14.09.2022, 09:49

Günah Keçileri

Önce çocukluk dönemimizde, sonra okul sıralarında hepimiz yaşamışızdır. Arkadaşlarımızdan biri, diyelim ki uygunsuz bir davranışta bulunmuş ya da bir suç işlemiştir. Bu olumsuz eylemin sorumluluğunu üstlenmek yerine, bir başkasını suçlayarak bundan sıyrılmaya çalışmıştır. Geçmişte yaşanmış benzer davranışları anımsayabildiğimiz gibi yakın çevremizde de zaman zaman bunun farklı örneklerini görebiliyoruz.

Suçlama, kimi insanlar için bir savunma yöntemi olmaktadır. Bunlar kendilerini korumak, başarısızlıklarını gizlemek, karşı koymak, yadsımak, üzmek, hatta ezmek için başkalarını hedef almaktadırlar. Bir başka deyişle, kendi suçlarını örtmek için suçlayacak birilerini aramakta, günah keçileri yaratmaktadırlar.

Günah keçisi kavramının, adları değişse de birçok inancın içinde yer almakta olduğunu görebiliriz. Yahudi geleneğinde, Tevrat’ın Levililer bölümünde, bu uygulama ayrıntılı olarak anlatılmaktadır. İsrail oğullarının bütün bir yıl boyunca işledikleri günahlardan kurtulmak için, bir erkek keçi simgesel olarak çöle bırakılır ya da uçurumdan aşağıya atılırdı. Yine farklı inanç ve geleneklerde doğal felaketlerden, hastalıklardan kurtulmak için keçilerin yerine insanlar kurban edilmiştir. Bu uygulamaların yüzyıllardan bu yana sürdüğünü söyleyebiliriz. Doğrusu, herkesin bireysel inancına dayalı eylemleri sorgulamakla çizgimi aşmak istemem. Ben yalnızca insanlar arasındaki ilişkilerimize odaklanmakla yetineyim.

Jean Paul Sartre’ın, Varoluşçuluk ve Hümanizm adlı kitabında şöyle bir konuşma geçer:

“Mary, Mungo ve Midge. Büyük bir suç işlemiş olmakla yargılanıyorsunuz. Kendinizi savunmak için ne diyeceksiniz?”

“Evet, yaptım” dedi Mary, “Ama benim kabahatim değildi. Bir uzmana danıştım, o böyle davranmam gerektiğini söyledi. Yani beni değil, onu suçlayın!”

“Ben de yaptım” dedi Mungo. “Ama benim de kabahatim değildi. Terapistime danıştım, onun söyledikleriyle böyle davrandım. Yani beni değil, onu suçlayın!”

“Yaptığımı reddetmiyorum” dedi Midge. “Ama benim kabahatim değildi. Bir astroloğa danıştım. Neptün Koç burcunda olduğundan yapmam gerekenin bu olduğunu söyledi. Yani beni değil, onu suçlayın!”

Yargıç bir iç çekti ve kararını açıkladı: “Bu daha önce benzeri görülmemiş bir dava olduğundan durumu deneyimli meslektaşlarımla konuşmam gerekti. Üzülerek söylemem gerekir ki, gerekçeleriniz onları inandıramadı. Bu nedenle hepinizi en ağır cezaya çarptırıyorum. Ama unutmayın ki, meslektaşlarıma danıştım ve bu cezayı vermem gerektiğini onlar söylediler. Yani beni değil, onları suçlayın!”

Yukarıdaki söyleşi, bana Âdem’in cennet bahçesinden kovulmasına neden olan, Tanrı ile olan konuşmasını anımsattı. Tanrı, “iyiyi ve kötüyü bilme ağacının meyvesi”nden yemesini yasakladığında, Âdem, işlediği suç için hemen Havva’yı suçlamıştı. Havva da hiç altta kalır mı? O da kabahatin yılanda olduğunu söyleyerek kendini savunmaya çalıştı.

Şu kadar bin yıllık insanlık tarihi içinde, bu anlatımlar birer alegori de olsa, ilk insanlardan bu yana kimi davranışların hiç değişmediğini görebiliyoruz. Her çağ ve toplumdaki insan; duyguları, coşkuları, tutkuları, olumlu ve olumsuz yanlarıyla yine aynı insan!

Suçlamaya başladıktan sonra işi Tanrı’ya kadar götürebiliriz. Nitekim Eduardo Galeano’nun Ve Günler Yürümeye Başladı kitabında bunun güzel bir örneğini okuyoruz:

1918’de Moskova’da, devrimci coşkunun tam ortasında, Anatıoli Lunacharski Tanrı’yı yargılayan bir mahkemeye başkanlık etmiş. Bir İncil sanık sandalyesine oturtulmuş.

Savcıya göre Tanrı, tarih boyunca insanlığa karşı sayısız suç işlemiş. Savunma avukatı, ileri derecede bunaklıktan rahatsız olduğundan, Tanrı’nın suç ehliyeti olmadığını öne sürmüş; ama mahkeme yine de onu idama mahkûm etmiş. 17 Ocak 1918 günü, şafak vakti, beş mitralyöz mermilerini gökyüzüne doğru boşaltmış.

Bu satırları okurken, gülmemiz mi yoksa üzülmemiz mi gerekir, bilmiyorum.

Herhangi birimiz ister yasalara karşı gelmiş, isterse yerleşik erdem kurallarını çiğnemiş olalım, kendimizce haklı gerekçeler üretmekten hiç geri kalmıyoruz. Uygun olmayan davranışlarımız için ya başkalarını suçluyor, ya bilgisizliğimize sığınıyor ya da cin, şeytan gibi doğaüstü güçlerin bizi yönlendirdiğini öne sürüyoruz. Eğitimimiz, bilgimiz, aklımız sanki bir an için devre dışı kalıyor, bir başkasının etkisinde kalarak yasaların ya da geleneklerin karşı çıktığı suçları işliyoruz.

Sosyal ve ticari ilişkilerde olduğu kadar, özellikle politikada, bütün ters giden işler için, bir başkasını suçlamak nedense olağan görülebiliyor. Öyle ki, kimi zaman “çamur at izi kalsın” düşüncesiyle karşımızdakileri lekelemekten geri kalmıyoruz. Böylece kendimizi akladığımızı sanarak, bir sorumluluk üstlenmekten, erdemlerimizle örnek olmaktan kaçınıyoruz. Nereye kadar bu olumsuzluklarımızı örtebilir, bunları nasıl gizli tutabiliriz?.. Kuşku yok ki zaman içinde bir bilenin, bir görenin ortaya çıkıp gerçeği söylemesine, bizi suçlamasına kadar!

Günah keçileri bulmak yerine… Hatalarımızı bilme erdemi kadar, suçlarımızı da üstlenme yürekliliğini gösterdikçe, insan olma yolundaki hedefimize daha çabuk ulaşmış olacağız.

Yorumlar (0)
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 28 71
2. Fenerbahçe 28 68
3. Samsunspor 29 51
4. Beşiktaş 28 48
5. Eyüpspor 29 47
6. Başakşehir 28 42
7. Göztepe 28 39
8. Gaziantep FK 28 39
9. Kasımpaşa 29 39
10. Antalyaspor 29 39
11. Trabzonspor 28 36
12. Konyaspor 29 34
13. Rizespor 28 34
14. Bodrum FK 29 33
15. Kayserispor 28 33
16. Sivasspor 29 31
17. Alanyaspor 29 31
18. Hatayspor 28 19
19. A.Demirspor 28 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 32 63
2. Karagümrük 33 59
3. Erzurumspor 33 55
4. Gençlerbirliği 32 54
5. İstanbulspor 33 52
6. Bandırmaspor 32 52
7. Keçiörengücü 33 48
8. Iğdır FK 33 48
9. Esenler Erokspor 33 48
10. Ahlatçı Çorum FK 33 48
11. Boluspor 33 48
12. Amed Sportif 33 48
13. Ümraniye 32 46
14. Pendikspor 33 43
15. Sakaryaspor 33 42
16. Ankaragücü 33 39
17. Manisa FK 33 38
18. Şanlıurfaspor 33 37
19. Adanaspor 32 27
20. Yeni Malatyaspor 32 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 31 73
2. Arsenal 31 62
3. Nottingham Forest 31 57
4. Chelsea 31 53
5. Newcastle 30 53
6. M.City 31 52
7. Aston Villa 31 51
8. Fulham 31 48
9. Brighton 31 47
10. Bournemouth 31 45
11. Crystal Palace 30 43
12. Brentford 31 42
13. M. United 31 38
14. Tottenham 31 37
15. Everton 31 35
16. West Ham United 31 35
17. Wolves 31 32
18. Ipswich Town 31 20
19. Leicester City 31 17
20. Southampton 31 10
Takımlar O P
1. Barcelona 30 67
2. Real Madrid 30 63
3. Atletico Madrid 30 60
4. Athletic Bilbao 30 54
5. Villarreal 29 48
6. Real Betis 30 48
7. Celta Vigo 30 43
8. Real Sociedad 30 41
9. Rayo Vallecano 30 40
10. Mallorca 30 40
11. Getafe 30 39
12. Sevilla 30 36
13. Osasuna 30 35
14. Valencia 30 34
15. Girona 30 34
16. Espanyol 29 32
17. Deportivo Alaves 30 30
18. Leganes 30 28
19. Las Palmas 30 26
20. Real Valladolid 30 16

Gelişmelerden Haberdar Olun

@