Ben köyümde 51 dekar yerin satılmasını istemiyorum. Çünkü köylülerimiz hayvancılık ile geçinmektedir. Bizim köyümüz yoksul bir köydür. Başka bir geçim kaynağımız yoktur. Biz buranın satılmasını istemiyoruz. Burası satılırsa yöre halkımız zor durumda kalır. Burası Palamutluktur, yeşilliktir. Bu ağaçları yok olmasını istemiyoruz” dedi.