Ajans Bakırçay

Kemal Doyuran; "Dikili, 'dayı' değil hizmet istiyor"

SİYASET

Çamlaraltı sokağında gerçekleştirilen proje tanıtım gecesinde konuşan Dr. Kemal Doyuran; “Siyasi üslup herkesin kullanabileceği bir dil değil. Kimse kötü söz istemiyor, kimse kavga istemiyor. Artık Dikili ister kara olsun, ister beyaz bir dayı istemiyor” dedi.

Dikili’de şikayet üzerine bağımsız belediye başkan adaylığının düşürülmesinin ardından YSK’ya başvuran ve tekrar aday olan Dr.Kemal Doyuran'ın, projelerini açıkladığı geceye binlerce vatandaş katıldı.

Nefes Dijital Medya şirketinin Dikili’nin mahallelerinde gerçekleştirdiği ankette yüzde 51.86 oran ile dikkatleri üzerinde toplayan Doyuran’ın, projelerini tanıtım toplantısına binlerce vatandaş katıldı. Çamlaraltı sokağında gerçekleştirilen toplantıda Doyuran’ın sözleri sık sık ‘Halkçı Başkan’ sloganları ile kesildi.

“ARTIK DİKİLİ İSTER KARA OLSUN, İSTER BEYAZ BİR DAYI İSTEMİYOR”

Konuşmasında eşitlikten, barıştan, halkın egemenliğinden ve siyasi nezaketten yana kampanya yürüttüğünü ifade eden ve belediye başkan adayı Adil Kırgöz’e cevap veren Dr. Kemal Doyuran; “Siyasi üslup herkesin kullanabileceği bir dil değil. İftira ve aşağılama dolu sözlerin benim yanımdaki halkın çığ gibi büyümesini sağlıyor. Kimse kötü söz istemiyor, kimse kavga istemiyor. Artık Dikili ister kara olsun, ister beyaz bir dayı istemiyor” dedi.

“TÜM PLAN, BENİM MEYDANLARDA OLAMADIĞIM BİR ORTAM YARATMAKTI”

Doyuran konuşmasında şunları söyledi; “Karşımda kocaman bir mozaik görüyorum. Bütün mahallelerimiz, köylerimiz burada. Desteklerinizden dolayı hepinize teşekkür ediyorum. Zorlu bir süreçten yine el ele geçtik. Adaylığımızı; halkın adaylığını elimizden aldılar. Bin bir oyun, siyasi mobbing hepsi kullanıldı. Amaç bizim adaylığımızı kâğıt üzerinde bitirmekti. Ama olmadı. YSK hukukun üstünlüğünü bir kez daha göstermiştir. Halkın adaylığını geri vermiştir! Zaten şikâyet edebilecekleri başka bir kurumda kalmamıştır. Tüm plan, benim meydanlarda olamadığım bir ortam yaratmaktı. Kâğıt üzerinde seçimi bitirmekti. Ama olmadı, bitiremedin! Sonuçta sandıkta halk seni bitirecek! Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın!” ifadelerini kullandı.

“KORKMA DİYORDUM YA ARTIK BENDEN KORK!”

Kendisi için ‘zavallı’ ifadesi kullanıldığını hatırlatan Doyuran; “Benim için zavallı demişsin. Hırsız diyemezsin, yolsuz diyemezsin, rantçı hiç diyemezsin. Eğer halkımın refah düzeyi artacaksa, Dikili rantçı değil halkçı belediye olacaksa bana inanan halkımın seve seve zavallısı olurum. Halk ile el ele geliyorum. Korku ve tehdit imparatorluğuna son vermeye geliyorum. Belediye işçisine ve memuruna uygulanan baskıya ve mobbinge son vermeye geliyorum. Kaybedensin ve artık biliyorsun, halk seni istemiyor! Zor durumdasın, korkma diyordum ya artık benden kork! Artık kimse iftiralarına inanmıyor. Artık kimse sana inanmıyor! Siyasi üslup herkesin kullanabileceği bir dil değil. İftira ve aşağılama dolu sözlerin benim yanımdaki halkın çığ gibi büyümesini sağlıyor. Kimse kötü söz istemiyor, kimse kavga istemiyor. Artık Dikili ister kara olsun, ister beyaz bir dayı istemiyor”

“Beş yıldır kibrin ve egon yüzünden kırmadığın kalp kalmadı. Ben bile meydanlara çıkmadan önce bu kadarını bilmiyordum. Ne yaparsan yap kırdığın, yıktığın, yapacağım deyip yapamadığın hiç bir şeyi artık düzeltemezsin”

“KİBİRLE DEĞİL SEVGİYLE YÖNETECEĞİM”

“Sevgili Dikililer yüreğinizdeki cam kırıklarının, çektiğiniz acıların toplamıyım ben. Siz bana sahip çıktınız, ben de söz veriyorum size sahip çıkacağım. Ben size siz de bana emanetsiniz. Son güne kadar el ele eksilmeden çoğalarak yürüyeceğiz. Belediyenin kapısından rant değil, halk girecek! Dikili’nin ve Çandarlı’nın tüm imkanları onlar için kullanılacak. Belediyecilik yıkmak değil, yapmaktır. Halkın parasını halk için kullanmaktır. Ve ben bunu yapacağım! Kibirle değil sevgiyle yöneteceğim” dedi.

"ARTIK BOYNUNUZ YERE EĞİLMEYECEK"

Daha sonra yönetim anlayışını anlatan ve projelerini tanıtan Doyuran belediye işçilerine de seslendi; “Sevgili kardeşlerim ben başkan olduğumda belediyede çalışan hiç bir işçi ve memur işinden olmayacak. Bu bölgedeki belediyeler içinde en düşük maaşı siz alıyorsunuz. Biliyorum, maaşlarınız yoksulluk sınırının altında ama size söz artık boynunuz yere eğilmeyecek. Evlerinize giderken yüzünüz gülecek. Çocuklarınıza oyuncak, meyve evinize et alabileceksiniz. Maaşlarınız benim dönemimde en yüksek refah düzeyine getirilecek!” dedi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.