Dikili ekonomisine bakış ve çözüm önerileri...

Dikili Emek ve Demokrasi Platformu'nun talebi üzerine Hüseyin Öge ve Hüseyin Demirdal tarafından hazırlandı...

EKONOMİ 07.11.2024, 10:17 09.11.2024, 20:04
Dikili ekonomisine bakış ve çözüm önerileri...

Dikili sanayinin çok fazla gelişmediği tarım, hayvancılık ve balıkçılıkla geçinenlerin bulunduğu bir ilçedir. Vahşi madencilik denilen Çukuralan bölgesinde bulunan siyanürle altın arama sahası, liman, tarım seraları, ufak işletme ve atölye statüsüne giren zeytinyağı, sabun, süt ve peynir fabrikaları dışında sanayi yatırımı bulunmamaktadır.

Küçük üreticilerin ekonomik nedenlerle giremediği ve girmesinin de pek mümkün olmadığı Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi inşaatı son hızla devam etmekte ve bu bölgede 3000-3500 tarım işçisinin istihdam edileceği söylenmektedir.

TARIM

Dikili; zeytin, pamuk, ayçiçeği, bamya, domates ile meyve ve sebzelerin yetiştirildiği bir bölgedir.

ZEYTİN; TÜİK verilerine göre; 1milyon 125 bin civarında zeytin ağacı bulunmaktadır. Bunların 800 bini yağlık, 325 bini ise sofralık zeytin ağacıdır.  Yılda 25-26 bin ton zeytinyağı, 12 bin ton civarında da sofralık zeytin üretilmektedir.

7-8 kg zeytinden 1 kg zeytinyağı elde edilmektedir. 2023 yılında 1 Kg zeytinyağının maliyetinin ortalama 250.-TL olduğu belirtilmişti. Tarım Kredi Kooperatifi 2023 yılında zeytinyağı alım fiyatını 295.-TL olarak açıklamıştı. 2024-25 yılı zeytinyağı alım fiyatlarının Ekim ayında açıklanacağı söylendi.

Yaptığımız araştırmalara göre; 2024 yılı maliyeti kabaca şöyle: 1 Kg ilaç 900-1000 TL (2023 yılında 500-600 TL idi), gübre 1250 TL (2023; 750 TL), mazot 45 TL (2023; 32 TL),düz iİşçilik 1.000 TL (2023; 600 TL), zeytini makina ile toplama işçiliği (1500-2000 TL), sulama ton başına 1.50 TL, (2023; 43 kuruş), elektrik ve tarımsal alet fiyatları da %50’in üzerinde pahalandı.

2023 yılında; Gemlik çiğ zeytin zeytinin satış fiyatı 65-70 TL idi...

2024 yılında yukardaki maliyetlere göre olması gereken satış fiyatı 100-110 TL ama beklenti ve söylenenlere göre 50-55 TL öngörülüyor. Bu fiyat ile zeytin ve zeytin üreticiliği bitirilmek isteniyor. Kazananlar hep tekeller ve tüccarlar oluyor. 30. Eylül 2024 günü Edremit Borsasında 1 Kg yağlık zeytin 36-42 TL arasında alıcı buldu. Üreticiden yok pahasına alınan zeytini tüketiciler ve üreticiler marketten 350-400 TL’ye alıyorlar.

PAMUK; Dikili’nin 100 bin dönüm tarım arazisi var. Bunun 8-10 bin dönümünde pamuk ekiliyor. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı zeytini stratejik ürün olmaktan çıkardı. Pamuk ise halâ stratejik ürün olmaya devam ediyor. Pamuk’un kilo başına maliyeti ortalama 25 TL’ye geliyor. Pamuk borsa fiyatlarına göre 21 TL’ye alınıyor. Açıklanan pamuk alım fiyatı üreticinin maliyetlerini bile karşılamıyor. Üretici zarar ediyor, aç bırakılmak isteniyor.

AYÇİÇEĞİ; Dikili ve çevresinde 8 bin dekar civarında bir alanda ayçiçeği tohumu üretiliyor. Üretilen tohumlar genellikle Fransa ve ABD gibi ülkelere ihraç ediliyor. Dikili, Kınık, Bergama üçgeninde 2.700 ton civarında ayçiçeği yağı üretiliyor. Ayçiçeğinde de üreticiler emeklerinin karşılığını alamadıklarını dile getiriyorlar.

BAMYA; Genellikle Deliktaş, Kabakum bölgesi ve çevre köylerinde üretiliyor. Üretimi çok emek isteyen bir sebze. Üreticiler maliyetinin 2024 yılında kilogram başına 100 TL olduğunu belirtiyorlar. Fakat büyük tüccarlar bamyayı üreticilerden daha tarlada iken çok ucuz fiyata (20-30 TL) kapatıyorlar ve bununla da kalmayıp üreticilerin parasını ödemiyorlar. Bamya üreticileri halâ paralarını tüccarlardan alamadıklarını belirtiyorlar.

DOMATES; Dikili ve çevresi domates seracılığın geliştiği ve bu konuda Agrobay firmasının piyasayı belirlediği bir yer. Agrobay ağırlıklı olarak dış ülkelere ihracat yapıyor fakat iç piyasaya da mal veriyor. Bu nedenle çarşıda, pazarda bir tekel olarak bölgede domates fiyatlarını belirliyor. Agrobay sendikalaştıkları için işten çıkardığı işçileriyle ünlü bir fabrika. İşten çıkarılan işçiler aylarca haksız işten çıkarılmalarını protesto ettiler, direndiler, defalarca gözaltına alındılar. Yılmadılar, ülkenin farklı bölgelerinde hatta yurtdışında Almanya’da eylemler yaptılar. Halâ mahkeme kapılarında haklarını almak için mücadele ediyorlar.


Küçük üreticiler; üretici kooperatifleri, çiftçi birlikleri ve üretici sendikaları kurmak için bir araya gelmedikleri takdirde ürettikleri değerlerin hiç bir zaman karşılığını alamayacaklardır. Karşılarında büyük sermaye, tüccarlar ve onlara kol kanat geren devlet güçleri var. Bu yıl küçük üreticilerin haklarını almak için yaptıkları her eylemde karşılarına kolluk güçleri dikildi. Siyasal iktidarın temsilcileri onların seslerini duymadı ya da duymazlıktan geldi. Mazotta, gübrede, tarımsal girdi fiyatlarında KDV ve ÖYV’yi kaldırmadı. Yasal hakları olan GSMH (Gayri Safi Milli Hâsıla)’den almaları geren %1’lik payı onlara vermedi. Üreticilerin bankası olarak kurulan Ziraat Bankası gazete satın almak için veya başka nedenlerle yandaşlara milyarlar dağıtırken üretici köylülere faizsiz veya çok düşük faizle kredi sağlamadı. Tarım ve hayvancılıkta küçük üreticilik bilerek ve istenerek bitirilmek istendi. Amaçları büyük kapitalist tekellere tarım ve hayvancılık alanları açmaktı. Tarıma ve hayvancılığa dayalı ihtisas sanayi bölgeleri bu amaçla her yerde pıtrak otu gibi kurulmaya başladı. Tarıma Dayalı İhtisas Sanayi Bölgeleri küçük üreticiler için yapılmalı ve onlara faizsiz teşvik kredileri verilmelidir.

HAYVANCILIK; Türkiye’de olduğu gibi Dikili’de de hayvancılık bitme noktasına doğru ilerlemektedir.  Tek Adam iktidarı üreticilere vermediği desteği hayvancılıkla geçinenlere de vermiyor. Başta yem fiyatları olmak üzere besicilik maliyetleri her geçen gün arttığı için et ve süt ürün fiyatları da artıyor. Hem üreticiler hem de tüketiciler mağdur ediliyor. Türkiye’de halkın %80’i açlık ve yoksullukla boğuşuyor. Bu kesimin evine et ve süt ürünleri ya hiç girmiyor ya da çok az giriyor. Kıymanın en ucuz 600 TL, etin 700 - 800TL’ye dayandığı bir dönemde yılda kişi başına et tüketimi 47 kiloya geriledi. Birkaç yıl içinde bunun 43 kiloya düşeceği tahmin ediliyor. Yoksullar et ve peynir yiyemez, süt içemez durumuna getirildi. Küçük üreticiler maliyetlerin devamlı artmasından dolayı hayvanlarını kesmeye başladı. Türkiye bilinçli bir şekilde hayvan ithal eden ülke konumuna getirildi.

BALIKÇILIK; Dikili, Bademli, Çandarlı bölgesinde tahminen 5000-6000 civarında kişi balıkçılıkla geçimini sağlıyor. Dikili merkez limanında 150, amatör balıkçılarda ise 200 civarında tekne var. Ayrıca Bademli ve Çandarlı’da da amatör balıkçılık yapan tekneler bulunuyor. Dikili merkez ve Bademli’de Balıkçılar Kooperatifi bulunuyor. Dikili merkezde Balıkçılar Kooperatifinin üye sayısı 80 civarında. Balıkçılıkla geçinenler 2 yıldır geçinemediklerini belirtiyorlar. Dikili’de balıkçılık bilerek veya bilmeyerek yok ediliyor. Denetlemelerin çok zayıf olmasından dolayı kaçak avlanmalar, tarama ile avlanmalar, ışıkla avlanmalar, patlıcan avlanmaları, demokratik olmayan Hal Yasası balıkçılığı ve küçük üreticileri bitirme noktasına getiriyor. Tüketiciler çok pahalı balık yerken geçimini balıkçılıktan sağlayan küçük tekne sahipleri zarar ediyor. Mazot tarım üreticilerine yapıldığı gibi küçük tekne sahiplerine ÖTV ve KDV eklenerek veriliyor. Ağ maliyet fiyatları (iplik, kurşun, mantar vb.) devamlı artıyor üstüne üstlük tutulan balıklar İzmir Haline gönderiliyor Hal Yasası gereği %18 vergi eklenerek geri geliyor. Bir, iki büyük balık tüccarının balık satım fiyatını belirlemesiyle Dikili halkı balığı Bergama, Kınık, Soma ve İzmir’den daha pahalı yiyorlar.

Çözüm önerileri gayet açık ve nettir:

Kaçak avlanmanın önüne geçilmesi için denetimler sıklaştırılmalı ve cezai işlemler arttırılmalıdır. Deniz Patlıcanı avlanması yasaklanmalıdır. Çünkü Deniz Patlıcanı denizdeki zararlı mikro organizmaları yok ederek denizlerin temizlenmesini sağlıyor. Balıkların yaşam alanlarını büyütüyor. Kaçak olarak deniz patlıcanı avlanmasın da 5 sene içinde 80-90 civarında dalgıcın, en son geçen yılda Dikili’de 5, Altınova’da 4 balıkçının ölümü hafızalardan silinmedi. Bunun için üç tarafı denizlerle çevrili Türkiye’de acilen Denizcilik Bakanlığı ve buna bağlı olarak da denize kıyısı olan yerleşim bölgelerinde Su Ürünleri Müdürlükleri kurulmalıdır. Bu müdürlükler kaçak avlanma, trolle avlanma, ışıkla avlanmayı engelleme konularında yetkilendirilmelidir. Daha şimdiden bir çok bölgede (Çanakkale, Maramara Denizi) ışıkla avlanma yasaklanmaya başladı. Dikili’de de ışıkla avlanma yasaklanmalıdır. Giderek yok olmakta olan balık türlerinin önlenmesi sağlanmalıdır.

Dikili’nin bir başka büyük sorunu da liman sorunudur. Balıkçılara acilen liman yapılmalı veya var olan liman büyütülmelidir. Şehir merkezinde trafiği engelleyen yükleme-boşaltma limanı şehir dışına taşınmalıdır. Yıllardır yapılacağı söylenen, projeleri belirlenmiş amatör balıkçılarının Şafak Pavey bölgesindeki limanı acilen yapılmalıdır. Her yıl fırtınada 30-35 teknenin batması engellenmelidir.

Balıkçılar için mazotta ÖTV ve KDV kaldırılmalıdır. Balıkçılara destekleme primi verilmeli, Hal Yasası demokratik haklar temelinde tüketicilerin çıkarlarına uygun şekilde değiştirilmelidir. Balık fiyatları Balıkçılar Kooperatifi ve Belediyenin yetkili birimi tarafından ortak olarak belirlemelidir.

Doğamızın, akursularımızın,  denizlerimizin, ormanlarımızın, tarım alanlarının, çevremizin, korunması gelecek kuşaklara bırakacağımız en büyük ve en güzel miras olacaktır...

---------------------

Not; Bu rapor; Dikili Emek ve Demokrasi Platformu'nun talebi üzerine 26 Ekim ‘Geçinemiyoruz, Yetti Gari!’ miting ve yürüyüşü için Hüseyin Öge ve Hüseyin Demirdal tarafından bir çok kişiyle, kurumla görüşerek mitingte konuşmalara destek sağlamak ve basına verilmek için hazırlanmıştır.

--------------------

DİKİLİ TARİHİNDEN FOTOĞRAFLAR

Balıkçı kenti Dikili'de bir balıkçı...

Dikili'de tarım yapan bir çiftçi...

Dikili'de tarım ile uğraşan bir aile...

Dikili'de harman sonuda tarım taşıma aracı...

Dikili'de tarım ile uğraşan bir çiftçi...

Kaynak: AJANS BAKIRÇAY
Yorumlar (2)
Lütfi Uzunkale 2 hafta önce
Emeğinize sağlık.Çok uğraşı isteyen bir araştırma yapmışsınız.Tebrikler.
Murat Solmaz 2 hafta önce
Baştan sona emekle hazırlanmış ve emeği anlatmış değerli bir araştırma. Tebrik ediyorum.
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 11 31
2. Fenerbahçe 11 26
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 12 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 12 17
8. Başakşehir 11 16
9. Kasımpasa 12 14
10. Konyaspor 12 14
11. Antalyaspor 12 14
12. Rizespor 11 13
13. Trabzonspor 11 12
14. Gaziantep FK 11 12
15. Kayserispor 11 12
16. Bodrumspor 12 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Bandırmaspor 12 24
3. Erzurumspor 12 22
4. Karagümrük 12 21
5. Igdir FK 12 21
6. Ankaragücü 12 19
7. Ahlatçı Çorum FK 12 19
8. Boluspor 12 18
9. Şanlıurfaspor 12 18
10. Manisa FK 12 17
11. Esenler Erokspor 12 17
12. Ümraniye 12 17
13. Pendikspor 12 17
14. Keçiörengücü 12 15
15. Gençlerbirliği 12 15
16. İstanbulspor 12 14
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 12 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 11 23
3. Chelsea 11 19
4. Arsenal 11 19
5. Nottingham Forest 11 19
6. Brighton 11 19
7. Fulham 11 18
8. Newcastle 11 18
9. Aston Villa 11 18
10. Tottenham 11 16
11. Brentford 11 16
12. Bournemouth 11 15
13. M. United 11 15
14. West Ham United 11 12
15. Leicester City 11 10
16. Everton 11 10
17. Ipswich Town 11 8
18. Crystal Palace 11 7
19. Wolves 11 6
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 13 33
2. Real Madrid 12 27
3. Atletico Madrid 13 26
4. Villarreal 12 24
5. Osasuna 13 21
6. Athletic Bilbao 13 20
7. Real Betis 13 20
8. Real Sociedad 13 18
9. Mallorca 13 18
10. Girona 13 18
11. Celta Vigo 13 17
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Deportivo Alaves 13 13
16. Las Palmas 13 12
17. Getafe 13 10
18. Espanyol 12 10
19. Real Valladolid 13 9
20. Valencia 11 7

Gelişmelerden Haberdar Olun

@