Özellikle gelişen teknolojiyle birlikte değişen dünya düzeninde doğal olarak çalışma düzeni de değişmiş ve sürekli olarak da değişmeye devam etmektedir. Günün anlam ve önemi sebebiyle, iş hayatı için büyük önem taşıyan psikolojik sözleşmeden bahsedeceğim.
Peki nedir bu psikolojik sözleşme?
Psikolojik sözleşme, işveren ve çalışan arasında karşılıklı olarak beklentilerin yazıya dökülmemiş ve üzerine konuşulmamış halini temsil eden psikolojik bir anlaşma sürecidir. Biraz sadeleştirecek olursak karşı tarafın gelecekteki davranışına ilişkin bireysel beklentiler de diyebiliriz. Yani işveren, çalışanına adaletli bir ücret ve uygun bir çalışma ortamı beklentisi sunmakta; çalışan ise çalıştığı yere dürüstlük ve sadakat gibi beklentiler sunmaktadır. Bu yazısız ve sözsüz olarak iki taraf için de kabul edilmiş olan sözleşme, taraflardan birinin karşı tarafta oluşturmuş olduğu beklentileri yerine getirememesi sonucunda bozulabilir. Bu sözleşme bozulduktan sonra beklenti ve güvenin azalması kaçınılmazdır. Eğer işveren çalışanın beklentilerini yerine getirmiyorsa, çalışanın iş verimliliği ve motivasyonunun düşmesi bu durumun doğal sonucudur. Yine aynı şekilde bu sözleşme çalışan tarafından bozulursa işverenin çalışana karşı olan tutumunu olumsuz yönde etkilemektedir.
Peki bu yazısız ve sözsüz sözleşmeyi ihlal etmemeyi nasıl başarabiliriz?
Taraflar arasındaki iletişimi daha kaliteli hale getirmek en önemli unsurların başında gelmekte. Tabi ki bunlara ek olarak tarafların özlük haklarının iyileştirilmesi de en az iletişim kadar önemli.
Psikolojik Sözleşme’lerin olabildiğince ihlal edilmediği nice 1 Mayıs’lar dileğiyle!
Ahmet 3 Yıl Önce
Kaleminize sağlık
E A Ö 3 Yıl Önce
Çok güzel bir yazı. Kaleminize sağlık
Adnan 3 Yıl Önce