Dikili Siyasi Tarihi ve Belediye Başkanları - 4

OSMAN ÖZGÜVEN 2004-2009

2004 yerel seçimleri , Türk siyasi ve toplumsal hayatının en kayda değer seçimlerinden bir tanesidir. Sağ siyaset geleneği yerel seçimler temelinde, son 40 yılın rakamlar bazında en önemli  başarısını bu seçimlerde kazanmıştır. Belediye başkanlığı seçimlerinde, Türkiye genelinde alınan yüzde 72.83’lük oy, sağ kanat için tarihi bir başarı olmuştur. 2004 yerel seçimlerinin partiler bazındaki galibi, Adalet ve Kalkınma partisidir. AKP, Türkiye il genel meclisi seçimlerinde, yüzde 41.89 gibi büyük bir güç elde ederek birinci parti olmuştur. Bu oran, yüzde 18.38’lik oy oranı ile seçimlerden ikinci parti olarak çıkan CHP’nin oylarından, yüzde 128 daha fazladır.

Dikili yerelinde ise Türkiye’deki genel tablodan farklı bir sonuç çıkmıştır. Bunun en büyük nedeni ise Dikili seçmenin parti tabanlı değil, kişiler üzerinden tercihte bulunması olmuştur. 2004 Yerel Seçimleri, önceki seçimlerde olduğu gibi Osman Özgüven ve Yüksel Uçar arasında geçmiştir. Her iki aday bu seçimde daha önceki seçimlere göre farklı partilerden aday olmuşlardı. Osman Özgüven CHP’den aday gösterilmeyince SHP’den aday oldu. Yüksel Uçar ise iki dönem seçildiği ANAP yerine bu defa DYP’nin adayı idi. Seçimin sonucunda Osman Özgüven sadece 32 oy farkla seçimi kazanarak 2 dönem sonra yeniden başkanlık koltuğuna oturuyordu.

2004-2009 dönemi Dikili Belediyesi Meclisi şu isimlerden oluştu; Salim Çelebi (SHP), Mustafa Ok (SHP), İsmail Taban (SHP), Mustafa Ümmetoğlu (SHP), Mehmet Arıcı (SHP), Bülent Karataş (SHP), Sedat Öcal (DYP), Halis Devecioğlu (DYP), Halil İbrahim Irgıt (DYP), Hikmet Gençtürk (DYP) ve Muzaffer Gezgiç (DYP).

Osman Özgüven’in belediye başkanı seçilir seçilmez  ele aldığı en önemli konu; jeotermal enerjinin ilçe genelinde kullanılmasını sağlamak ve konutların ısıtılması meselesiydi. Jeotermal ile ısınma konusunda milat sayılabilecek adım 12-14 Mayıs 2006 tarihinde gerçekleştirilen  1. Dikili Yöresi Jeotermal Kaynakların Değerlendirilmesi Sempozyumu idi. Mysia Otel’de yapılan sempozyumla Türkiye’nin en önemli doğal kaynaklarından olan Jeotermal Enerji konusundaki gelişmelerin izlenmesinin, bu konuda çalışan yetkilileri ve bilim insanlarını bir araya getirerek konunun öneminin vurgulandığı bir gündem oluşturuldu. Sempozyumda ayrıca, Dikili Kaynarca bölgesine dayalı jeotermal kentsel ısınma, tarımsal sanayi ve temel sağlık turizmi konularında da görüşler bildirilmiş ve Dikili halkının dikkatine sunulması kararlaştırılmıştı. Bu sempozyumun bir başka önemli yanı da Enerji Bakanı Mehmet Hilmi Güler ve jeotermal enerji konusunda uzman kişilerin de katkıda  bulunmasıydı.

Dikili’de jeotermal enerji ile ilgi çalışmalar 2006 yılında başladı. Daha önce Kaynarca Mevkiinde 40 metrelik bir kuyu açılmıştı. Dikili Lisesi’ne kadar gelen borularla sadece okul ısıtılmaya çalışılmıştı. 2006’da ise Ilıca Isı Merkezi ve Barışkent arasında sıcak su için geliş ve dönüş boruları döşendikten sonra 403 metre olan yeni bir kuyu açıldı. Ana kuyu olarak açılan bu kuyunun konutları ısıtabilecek güçte olması üzerine kent içinde konutların ısıtılması ve bu hususta abonelik alınmasına geçildi. Bu dönemde yapılan çalışmalarla 2009 yılına kadar yaklaşık 400 konut ısıtılmaya başlanmıştı. Jeotermal A.Ş aktif olarak çalışmaya başladı ve başkanı meclis üyesi Salim Çelebi oldu.

2003 yılında Dikili Limanı, Kolin şirketine kiralandıktan sonra limana gelen araçların şehir içi trafiğini olumsuz etkilediği konusu gündeme geldi. 2004 yılında limanın giriş kapısı bugünkü yerine alındı. Dikili Belediyesi ise Atatürk Meydanı’nı yeniden düzenleyerek hem burada yaşanan trafik sorununu çözmeye çalıştı hem de Atatürk Meydanı daha çağdaş bir görünüm kazandı. Ancak kesilen ağaçlar konusunda halktan tepkilerde doğdu. Yenilenen Atatürk Meydanı, sosyal etkinlikler, konserler için de önemli bir yaşam alanı haline geldi.

Bu dönemin ulaşım alanında yapılan en önemli çalışması garajın taşınması olmuştur. Ümmetoğlu Otel’in yanında kalan garaj hem küçük geliyordu hem de şehir içi trafiğini olumsuz etkiliyordu. Yeni garaj, o günlerde belediye kantarı olarak kullanılan arsa üzerine düzenlemesi yapılarak açıldı. Günümüzde de İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hizmet alanında olan garaj sadece İzmir-Dikili, Ayvalık-Bergama- Dikili arasında çalışan araçlara değil, şehirler arası otobüs firmalarına, şehir içi minibüslere ve belediyenin araçlarına da ev sahipliği yapan bir komplekse dönüştü. Eski garaj ise satılarak jeotermal ile ilgili projelerin hayata geçirilmesi amacıyla belediyeye gelir sağlanmak istendi. Ancak arsayı alan firmanın sicil kaydı ile ilgili yaşanan bir sorundan dolayı belediye satıştan vazgeçti. Teminatın belediyeye gelir kaydedilmesine rağmen bu ihaledeki usul hataları daha sonra dava konusu olacaktı.  

2005 yılında Midilli-Dikili arasında deniz ulaşımı ile ilgili önemli bir gelişme yaşandı. Osman Özgüven ve Midilli Belediye Başkanı Stratis Pallis’in girişimleri ile yolcu seferleri başladı. Konstantinos G. adlı gemi hafta bir gün Midilli- Dikili arasında sefer gerçekleştirdi. Ro-Ro Seferlerinin başlaması ile Dikili esnafına canlılık kazandırılıyordu.

Bu dönemde şehir içinde Yüksel Uçar döneminde yapılan asfalt yerine granit taş kullanılarak yollar yapıldı. Özellikle ana yollar ve kavşaklar granit taş ile örüldü. Belediye bünyesine de aynı dönemde yeni araçlar kazandırılıyordu. Dikili-İzmir arasında da hizmet vermek için ve şehir içinde ücretsiz öğrenci taşımak amacıyla minibüsler alınırken,1’er adet cenaze aracı ve ambulans da araç filosuna katılmış oldu. Daha sonra, Jeotermal A.Ş.’den belediyeye araç alımı, ücretsiz öğrenci taşınması konuları da yargıya taşınacak konular arasında yerini aldı.

Osman Özgüven’i yargıya taşıyan bir başka konu da su meselesidir. Osman Özgüven; “Su Hayattır, Asla Ticaretleştirilemez” sloganını hayata geçirdi ve su abonelerinden 10 tona kadar harcanan sudan ücret almamaya başladı. Su abonelerinin biriken borçları affedildi. Bu durum kamuyu zarara uğrattığı gerekçesiyle yargı konusu oldu. Ancak Mahkeme Osman Özgüven lehine karar verdi. Ulusal medyada da geniş yer bulan bu davalara rağmen çalışmalar devam etti.

Bu dönemde, Dikili ve yöresindeki taş ocaklarında çıkartılan granit taşın öneminin anlaşılması üzerine çalışmalar gerçekleşti. Bu konuda en önemli faaliyet, Temmuz 2006’da gerçekleştirilen 1. Dikili Uluslararası Granit Taş Heykel Sempozyumu idi. Jeotermal A.Ş. ve Dikili Belediyesi’nin finanse ettiği sempozyumun Uluslararsı Koordinatörlüğünü ve Sanat Danışmanlığını Finlandiyada yaşayan Heykeltraş- Öğretim Görevlisi Hasan Fuat SARI, yerel koordinatörlüğünü  ise  Behçet Urgun üstlendi. Jeotermal A.Ş. başkanı Salim Çelebi’nin de büyük emekleri oldu. Sekiz ayrı ülkeden Meksika-Irma Ortega Perez, İspanya – Felipe Ferrer Guaita, İngiltere- Michael Dan Archer, Finlandiya – Hasan Fuat Sarı, Mika –Matti Nieminen,, Belçika-Türkiye – Doğan Çakır, İtalya – Luca Zubelli ve Türkiye’den- Selçuk Yılmaz, sempozyuma  katılan heykeltıraşlar yaptıkları eserleri Dikili halkına armağan etti. Dikili Belediyesi ise yapılan eserleri Dikili’nin çeşitli yerlerinde sergiledi.

2004-2009 döneminde kadın ve çocuklara yönelik sosyal çalışmalarında öne çıktığını görmekteyiz. Kadın Dayanışma Merkezi kuruldu ve Kadın Dayanışma Derneği ile birlikte Dikilili kadınların sosyal yaşamlarına katkı sağlandığı gibi gelir getirici imkanlar da sunuldu. Çocuk hakları ile ilgili şenlikler düzenlenirken, çocuklara Dikili Belediye Spor bünyesinde çeşitli branşlarda spor yapma olanağı sağlandı.

Halkın temel ihtiyaçları çerçevesinde en önemli çalışmalar bu dönemde devam etti. Çalışmaların başında pazar yerinin bulunduğu yerde Dikili Halk Sağlığı Merkezi’nin açılması oldu. Halkın ücretsiz muayene olma ve röntgen hizmetinden yararlanması sağlandı. Dikili Ekmek Fırını da  bu dönemde yeniden hizmete girmiş ve ucuz ekmek uygulaması başlatılmıştı.

Dikili’de projelerin  hazırlanması ve toplumun ihtiyaçlarının belirlenmesinde belediyenin yanında halkında söz sahibi olabilmesi amacıyla Kent Konseyi kuruldu. Şubat 2006’da yapılan ilk Genel Kurul ile Kent Konseyi Hüseyin Çelik başkanlığında toplandı. Nisan 2006’da ise tüzük kabul edilerek, yürütme kurulu göreve başladı. Kent Konseyi yürütme kurulunda Hüseyin Çelik (Başka), Baki Özay, Seniha Tınay, Maarif Topçu, Erdoğan Doğan, Şadiye Gelmez, Akın Pehlivan, Tamer Uysal ve Sevim Top görev aldı. Kent Konseyi, halkın nabzını tutmak, istekleri ve şikayetleri raporlayarak yerel yönetime sunmak amacıyla kurulmuş ve faaliyetlerine başlamıştı.

2006 yılında Dikili Kaymakamı Şefik Aydın ve Osman Özgüven’in birlikte başlattığı “Dikili’de Dikili bir Ağacın Olsun!” kampanyasıyla Dikili’nin çeşitli yerlerine toplam 1375 fidan dikildi. Bu dönemde Atatürk Botanik Bahçesi’nde ise Dikili’nin sevilen çevre gönüllüsü Yüksel Mergen görev aldı. Bu bölgenin hem korunması hem de bitki çeşitliliğinin artması sağlanmıştır.

2004-2009 yılları arasında Dikili Festivalleri’nin yeniden kutlanmaya başlandığını görmekteyiz. 2004 yazında başlayan Dikili Barış, Demokrasi ve Emek Şenlikleri, Türkiye’nin aydın yüzlerini yeniden bir araya getirmesi ve gündemdeki konuların tartışılması açısından bir özlemi gidermişti.

 2009 yılına kadar kesintisiz her yıl düzen festivaller büyük yankı buldu. Çevre, dünya barışı, dinsel hoşgörü, suyun ticarileştirilmemesi gerektiği,engellilerin sorunları yapılan festivallerin ana temasını oluşturdu.

Uzun bir aradan sonra 2004 yılında yapılan Barış ve Demokrasi Şenlikleri’ne katılım yoğun oldu. Arif Sağ, Edip Akbayram, Suavi, Ahmet Telli, Ali Sirmen, İlhan Selçuk, Sevgi Özel, Ataol Behramoğlu, Ankara Sanat Tiyatrosu katılımcılar arasında yer alıyordu.

Dikili Festivalleri’ne olan ilgi her geçen yıl daha da arttı ve gündeme ilişkin konular daha da tartışılır oldu. Zaman zaman festivallere gölge düşürmeyi amaçlayan eylemler de oldu. Bunun ilki 2004 yılında yapılan festivalde, konser öncesinde çöp kovasına konulan bombanın patlamasıyla bir belediye çalışanın yaralanması olayı oldu. 2006 yılında düzenlenen Barış, Demokrasi ve Emek Şenlikleri’nde 19 Ağustos günü düzenlenen “Siyanür-Altın-Çevre” konulu panele FETÖ bağlantılı olan Koza Altın Madeni’nin sopalı bir grupla baskın yaparak olay çıkartması hafızalarda kalan bir başka gelişmeydi.

Barış, Emek ve Demokrasi Şenlikleri 2009 yılında Osman Özgüven’in yeniden seçilmesine kadar resim, heykel sergileriyle, panel ve söyleşilerle, tiyatro gösterileri ve konserlerle devam etti.

2009 Yerel Seçimleri’ne doğru siyasi arena yeniden ısınmaya başlamıştı. Yüksel Uçar CHP’ye üye olmuş, AKP’de ise Önder Akşengür ismi adaylar arasında öne çıkmıştı. Ancak Ankara’da seçim öncesi bir gelişme yaşandı. SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, CHP ile yapılan ittifak ile Ankara Büyükşehir Belediyesi adayı gösterildi. Murat Karayalçın’ın CHP Genel Merkezi’ne talebi ile Osman Özgüven CHP Dikili Belediye Başkanı adayı olarak belirlendi. Yüksel Uçar ise bunun üzerine CHP’den istifa ederek, AKP’ye geçti ve aday adaylığını açıkladı.

OSMAN ÖZGÜVEN 2009-2014

29 Mart 2009 tarihinde gerçekleştirilen yerel seçimler, ülkemizdeki yerel demokrasinin durumu bakımından, 2000 yılı öncesine göre daha farklı/gelişmiş olma potansiyeli taşımaktadır. Bu potansiyel, bir yandan geçen sürenin toplumdaki demokrasi bilincinin gelişmesine katkı sağladığı varsayımına ve bir yandan da özellikle 2004 yılından sonra yerel yönetimlere yönelik düzenlemelere dayanmaktadır. 2004 yılıyla başlayan yerel yönetimlerde yeniden düzenleme çalışmalarıyla yerel yönetimlerin idarî ve malî özerkliği vurgulanmış, dağınık yerleşim yerlerinin toparlanması ve birbirine yakın yerleşim yerlerinin de birleşmesi anlayışına dayalı, belediye kurmak için nüfus ölçütünün 5000’e çıkarıldığı yeni düzenlemeler yapılmıştır. 2009 yerel seçimlerine katılım oranı (%83) geçmiş yıllara (%76) göre daha fazladır. Belediye sayısı bir önceki seçimlerde 3215 iken, 2009 seçimlerinde 2947 olmuştur. BŞB’lerin hizmet sınırları içerisindeki alt (ilk) kademe belediyeler Mart 2009 Seçimleri’nden itibaren kaldırılmıştır. Nüfusu 2000’in altında kalan 862 belde belediyesinin feshedilmesi tasarlanmış, ancak hukuksal sorunlar nedeniyle tam olarak gerçekleştirilememiştir. Çandarlı örneğini bu bağlamda önemlidir. Çünkü Bütünşehir Yasasının çıkması ve uygulanmasına kadar olan süreçte 1 dönem daha Çandarlı Belediyesi faal olarak kalabilmiştir.

2009 yerel seçimleri genel siyasetin, yerel dinamiklerin önüne geçtiği bir seçim oldu. İşsizlik, yolsuzluk gibi vurguların öne çıktığı bir söylem benimseyen CHP aynı zamanda “çarşaf açılımı” gerçekleştirdi. MHP ise o dönem şartlarında parti politikası gereği “ülkenin bölüneceği söylemi” üzerinden bir strateji geliştirerek kendi seçmenini elde tutmaya çabaladı. İktidarının yedinci yılındaki AKP ise hükümet olmanın avantajıyla ‘belediyelerin hizmet alabilmesi için hükümet partisinden seçilmesi gerekliliği’ argümanını hissettirdi. 29 Mart 2009’da gerçekleştirilen seçimlerde AK Parti yüzde 38 oy oranıyla birinci olurken CHP yüzde 23 ile ikinci, MHP yüzde 15 ile üçüncü, DTP ise yüzde 4 ile dördüncü parti oldu. 2004 yerel seçimlerine kıyasla AKP yüzde 3 civarında oy kaybetmesine karşın MHP ve CHP oylarını yüzde 5 oranında artırdı.

Dikili yerelinde Osman Özgüven’in CHP’den aday olmasının ardından, AKP, Önder Akşengür’ü aday gösterdi. Merkez Sağın diğer iki partisinde, MHP Zafer Afyon’u, Demokrat Parti ise Halis Devecioğlu’nu aday gösterdi.

Osman Özgüven’in 2009-2014 yılları arasındaki dönemi daha çok siyasi baskılar ve özellikle Koza Altın Madeni’nin yayın organları tarafından yapılan kara propagandalarla karşı kaşıya gelinerek geçti. Açılan davalar ve yargılamalar neredeyse dönemin tamamını meşgul etti. Dönemin daha hemen başında dönemin kaymakamı Zafer Karamehmetoğlu ile Mavi Bayrak Halk Plajı’nın işletme hakkıyla ilgili olan tartışma, Devlet Hastanesi’nin 2010 yılında açılışı sırasında, belediyenin çevre düzenlemesi ve teknik desteği olmasına rağmen Osman Özgüven’e söz verilmemesi, Milli Bayramlarda çelenk konma törenlerinin yasaklanmasına karşı Osman Özgüven’in direnç göstermesi ve belediyenin çelengini koydurması sırasında yaşanan gerginlik  gibi hususlar o dönemin iktidarı ve kurumları ile olan karşı karşıya gelmeler olarak yansıdı.

29 Mart 2009 tarihinde yapılan Yerel Seçimler sonucunda belediye meclisi ise şu isimlerden oluştu; Yusuf Altıparmak (CHP), Sema Akıncı (CHP), Hüseyin Çelik (CHP), İsmail Tınay (CHP), Sedat Öcal (CHP), Rıza Gök (CHP), Erdoğan Doğan (CHP), Behzat Örs (AKP), Zeynep Çetin (AKP), Güner Güven (AKP), Ahmet Çamer (MHP).

2009 yılında yeniden seçilen Osman Özgüven’in bu dönemle ilgili belediyecilik anlayışı; sosyal belediyeciliğin ve çocuk, kadın, engelli, emekçi vatandaşlara yönelik kazanımların ön plana çıkarılmasına yönelikti. Bu çerçevede toplumun sanatla, sporla, sosyal konularda faaliyetlerle buluşması da sağlandı. Kadın Dayanışma Derneği ile ortak çalışmalar ve kadınların El Emeği Pazarı’yla gelir elde etmesi gerçekleştirildi. Çocuk Hakları Şenlikleri düzenli olarak yapıldı. Karikatür Şenliği, Engelliler Şenliği, Çocuk Şenliği ve Tiyatro Günleri, Kısa Film Şenliği etkinliklerin önde gelen başlıklarıydı. Belediye Bünyesinde oluşturulan Türk Halk Müziği Korosu ve Türk Sanat Müziği Korosu önemli etkinliklere ve konserlere imza attı. Dikili Belediye Spor’un yönetimi belediyenin desteği ile önemli çalışmalarda bulundu.

Osman Özgüven’in 4. Döneminde, Dikili için en büyük projelerinden biri olan Jeotermal ile ilgili şehir içinde konutların ısıtılmasının sayısal oranı arttı. Jeotermal A.Ş.’nin başkanlığına meclis üyelerinden Hüseyin Çelik getirildi. Bu dönemde Jeotermal A.Ş.’nin mali yapısı güçlendirilirken, şehir içinde yapılan çalışmalar sonucunda 1200’e yakın konutun ısıtılması sağlandı.

Bu dönemde, Dikili için önemli bir arşiv çalışması sayılabilecek  bir hizmet daha gerçekleşti. Basın biriminde Oben Ulu’nun Yazı İşleri Müdürü olduğu Gazete Dikili, Kasım 2010 tarihinde yayın hayatına başladı. Gazete Dikili, belediyenin çalışmalarına yer verdiği kadar, Dikili’deki önemli olayları da işliyor, köşe yazıları ve araştırma haberleriyle Dikili halkının beğenisini kazanıyordu. Gazete Dikili, 19 Mart 2014 yılına kadar toplam 40 sayı okuyucu ile buluşmayı başardı.

Bu dönemde daha önce yargı konusu olan, suyun 10 tona kadar  kullanımından ücret alınmaması uygulamasına yeni bir proje eklendi. Halkın 13 tona kadar kullandığı sudan sembolik 1 kuruş alınması kararlaştırıldı. Bu uygulama aslında bir araştırmanın sonucunda su tasarufunu özendirici bir projeydi. Araştırmaya göre Dikili halkının büyük bölümü aylık 20 ton civarında su kullanıyordu. Halbuki temel ihtiyaçlar baz alındığında 4 kişilik bir ailenin aylık 13 ton civarında su tüketmesi idealdi. 13 tona kadar harcanan su için 1 kuruş bedel belirlenmesi vatandaşların ister istemez suyu sınırlı kullanmasına neden oldu. Uygulama sonucunda yapılan istatistikte de Dikili halkının ciddi anlamda su tasarufu yaptığı da gözlemlendi. Devam eden su davası ise Mart 2010’da Osman Özgüven’in  beraat etmesi ile sonuçlandı.

İzban’ın 2010 yılında Aliağa istasyonunu açmasıyla birlikte ulaşım alanında önemli bir gelişme yaşandı. Dikili Belediyesi, Dikili-Aliağa İzban İstasyonu arasında yolcu taşımak için 3 adet İsuzu Nova, 3 adet de Wolkswagen Crafter marka araç satın aldı. Ancak Ulaştırma Bakanlığı’nın bu hat üzerinde Dikili Belediyesi’nin araçlarına sefer müsadesi vermemesi üzerine araçlar başka hizmetlerde kullanılmak üzere garajda hizmet verdi. Wolkswagen Crafter marka araçlardan bir tanesi Engelli Taşıma aracına dönüştürülerek hizmet verdi.

Bu dönemde tüm okulların bahçe düzenlemeleri ve alt yapı sorunları giderilmişti. Dikili Çok Programlı Lisesi’ne çeşme ve okul merasimlerinin düzenlenebilmesi için anfi yapıldı. Eğitim alanında katkılar sadece yapısal anlamda sınırlı kalmadı. Okulların açıldığı haftalarda öğrencilere kırtasiye yardımı da gerçekleşti. Mart 2012’de Dikili Çok Programlı Lisesi öğretmenlerinin başlattığı kütüphane çalışmalarına da, kütüphanenin raflarının oluşturulması ve kitap bağışlanması konusunda destek sağlandı.

Dikili Barış, Demokrasi ve Emek Şenlikleri 2009-2014 yılları arasında sadece 2010 yılında gerçekleşti. 2009 yılında maddi sıkıntılar nedeniyle yapılamayan festival, 2010 yılında ‘Su Yaşamdır’ sloganıyla başlayan festival 1-4 Eylül tarihlerinde yapıldı. 2011 yılında ise tüm hazırlıkların tamamlanmış olmasına rağmen ülke de PKK terörünün yarattığı gergin ortam festivalin iptal edilmesine neden oldu. 2012 ve 2013 yıllarında ise festival yapılmasa da 2012'de 6. Tiyatro Buluşması ve Dikili Barış ve Nazım Hikmet Günleri düzenlendi. 2013 yılında da 7. Tiyatro Buluşması yine Dikili’de gerçekleşti.

6. Tiyatro Buluşması, 11-16 Temmuz 2012  tarihlerinde Dikili’de düzenlendi. Bu etkinliklere bir çok tiyatro sanatçısı, amatör ve profesyonel tiyatro toplulukları söyleşilerde bulunmak ve oyunlarını sergilemek üzere bir araya geldi. Ferhan Şensoy, Turgay Tanülkü, Hakan Meriçliler, Gupse Özay, Esmeray katılan sanatçılar arasındaydı. 7. Tiyatro Buluşması ise 15-18 Ağustos 2013 tarihlerinde gerçekleşti. Mesut Kara, Işıl Özgentürk, Bora Şahinkara, Fırat Tanış, Yücel Erten, Zeynep Altıok, Hüsnü Arkan, Ferhan Şensoy ve nice sanatçı ve yönetmen katıldı.

Antur Motel’in yıkılmasının ardından Mavi Bayrak Halk Plajı’na kadar uzanan alanda çevre düzenlemeleri için çalışmalar 2011 yılında başladı. Ağaçlandırma ve yeşil alan oluşturma çalışmalarının tamamlanması ile 1-2 Eylül 2012 tarihleri arasında düzenlenen Dikili Barış ve Nazım Hikmet Günleri kapsamında Nazım Hikmet Parkı’nın açılışı gerçekleşti. Bu etkinliklere Yunan Syriza partisinden Panos Trigadis, tiyatro ve sinema sanatçıları Rutkay Aziz ve Tarık Akan söyleşide bulunmak üzere katıldı. Ayrıca Yaşar Kemal’e Dikili Nazım Hikmet Barış Ödülü verildi. Sağlık sorunları nedeniyle katılamayan Yaşar Kemal’in ödülü onu temsilen katılan Raşit Çabaş’a takdim edildi.

17 Kasım 2012 tarihinde garaj ihalesi ve belediyeye araç alımı konusundaki usul hatalarından dolayı açılan davalar için Bergama Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği cezaların Yargıtay tarafından onaylanması üzerine Osman Özgüven, dönemin meclis üyeleri ve belediye çalışanları hakkında hüküm kararı çıktı.

Bu kararı haksız bulan Osman Özgüven, İsveç’e gitme kararı aldı. Mahkemenin verdiği kararda çalışanların ve Osman Özgüven’in kamu zararı yaratmadığı da anlaşılmış olmasına rağmen, Yargıtay usul hatalarını esas alarak karar verdi. Bunun üzerine Aralık 2012’de eski meclis üyeleri Sedat Öcal, Bülent Karataş, emekli yazı işleri müdürü Canan Işık, gelir şefi Ahmet Karataş, eski muhasebe müdürü Nuri Afacan, emekli zabıta memurları Cemal Gürsel Durmaz ve Reşat Akdoğan 4 yıl, 2’şer aylık cezaları için  adalete teslim oldular.

Osman Özgüven, İsveç’e gitmeden önce meclis üyelerinden Yusuf Altıparmak’ı vekil seçmeleri konusunda düşüncesini belirtti. Daha sonra meclis içinde yapılan oylamada da Yusuf Altıparmak belediye başkan vekili oldu. 2014 yılına kadar Yusuf Altıparmak’ın görevi devam etti.

Şubat 2013 tarihinde TBMM’de 4. Yargı paketi görüşüldü ve meclisten “kamu zararı oluşmayan ihaleye fesat karıştırma davaları” için ceza üst sınırı 5 yıldan 1 yıla indirildi. 8 belediye çalışanı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından imzalanan ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4’üncü Yargı Paketi kapsamında ’Kamu zararı oluşmadığı’ gerekçesiyle serbest bırakıldı. Ayrıca Özgüven ve 8 belediye başkanı hakkında Bergama Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’Uyarlama davası’ açıldı. 8 belediye çalışanı ile 3 Mayıs’ta Türkiye’ye dönen Özgüven’in yargılanmalarına devam edildi.

Mahkeme, Özgüven ve 8 belediye çalışanı hakkındaki cezayı 6’da 1 oranında indirilip, 10 aya düşürdü. Ayrıca cezanın, 5 bin 728 sayılı yasa ile Ceza Mahkemeleri Kanunu’nun 5231/5 maddesi gereği geri bırakılmasına karar verildi. Böylece Özgüven’e 1 yılın altında ceza aldığı için belediye başkanlığı görevine dönüş yolu da açılmış oldu.

Osman Özgüven, belediye başkanlığı için göreve iade talebinde bulundu. Ancak Muammer Güler’in görevde olduğu İç İşleri Bakanlığı bu talebi uygulamaya sokma konusunda sessiz kaldı. 2013 ve Mart 2014 yılına kadar Yusuf Altıparmak belediye başkanlığı görevini sürdürdü.

Yusuf Altıparmak’ın görev sürecinde sosyal ve kültürel etkinlikler kaldığı yerden devam etti. Bunların yanında kaldırımların, yol kenarlarındaki su giderleri dikkate alınarak yeniden düzenlendiği çalışmalar gerçekleştirildi.

Bu dönemin en önemli çalışmalarının başında daha önce otopark olarak kullanılan Burmalı Çeşme Mevkii’ndeki alanın üstü kapatılarak yeni Pazar yerine dönüştürülmesi çalışması tamamlandı. Giyim Pazarı olarak açılan bu yeni pazar yeri ile çarşı içinde Salı günleri yaşanan yoğunluk azaltıldı.

Dönemin bir başka çalışması da su sorunun giderilmesine yönelikti. Eski Uzunburun’da bulunan su kaynağının Dikili şehir merkezine ulaştırılması gerçekleştirildi. 5 farklı sondaj sonrasında elde edilen memba kaynağı  ilçenin su şebekesine dahil edildi. Ancak bu su kaynağı daha sonra yeterli görülmedi.

2014 yılı, seçimler öncesi son faaliyet yılıydı. Parkların ve Erdal İnönü Stadyumu’nun çevre düzenlemesinin yapıldığı, Kızılçukur Mevkii’nde yol onarım çalışmaları ve Dikili Kabristanlığı’nın planının çıkartılarak çevre düzenlemesinin gerçekleştiği faaliyetler bu dönemin son çalışmaları oldu.

30 Mart 2014 Yerel Seçimleri öncesinde özellikle CHP’de aday adayları belirmeye başlamıştı. Osman Özgüven, Yusuf Altıparmak, Rıza Gök, İsa Mintaş, Mustafa Tosun aday adayları arasında öne çıkan isimlerdi. CHP Genel Merkezi’nin Dikili Belediyesi’nde veteriner olarak görev yapan Mustafa Tosun isminde karar kılması üzerine CHP’nin Dikili Belediye Başkan adayı belirlenmiş oldu. Bu gelişmenin üzerine Yusuf Altıparmak DSP’den adaylığını açıkladı. AKP’de Zafer Afyon, Önder Akşengür ve Çandarlı Belediye Başkanı Ahmet Dağdelen isimleri ön plana çıkmışken, AKP Genel Merkezi Ahmet Dağdelen isminde karar kıldı. Halis Devecioğlu ise bu defa MHP’nin adayı olarak seçimlere katılıyordu.

2014 Yerel Seçimleri bugüne kadar yapılan seçimler arasında seçilecek başkanın idari yetkileri bağlamında bir ilk oluyordu. 2012 yılında Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun çerçevesinde çıkarılan 6360 Sayılı Kanun yani Bütün Şehir Yasası artık yürürlükteydi. 6360 Sayılı Kanun belediyeleri; büyükşehir ve ilçe belediyeleri arasındaki görev, yetki ve sorumluluk paylaşımı, kentsel ve kırsal alan yönetimi, imar ve planlama, personel sistemi, belediyelerin ticari şirket ve iştirakleri konusunda yeniden dizayn etmiştir. 6360 Sayılı Kanun ile birlikte 30 şehrimiz büyükşehir olmuştur. Büyükşehir statüsünde olan iller ile ilgili düzenlemeler ise beraberinde geldi.  6360 Sayılı Yasa ile tüm kentsel alan ve sınırlardaki hizmet sunumları ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.  Eğitim, planlama, altyapı gibi teknik ve stratejik hizmetler, “üst yerel yönetim” birimleri tarafından düzenlenirken, bu yerel yönetim birimlerine bağlı olarak hizmet sunan “alt yerel yönetim” birimleri tarafından daha dar kapsamlı; temizlik, kanal ve yolların yapım ve düzenlenmesi, sokak ve caddelerin alt yapı ve aydınlatılması gibi hizmetler yerine getirilmektedir. Dikili Belediyesi, bu tanımlamada “alt yerel yönetim” olarak yerini almıştır.

6360 Sayılı Yasa ile büyükşehirlerde, il özel idareleri ile il ve ilçe belediyeleri arasındaki görev, yetki ve sorumluk çatışma ve kargaşasına son vermek, yerel hizmetlerin tek bir merkezden sevk ve idaresini sağlanmak amacıyla, il özel idareleri kaldırılmıştır. 6360 Sayılı Yasa yerel siyaset, kentsel ve yönetsel yapıda oldukça büyük değişimlere sebep olmuştur. Bu değişimlerin gerek kurumlar gerekse bu yörelerde yaşayan halk tarafından benimsenmesi zaman alacaktır. Ayrıca, büyükşehir merkezine uzak olan yörelerde yaşayan yerel halkın, almış oldukları hizmetler konusunda, yaşadıkları muhitte doğrudan seçtikleri, tanıdıkları ve alışık oldukları kişi ve kurum çalışanları yerine, daha uzak ve kendilerine mesafeli olan kişilere talep ve beklentilerini anlatabilmeleri olumsuz sonuçlar doğuracaktı.

Bütün Şehir Yasası, Dikili’nin köylerini ve hatta nüfusu 2000’den fazla olan Çandarlı’yı mahalle statüsüne dönüştürmüştür. Köylerin mera alanları, belediyelerin yetki alanlarına girerken, aynı durum köy taşınmazları için de geçerli oldu. Bütünşehir Yasası idari yapıyı baştan aşağı değiştirirken Dikili yerelinde ise ciddi anlamda personele ihtiyaç duyuldu.

Bütün bu gelişmelerle 2014 seçimleri ile Dikili Belediye Başkanlığı’nı kazanacak yönetime önemli işler düşüyordu.

MUSTAFA TOSUN 2014-2019

30 Mart 2014 seçimlerinde Dikili sınırlarında bulunan köyler ve Çandarlı olmak üzere tek sandıkta muhtar, meclis üyelerini, Dikili Belediye Başkanı’nı ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nı seçti. Doğal olarak bu durum geçmiş seçimlere göre seçmen sayısını artırmış oldu. Seçim sonucunda Mustafa Tosun, 12.661 oyla belediye başkanlığını kazandı. AKP’den Ahmet Dağdelen 5875, MHP’den Halis Devecioğlu ise 4064 oyda kaldı.

Seçim sonucunda ise Dikili Meclis üyeleri şu isimlerden oluşuyordu; Çiğdem Elibol (CHP), Evren Evrenesoğlu (CHP), Ahmet Canseven (CHP), Adil Kırgöz (CHP), Nazire Kösten (CHP), Gazi Akıncı (CHP), Sunay Yarar (CHP), Hüsniye Yıldırım (CHP), Murat Durak (CHP), Seyfettin Uysal (CHP), Engin Özkan (CHP), Önder Akşengür (AKP), Ali İmren (AKP), Nasuh Sak (AKP), Hasan Aksoy (MHP). Ahmet Cansever’in istifası üzerine Hakan Başaran CHP’den meclis üyesi olurken, Seyfettin Uysal’ın CHP’den istifa etmesi ve İYİ Partiye geçmesiyle İYİ Parti’nin 1 meclis üyesi oldu.

2014 yılından itibaren başlayan çalışmalarda öncelikli olarak yeni yapılanma dahilinde birimlerin yeniden düzenlenmesi, personel sayısının artması, yeni araç filosunun oluşturulması gibi çalışmalar dikkat çekiyor. Ayrıca Çamlaraltı Sokağı’nda bulunan yeni binada faaliyet yürüten belediye birimleri yüksek bir kira bedeline neden oluyordu. Bütün bunlar birlikte düşünüldüğünde belediye bütçesinin oldukça sorun yaşayacağı bir döneme girdiği anlaşılmaktaydı.

Bu dönemde Dikili’de yaşayan gençler, çocuklar ve her yaştan yurttaşlar için yeni yaşam alanları oluşturuldu. Bademli yolunda mezbahanın bulunduğu yer restore edilerek gençlerin gidebileceği bir kafeye dönüştürüldü. Şafak Pavey Gençlik Merkezi adını alan bu tesisin açılışı gerçekleşti. Bunun dışında o döneme kadar faaliyet veren Kadın Dayanışma Merkezi’nin bulunduğu yere,  restorant olarak hizmet verecek Dikili Belediyesi Sosyal Tesisleri açıldı. Yakamoz mevkiine ise iki adet prefabrik yapı inşa edildi. Birisi Kadın Dayanışma Merkezi olarak hizmete açıldı. Diğer bina ise Çocuk Bilim Evi olarak açılışı yapıldı. Kadın Dayanışma Merkezi’ne ise Dikili’nin yakın tarihinde önemli bir yere sahip ebe ve hemşirelik yapmış Perihan Elibol’un adı verildi.

Belediye olarak bu dönemde bir takım yeni projelerde de bulunuldu. Bunların arasında, Sosyal Market uygulaması ile ihtiyaç sahiplerine giysi yardımlarının yapılması, yeni doğum yapan annelere, ‘Hoş geldin Bebek’ projesiyle temel ihtiyaçlardan oluşan çantaların verilmesi, belediye bünyesinde bando takımının oluşturulması, trafiğin yoğun olduğu bölgelerde yer altı çöp konteynırlarının kurulması, Dikili ve Çandarlı’da olmak üzere 0-6 yaş grubu çocukların bakılabileceği gündüz bakım evlerinin yapılması, Dikili Erdal İnönü Stadyumu’nun düzenlenmesi ve sahanın Fifa Star 1 belgeli olarak çimlendirilmesi yer alıyordu.

Bu dönemin Dikili için en önemli sorunlarından birisi, Suriye’de yaşanan iç savaştan kaçarak Dikili sahillerinden yurt dışına çıkmaya çalışan sığınmacılar meselesi oldu. Özellikle 2016 yılının kış aylarında yoğunlaşan göç dalgası Dikili’de sahil güvenlik, jandarma ve belediyeyi oldukça meşgul etti. Bu dönemde belediye araçları günde 2000’den fazla Suriyeli sığınmacının İzmir Göç İdaresi’ne taşınmasını üstlendi. Ayrıca Dikili Belediyesi imkanları dahilinde temel gıda ve giyecek yardımlarında bulundu.

Ağustos 2016’da Dikili Belediyesi ve Türkiye Yelken Federasyonu’nun ortak çalışmasıyla Windsurf Türkiye Şampiyonası Çandarlı’da düzenlendi. Ayrıca Dikili Belediyesi’nin Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ile ortaklaşa düzenlediği “Plaj Futbolu Ligi Dikili Etabı” 3 sezon sürdü ve heyecan dolu maçlar Dikili Halk Plajı’nda (eski Antur) oynandı.

Dikili Belediyesi, Yusuf Altıparmak döneminde Atatürk Meydanı’ndaki binanın depreme dayanıklı olmaması üzerine Çamlaraltı Sokağı’nda bulunan binayı kiralamıştı. Bu dönemde de Mart 2017’ye kadar bu binaya ödenen kira önemli bir yüktü. Adliye binasının yanındaki belediyeye ait araziye çelik temelli prefabrik bir yapı ile yeni belediye binası yapıldı. Mart 2017’de belediye bu yeni binaya taşınarak hizmet vermeye başladı.

Bu dönemde yeni yeşil alanlar ve parklar oluşturuldu. Bu parklara yeni isimler verildi. Barış Demir, Gezi, Arap Seyit, Tarık Akan, Öğretmen Nail Çağlayan Parkları ışıklı tabelalarla adlandırıldı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, bütünşehir yasası bağlamında bazı hizmetleri üstlendiğini görmekteyiz. Bunların başında yol yapım, kanalizasyon, su hizmetleri, ulaşım, itfaiye ve mezarlık işleri geliyordu. Aziz Kocaoğlu başkanlığındaki İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2014-2019 yılları arasında genel anlamda Dikili’ye yönelik projeleri sınırlı kaldı. Bütün ilçelere aynı anda yapılan hizmetler (çöp konteynırları, taziye çadırları, çöp kamyonları, cenaze hizmetleri vb.) haricinde Dikili’ye gözle görülür bir destek gerçekleşmedi. Örneğin, spor salonu, arıtma tesisi gibi projeler askıda kaldı. Buna rağmen İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzbeton’un bir takım çalışmaları oldu. Çandarlı girişindeki yolların düzenlenmesi, Bademli’de limana giden yolun asfaltlanması, Dikili-Çandarlı yolu arasında İzmir’e giden ara yolun asfaltlanarak ulaşıma uygun hale getirilmesi ve son dönemde gerçekleşen Barışkent altı ile Sanayi Sitesi’ni birleştiren Çevre Yolu’nun yapımına başlanılması çalışmaların en önemlileriydi. Dönemin son yılında 75. Yıl Parkı’nın İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından bakıma alınması ve yeniden düzenlenmesi çalışmalar arasında yerini aldı. Ancak bakım çalışmaları çok yavaş ilerleyince ve park uzun süre vatandaşlara kapalı kalınca halkın yoğun tepkisi ortaya çıktı.

Mustafa Tosun’un belediye başkanlığı döneminde en çok tartışılan konuların başında hiç şüphesiz Anka Teknoloji Üniversitesi’ne Çandarlı’da arazi tahsisi meselesi gelmekteydi. Başkan Mustafa Tosun’un önce belediye meclisinden ilgili üniversite ile görüşme konusunda yetki alması ancak daha sonra bu yetkiyle sınırlı kalmayarak Anka Teknoloji Üniversitesi’ne arazinin kullanım hakkını verdiği ortaya çıkınca tartışmalar yaşandı. Tartışma konularının en başında Anka Teknoloji Üniversitesi’nin kurucusu Mehmet Hakan Sağlam’ın Atatürk ve Silah arkadaşları hakkında hakarete varan söylemleri ve üniversitenin mütevelli heyetinin laiklik karşıtı tutum içinde olması geliyordu. Belediye Meclisi’nde kararın bozulması ile ilgili oylamada meclis üyelerinin ret ve kabul oyları eşit çıksa da başkanın oyu 2 oy kabul edildiğinden arazinin geri alınması reddedildi. Bu konuyla ilgili süreç devam etmektedir.

2014-2019 yılları arasında Osman Özgüven’in başlattığı festival kültürü bu dönemde devam ettirilmeye çalışıldı. Dikili Kültür-Sanat, Bilim-Düşünce ve Emek Festivali adıyla 2014, 2016, 2017, 2018 yıllarının Ağustos aylarında festivaller düzenlendi. Panel ve söyleşiler bakımından önceki festivallere göre daha sınırlı olsa da Dikili Atatürk Meydanı’nda konserlere halkın yoğun ilgisi oldu. 2014-2018 yılları arası yapılan festivallere, Edip Akbayram, Hilmi Yarayıcı, Leman Sam, Sümer İzgü, Onur Akın, Talip Şahin, İsmail Özkan, Zeliha Sunal, İlhan Cihaner gibi isimler konuk oldu.

Dikili Festivalleri kadar bu dönemde iz bırakan bir başka etkinlik, Dikili Belediyesi Uluslar arası Halk Dansları Şenliği idi. Ukrayna, Sırbistan, Bosna Hersek, Hırvatistan, Bulgaristan, Makedonya’dan katılan halk dansları grupları 4 yıl boyunca Eylül aylarında Dikili Atatürk Meydanı’nda gösterilerini sergiledi.

Bu dönemde Dikili Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi ortaklığında da kırsal kalkınmaya büyük destek veren Bamya Festivalleri düzenlendi. 2017 yılında 1. Bamya Festivali Deliktaş’ta kutlandı. Bamya Festivali’nin o tarihten bu yana gelenekselleşerek devam etmesi amaçlanıyor.

2014-2019 döneminde yapılanlar arasında yapılan diğer faaliyetleri özetleyecek olursak şunları söyleyebiliriz;

Dikili’nin Bergama yönünden girişinde bulunan meydana Bülent Ecevit Heykeli dikilerek meydana Bülent Ecevit Meydanı adı verildi. Günde 8000’e yakın ekmek üretiminin olduğu ekmek üretim tesisi kuruldu. 3 adet Jeobeach adıyla turistik tesis hizmete girdi. Sağlık Bakanlığı’nın ambulans helikopter hizmetini gerçekleştirebileceği helikopter pisti Dikili Belediyesi tarafından yapıldı. Ayrıca Dikili esnafının ve gönüllü vatandaşların girişimleriyle başlatılan ‘dev bayrak’ projesi belediyenin desteği ile hayat buldu. Çamlık Mevkii’nde yeni bir alan oluşturularak 42 metre yükseklikte direk dikildi. Bu direkte ise Dikili’nin her yerinden görülebilen 150 metrekarelik Türk Bayrağı dalgalanmaya başladı. Bayrak Tepe adı verilen bu yeşil alan, 14 Eylül 2018’de Dikili’nin Kurtuluş Günü’nde halka açıldı.

2019 yılına gelindiğinde Dikili’de seçim atmosferi yeniden canlandı. Partilerde aday adayları yavaş yavaş belli olmaya başlarken, tüm yurtta olduğu gibi Cumhurbaşkanlığı seçiminden beri devam eden ittifaklar bu seçime de damgasını vurdu. CHP ve İyi Parti,Millet İttifakı olarak  Dikili’de CHP adayını, AKP ve MHP ise Cumhur İttifakı olarak, MHP adayını destekleyecekti.

CHP’de seçim öncesinde aday adayları sayıca fazlaydı. Adil Kırgöz, Rıza Gök, Saygın İkiz, Veli Karaman, Gökmen Ulu, Mustafa Tosun, Gazi Akıncı, İsmail Hakkı Şener,İsmail Canpolat, Haydar Eren, Ali Asker Koç ve Uğur Özcan aday adayları idi. AKP’de ise 4 isim ön plana çıktı. Zafer Afyon, Özgür Toprak, Meltem Gültekin ve Abdullah Özüdoğru aday adaylıklarını açıkladı. MHP ise Buğra Akın’ı aday gösterdi. 5 Ocak 2019 tarihinde ise Cumhur İttifakı adayının Dikili’de Buğra Akın olduğu açıklandı. CHP’de ise adayın kim olacağı merakla beklenirken CHP Genel Merkezi Adil Kırgöz’ün belediye başkan adayı olduğunu açıkladı. CHP aday adayları arasında yer alan İsmail Canpolat, bu kararın ardından DSP’den adaylığını açıkladı.

Seçim süreci devam ederken Cumhur İttifakı’nın MHP adayı Buğra Akın’ın adaylığı, daha önce ertelenmiş bir cezasının bulunmasından dolayı, İlçe Seçim Kurulu tarafından düşürüldü. 22 Şubat 2019’da açıklanan bu kararın ardından AKP ve MHP kurmayları, Dikili’nin siyasi geçmişinde de tecrübesi olan Avukat Sema Akıncı’yı aday gösterme kararı aldı.

31 Mart 2019’da yapılan Yerel Seçimler sonucunda CHP adayı Adil Kırgöz 16.484 oyla seçimi kazanan aday oldu. Dikili Belediye Meclisi’nde ise CHP 15.791 oy aldı. Dikili Belediye Meclisi ise şu isimlerden oluşuyordu; Hüseyin İlgün Yıldırım (CHP), Ayhan Kaya (CHP) Ali Karakuş (CHP), Ahmet Göçmen (CHP), Çiler Güler (CHP), Hakan Yıldırım Demir (CHP), Hakan Budak (CHP), Doğan İkiz (CHP), Nail Çağlayan (CHP), Mustafa Demirel (CHP), Azam Ziya Güç (MHP), Semih Yalın (MHP), Nihat Çiftçi (MHP), Latif Yabaş (MHP), Mehmet Akif Güveli (MHP). Millet İttifakı olarak tüm meclis üyeleri CHP’den seçilirken, Cumhur İttifakı’nda ise Azam Ziya Güç, Latif Yabaş ve Nihat Çiftçi, MHP adaylarıyken, Semih Yalın ve M.Akif Güveli, AKP’nin adaylarıydı.

DİKİLİ BELEDİYESİ MECLİS SEÇİM SONUÇLARI

31 Mart 2019 Yerel Seçimleri’nde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı ise CHP adayı Tunç Soyer %58.10 oyla kazanırken, en yakın takipçisi AKP adayı Nihat Zeybekçi %38.69 oy oranında kaldı.