Üstün Reinart; "Bu insanların geri gidecek bir yerleri yok"

Halkların Köprüsü Derneği Başkanı Üstün Reinart, Yeşil Sol Akademi’de İzmir Düşünce Topluluğu’ndan İbrahim Akın’ın konuğu oldu. Reinart, video konferansta mülteci ve göçmenlerin sağlık hizmetlerine erişimi, gittikçe büyüyen yoksulluk nedeniyle ortaya çıkan sorunlara değindi.

Haber: Asya Yaşarikiz (İz Gazete)

Türkiye’de sığınmacı, göçmen, mülteci olarak 5 buçuk milyon insan olduğunu hatırlatan Üstün Reinart salgından önce geri dönüşüm, tarım, inşaat, tekstil atölyelerinde güvencesiz ve kayıtsız çalışan göçmenlerin artık işsiz ve açlıkla karşı karşıya kaldığının altını çizdi. Halkların Köprüsü Derneği’ne gelen yardım çağrılarının salgınla birlikte arttığına dikkat çeken Reinart, salgın günlerinin mültecilerle dayanışmanın da sınırlandığını söyledi. Mültecilerin kendilerini terk edilmiş hissettiklerini ve belediye yardımlarından da yararlanamadığını belirten Reinart “Dayanışma paketleri hazırlayabiliyoruz, bazı dertlere deva olmaya çalışıyoruz ama karşımızdaki yoksulluk çok acil ve vahim durumda.” ifadeleriyle mültecilerin yoksulluğuna dikkat çekti.

KORUNMASIZ DURUMDALAR

“Mülteciler için iyi beslenmeyi bırakın, aç yatma sorunu gündemde. Salgından korunmak için hiçbir önlemleri yok. Çocuk, kadın hijyen malzemeleri yok.” diyen Reinart, mültecilerin ağır yoksulluk şartlarında kendilerini korumalarının imkansız olduğunu ifade etti.

Sağlık hizmetlerine erişim konusunda İzmir’deki çoğu göçmenin kayıtlı olmadığını ve sağlık hizmetlerine erişim haklarının olmadığını söyleyen Reinart “İzmir Barosu’nun bir raporu, İzmir Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’ndeki vahim gerçekleri açığa çıkardı. Rapora göre oradaki insanların sağlık taramaları yok, kalabalık odalarda tutuluyorlar, sabahları ateşlerine bakılıp ateş düşürücü ilaç veriliyor ve bir doktor dahi tedavi için gelmiyor ve hijyen malzemeleri sağlanmıyor. Bu şartlarda salgının oradaki etkilerini bilmiyoruz.” dedi.

Mülteciler ülkenin geleceğinin faktörlerinden biri olduğunun altını çizen Reinart son olarak “Bu insanların geri gidecek bir yerleri yok. Bu toplumda kendine biraz yer bulan burada kalacaktır. Ve bu çocuklar bu ülkenin geleceği. Onları kazanmamız çok önemli bir faktör” şeklinde konuştu.