06.04.2020, 16:42

Editör

Yakın arkadaşlarımla hep konuşuyoruz yayınevlerinin editör bulundurup bulundurmadıklarını. Yazım yanlışlarına ve anlatım bozukluklarına tanık olunca ben her yayınevinin editörü olmadığına inanır oldum. Yazar, dosyasını gönderiyor ve yayınevi de kontrol etmeden hemen basıyor.

Özet bu gibi…

Bunun savunulası bir yanı yok.

Yayınevlerine belli ki bir külfet getiriyordur/ doğrudur ama editörsüz de olmaz bu iş!

 Nitekim tatsız tuzsuz metinler dolaşıyor ortalıkta.

****

Editör deyince…

 4 Nisan akşamı bir yarışma programındaki editör bayan tam bir ezberbozan türdendi.

Soru: “Sıklıkla, sürekli anlamına gelen ifadenin doğru yazılışı hangisidir?” idi.

Seçenekler ise;

A- İkidebir B- İki de bir C- İkide bir D- İki debir

Editör bayan soruyu yanıtlayamadı ve seyirciye soralım dedi. Evet, yanlış anlamadınız, bayan (kadın)  “Seyirciye soralım” jokerini kullandı.

Seyircilerin edebiyatçılar topluluğu olduğunu mu düşündü ne…

****

5 Nisan sabahı haberlerinden…

Otobüse maskeyle giren yolcu, inerken maskesini oturduğu koltuğuna bırakıp öyle iniyor.

Bir başka haber…

Kentlerimizin birinde, yapılan nişan töreninden sonra maskeleri olmayan kalabalık, el ele tutuşarak halay çekiyor.

Ali Rıza Demircan, salgının eşcinsel ve benzeri ilişkilerin çokluğundan kaynaklandığını söylüyor. Bulaşıcı hastalıklar profesörü gibi…

Cübbeli Ahmet, gene döktürüyor bir şeyler…

İran ve Kuveyt toplu ibadete ara vermişken bizimkiler Cuma namazını VIP kılmakta. Az da olsa gene cemaatle…

Sokağa çıkmak yasaklanmışken piknik alanlarında mangal yakan, deniz kıyısında dolaşanlarımız da az değil…

Bize bir şey olmaz diyenlerimiz de…

****

Türkiye’de her Müslüman ‘İkra’ (Oku) sözcüğünü bilir, en azından duymuştur.

Oku sözcüğünün ne anlama geldiğini de bilir.

Ama nedendir okunmaz bu topraklarda, bir türlü anlamam. Oysa emredilmiş okumak!

Okuması olsaydı, ağzı açık şekilde öksürüp durur muydu Ali’miz/ Ayşe’miz acaba?

Cumhurbaşkanı,  “Biz bize yeteriz” mottosuyla bir bağış kampanyası açıp sözü Mustafa Kemal Atatürk’ün Tekâlif-i Milliye’sine getirdi.

Milli sorumluluk anlamına gelen Tekâlif-i Milliye’nin ne olduğu ne olmadığı konusunda 5 Nisan tarihli Sözcü’de Yılmaz Özdil tarafından yeterli bilgi veriliyordu.

Anlaşılıyor ki konuyu bilmeden konuşmuş RTE.

“Bilmeden konuşmak, bilip de susmak kadar kötü bence…

Kurtuluş Savaşı kazanıldıktan sonra Tekâlif-i Milliye ile toplanan paraların son kuruşuna kadar ödendiği biliniyor.

Konuyu merak edenler Yılmaz Özdil’in yazısından gerçeği öğrenebilirler.

Bilmeden konuşmamak gerektiğine güzel bir örnek olmuş Sayın Özdil’in yazısı.

Cumhurbaşkanı, CeHePe demek yerine ısrarla/ inatla CeHaPe diyor ayrıca.

Biz, öğrencilerimize öyle öğretmedik ki… Yanlışta ısrar nedendir ki…

Doğru olana ulaşmak bu kadar zor mu şu teknoloji çağında?

****

Ömer Asım Aksoy, Agop Dilaçar, Nurullah Ataç, Feyza Hepçilingirler, Yusuf Çotuksöken,  Necmiye Alpay, Kemal Ateş, Sevgi Özel dilimiz için emek verenlerden birkaçı…

Oku derken, bence kimin/  hangi kitabının da okunması gerektiği söylenmeli.

‘Sabahattin Ali’nin Kağnı- Ses’ini oku’ der gibi…

‘Hans Fallada’nın Herkes Tek Başına Ölür’ünü oku’ der gibi…

Konuşurken/ yazarken net olmalı.

Editörlük yapıyorsan da işinin gereğini yapmalısın/ bilmelisin.

Böyle olmayınca ne oluyor?

Bilisizlik dört bir yanımızı çeviriyor/ cehaletin bayrağını dalgalandırıyoruz.

Türkçe/ Dilbilgisi konusunda kendimi yetkin bulmadığımdan hazırladığım her dosyayı canım arkadaşım Mehmet Atilla’ya gönderiyorum. Yazdıklarım, biliyorum ki onun elinde güzelleşecek.

Ülkenin kaderini elinde tutan birinin de konuşmadan önce danışacağı birileri olmalı ki yanlış yapmasın/ toplumu yanlış bilgilendirmesin.

Yılmaz Özdil’in görevi, günlük gelişmelerle ilgili yorumlar yapmak. Halkı bilgilendirmek…

Birilerinin eksiğini/ yanlışını gidermek/ düzeltmek değil…

Onun bari zamanını almayalım.

Editör dediğin de İkide bir’in ne şekilde yazılması gerektiğini bilecek.

Eski Türkiye hiç de böyle değildi doğrusu.

Cehalet hiç bu kadar yaygınlaşmamıştı!

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 11 31
2. Fenerbahçe 11 26
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 12 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 12 17
8. Başakşehir 11 16
9. Kasımpasa 12 14
10. Konyaspor 12 14
11. Antalyaspor 12 14
12. Rizespor 11 13
13. Trabzonspor 11 12
14. Gaziantep FK 11 12
15. Kayserispor 11 12
16. Bodrumspor 12 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Bandırmaspor 12 24
3. Erzurumspor 12 22
4. Karagümrük 12 21
5. Igdir FK 12 21
6. Ankaragücü 12 19
7. Ahlatçı Çorum FK 12 19
8. Boluspor 12 18
9. Şanlıurfaspor 12 18
10. Manisa FK 12 17
11. Esenler Erokspor 12 17
12. Ümraniye 12 17
13. Pendikspor 12 17
14. Keçiörengücü 12 15
15. Gençlerbirliği 12 15
16. İstanbulspor 12 14
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 12 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 11 23
3. Chelsea 11 19
4. Arsenal 11 19
5. Nottingham Forest 11 19
6. Brighton 11 19
7. Fulham 11 18
8. Newcastle 11 18
9. Aston Villa 11 18
10. Tottenham 11 16
11. Brentford 11 16
12. Bournemouth 11 15
13. M. United 11 15
14. West Ham United 11 12
15. Leicester City 11 10
16. Everton 11 10
17. Ipswich Town 11 8
18. Crystal Palace 11 7
19. Wolves 11 6
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 13 33
2. Real Madrid 12 27
3. Atletico Madrid 13 26
4. Villarreal 12 24
5. Osasuna 13 21
6. Athletic Bilbao 13 20
7. Real Betis 13 20
8. Real Sociedad 13 18
9. Mallorca 13 18
10. Girona 13 18
11. Celta Vigo 13 17
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Deportivo Alaves 13 13
16. Las Palmas 13 12
17. Getafe 13 10
18. Espanyol 12 10
19. Real Valladolid 13 9
20. Valencia 11 7

Gelişmelerden Haberdar Olun

@