04.02.2022, 09:52

GÖÇMEN

Bir yanda, insan hayatını pazarlık konusu yapan ülkeler, yüzlerine tükürülesi koca koca devletler; diğer yanda yaşasaydı eğer taşı sıksa suyunu çıkaracak güçte, ayakkabısız, çorapsız ve hatta kimisi pantolonsuz, sınırlarda donarak ölen genç göçmenler.

Bir yanda, içi -ama bir sonraki acı olaya kadar- sahiden yanan samimi insanlar; diğer yanda, üzüldüğünden değil, sorumluluğu başından savmak ve karşısındakini karalamak için “Sen ittin.” “Hayır sen attın.” kavgasına tutuşan vicdanı taştan adamlar.

Bir yanda, TIR’lara doldurularak İstanbul’a kadar getirilip bırakılan genç Afgan erkekler; diğer yanda, Türkiye’ye girmeye çalışırken sınırda donarak ölen, donmasınlar diye kendi çoraplarını çocuklarının ellerine giydirmiş, iki çocuklu Afgan kadın.

Bir yanda, CHP İzmir il binasına “Irkçılık yaşatır!” diye yazıp bırakan meczup; diğer yanda üç paraya çalıştırabildiği için yabancıları tercih eden işletmeci.

Bir yanda, İstiklâl’i inleten ve insanı ürkütecek denli özgüvenli ve kalabalık yabancı gruplar; diğer yanda, “Beyaz Türkler” diye nitelenerek olumsuz gösterilmeye çalışılan ve hedefe konan ve bir yılbaşı gecesinde İstiklâl’e bile çıkamayan ülke insanı.

Bir yanda, suyu yabancıya dolarla satmayı düşünecek kadar şaşırmış ve gerine gerine ırkçılık yapan -güya sosyal demokrat- bir belediye başkanı; diğer yanda üstlerine benzin dökülerek yakılan ve bir ay boyunca hiçbir kanalda haber bile olmayan üç Suriyeli genç.

Bir yanda, göçmenlere karşı uygulanması gereken insan hakları hassasiyeti; diğer yanda, son derece ürkütücü, “Bize mi getirildi Suriye’deki sapkın IŞİD orduları?” sorusu.

Bir yanda, “Yazık Afganlar kaçıp geliyorlar!” duygusu; diğer yanda, “Yer gök Afganlarla doldu, Taliban gibi davranmaya başlarlarsa ne yapacağız?” sorusu ve bu sorunun hiç de -ne yazık ki- haksız olmayan paranoyası.

Bir yanda, Ege Denizi’ni ölü tarlasına çeviren göçler, denizde alabora olan şişme botlarda boğulup giden çocuklar, gençler, anneler, babalar, eşler, sevgililer; diğer yanda, Aylan bebeklerin ölüleri suratlarına çarptığında göçmen sorununun farkına varan ve -çoğu sahte- gözyaşlarına boğulanlar.

Bir yanda, savaş ticaretinden akla zarar paralar kazanmak için, insanları yerlerinden, yurtlarından eden, onları yollara döken silah tüccarı ülkeler; diğer yanda, yeni savaşlara yelken açmakta, savaşları kaşımakta hiçbir sorun görmeyen yine aynı tüccar ülkeler.

Ülkelerinde bombalar patlatıp insanları yerlerinden edenlerle, yerlerinden edilenler gelmesin diye teller, duvarlar örüp onları engelleyenler, yine aynı kişiler…

Bir yanda, yol geçen hanına dönmüş sınırlarımız; bir yanda, sınırsız bir dünya düşleyenlerimizin, içine düştüğü tuhaf-saçma-abuk-şaşkın ikilemler.

Bir yanda, gururla, dünya vatandaşı olduğunu söyleyenler; diğer yanda, sınır duvarlarına çarpıp geri dönerken o güzel idealleriyle ne yapacaklarını bilemeyenler.

Bir sonuca bağlanır mı bu deneme?  

Bağlanmaz.

Yasal göçmen, yasadışı göçmen, sığınmacı, mülteci, ilticacı…

İnsanlık, insan hakları, en temel hak yaşam hakkı ve fakat dört bir yanda hızla yükselen ırkçılık naraları…

‘Göçmenler yüzünden işsiz kaldım.’ öfkesi, göçmen emeği sömürüsü…

Hatay sokaklarında şeri gösteriler yapan göçmenler, çoluk çocuk denizde boğulan, sınırlarda donan göçmenler…

Öyle büyük bir sorun ki sonu gelmez.

Silah üretimi var olduğu sürece savaşlar kışkırtılır.

Kışkırtmalara gelecek denli aptal olup savaş tamtamları çalan ve kahramancılık oyunu oynamaya heveslenenler var oldukça savaşlar başlatılır.

Kişisel çıkarları için ülke insanını ateşin içine atacak denli gözü dönmüşler var oldukça savaşlar sürer gider.

Sevgisizlik ve vicdansızlık var oldukça insanlar öldürülür, ülkeler haritalardan silinir, mülteciler akın akın yollara dökülür.

Savaşı oyun sandıracak oyunlarla savaşı oyun sanacak kadar sersem kafalılar var oldukça ne savaşlar biter ne göçler.

İşin en tuhaf yanlarından biri, göçmenlere nefret kusanların, kendilerinin de birer göçmen adayı olduklarını bilmemeleri ya da bilseler bile buna aldırmamalarıdır.

Bu konu bitmez.

“Uçan ateş” yani barut yokken dahi savaşan, oklarla, kargılarla birbirini öldüren insanoğlu, son teknolojiyle geliştirdiği yepyeni oyuncaklarla-silahlarla savaşmaz olur mu hiç?

Birinci ve İkinci Dünya Savaşı’nı yaşayıp ders alan ve savaşı -sadece kendi ülkelerinden ama- uzaklaştıranlar da birer birer ölüp bitiyorken bir Üçüncü Dünya Savaşı patlatılmaz mı?

Bitirelim bu yazıyı.

Zorla bitirmezsek bitmeyecek.

Çünkü;

Ne savaşların bir başı ve bir sonu var ne göçmenliğin.

Ne göçmenliğin bir başı ve bir sonu var ne ırkçılığın.

Ne sınır çizmenin bir başı ve sonu var ne dünya vatandaşlığı hayalinin.

Ne sınırları ‘kaldıralım’ın bir başı ve sonu var ne sınırları ‘koruyalım’ın.

Ne sevginin bir başı ve bir sonu var ne de nefretin.

Yine de dileyelim: Sevgi kazansın. Barış kazansın.

İnsanlar ülkelerinden, sadece gezip görmek, dünyayı tanımak için çıksın ya da sınırlar silinsin, kimse sınırlarda donarak ölmesin.

Kimse vatansız kalmasın, kimse zorunlu göçmen olmasın.

Sevgi kazansın. Barış kazansın. İyilik kazansın.

Yorumlar (1)
Alev Subaşı 3 yıl önce
Savaşların ve eperyalist devletlerin çıkarlarının şekillendirdiği yeni sosyolojik yapımızı , bu yeni yapının getirdiği yakıcı sorunları , içinden çıkamadığımız ikilemlerimizi şahane bir biçimde anlatmışsınız.Yine duygularımızın fluluğuna netlik ayarı vermişsiniz.Kutlarım .
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 12 34
2. Fenerbahçe 12 29
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 13 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 12 17
8. Başakşehir 12 16
9. Rizespor 12 16
10. Gaziantep FK 12 15
11. Kasımpasa 12 14
12. Konyaspor 12 14
13. Antalyaspor 12 14
14. Trabzonspor 11 12
15. Kayserispor 12 12
16. Bodrumspor 13 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Bandırmaspor 12 24
3. Erzurumspor 12 22
4. Karagümrük 12 21
5. Igdir FK 12 21
6. Boluspor 13 21
7. Ankaragücü 13 19
8. Ahlatçı Çorum FK 12 19
9. Keçiörengücü 13 18
10. Şanlıurfaspor 13 18
11. Ümraniye 13 18
12. Gençlerbirliği 13 18
13. Pendikspor 13 18
14. Esenler Erokspor 12 17
15. İstanbulspor 13 17
16. Manisa FK 13 17
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 13 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 12 23
3. Chelsea 12 22
4. Arsenal 12 22
5. Brighton 12 22
6. Tottenham 12 19
7. Nottingham Forest 12 19
8. Aston Villa 12 19
9. Newcastle 11 18
10. Fulham 12 18
11. Brentford 12 17
12. M. United 11 15
13. Bournemouth 12 15
14. West Ham United 11 12
15. Everton 12 11
16. Leicester City 12 10
17. Wolves 12 9
18. Crystal Palace 12 8
19. Ipswich Town 11 8
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 14 34
2. Atletico Madrid 14 29
3. Real Madrid 12 27
4. Villarreal 12 24
5. Girona 14 21
6. Mallorca 14 21
7. Osasuna 13 21
8. Athletic Bilbao 13 20
9. Real Betis 14 20
10. Real Sociedad 13 18
11. Celta Vigo 14 18
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Getafe 14 13
16. Deportivo Alaves 14 13
17. Las Palmas 14 12
18. Valencia 12 10
19. Espanyol 13 10
20. Real Valladolid 14 9

Gelişmelerden Haberdar Olun

@