26.06.2021, 10:56

Karanlığı Yırtanlar...

Bugünü ve geleceği geçmişten bağımsız düşünebilir miyiz?
Şu an olanı kavrayıp,
geleceği ön görebilmenin koşulu, sanırım daha önce yaşananları bilmek ve unutmamak...

37 yıl önce bugün, 26 Haziran 1984'de,
"Aydınlar Dilekçesi"ni hazırladıkları gerekçesiyle, 59 yurtsever için dava açıldı.
18 Ağustos'ta görüşülmeye başlanan dava, 1986 Şubat ayında karara bağlandı.

Neydi "Aydınlar Dilekçesi"?

"Türkiye'de Demokratik Düzene İlişkin Gözlem ve İstekler" başlıklı, 1256 aydın tarafından imzalanan dilekçe;
Aziz Nesin,
Bahri Savcı, Fehmi Yavuz, Hüsnü Göksel,
Bilgesu Erenus ve Esin Avşar'dan oluşan temsil heyeti tarafından Cumhurbaşkanı ve TBMM Başkanlığı'na verilmişti.

Dilekçe tam bir demokrasi manifestoydu...

12 Eylül faşizminin baskı ve zulmüne karşı bir haykırış;
insan hakları ihlali ve kısıtlamalarına karşı bir özgürlük çığlığıydı...

Ne yazıyordu dilekçede?

"Demokrasi kurumları ve ilkeleri ile yaşar...
Halkımız, çağdaş toplumlarda geçerli insan haklarının tamamına layıktır...
Ülkemizin, insan haklarının güvenceleri yurt dışında tartışılır bir ülke durumuna düşürülmüş olmasını onur kırıcı buluyoruz.

Yaşam hakkı ve insanca yaşama,
örgütlü ve toplumsal var olmanın, çağımızda hiç bir gerekçe ile ortadan kaldırılamayacak baş amacıdır...

İnsanların son sığınağı olan adalet, insanca yaşamın da başlıca dayanağıdır... Adalet arayışının hiç bir şekilde engellenmemesi ve adalete ulaşmada olağanüstü yargı yollarına ve olağandışı yöntemlere başvurulmaması gerekmektedir...

İşkence insanlığa karşı suçtur...

Savunma, soruşturma ve kovuşturmada,
hukuk devleti kuralları dışına çıkılır ve yargısal yöntemlerde en başta sanık mahkum oluncaya kadar masumdur ilkesiyle vurgulanan evrensel kurallar yok sayılırsa, keyfilik...
yargılamanın temel unsurlarından biri olur.

Çoğunluk iradesini bahane ederek temel hakları yok etmek demokrasi ile bağdaşmaz...

Bireyi devlet karşısında güçsüzleştiren düzenlemeler, hangi ad altında getirilirse getirilsin,
demokrasiden uzaklaşma anlamına gelir...
...
Bütün bunların ışığında, topluma karşı sorumluluklarının bilincinde olan bizler... çağdaş demokrasinin değişmeyen bir özü olduğuna... bunlara aykırı düşen yasal düzenleme ve uygulamaların demokratik yöntemlerle ortadan kaldırılması gerektiğine... olanca içtenliğimizle
inanmaktayız..."

Kenan Evren, dilekçeyi hazırlayan ve imzalayan aydınları vatan hainliği ile suçladı:

"Biz çok aydın gördük, vatan hainliği de yaptılar. Son Padişah Vahdettin'de aydındı... Ne yapayım böyle aydını..."

(Aziz Nesin'in yanıtı o günden bugüne ve yarına bir ders niteliğindeydi:

"Devlet Başkanının bizleri vatan hainliğiyle suçlaması karşısında susmam, kabul etmek anlamına mı gelecek? Yoksa korkak ve umarsız olduğum mu sanılacak?
İnsan onuru için yaşıyorsa,
kime karşı olursa olsun, onurumu korumak zorundayım.
...
Vahdettin'in aydın olup olmadığı tartışılır ama devlet başkanı olduğu kesindir!..
...
'...Ben ne yapayım böyle aydını?' diye buyuruyor Devlet Başkanı.
Tekil birinci ağızdan konuşma alışkanlığındaki Devlet Başkanı, bizi bir şey yapsın diye aydın olmadık!..")

Dava sürecinde aydınlar geri adım atmak bir yana faşizme karşı onurlarını dimdik ayakta tuttular.
Tam tersine, onlar 12 Eylül faşizmini yargıladılar.

Kendilerinin değil, Türkiye'de demokrasinin geleceğinin yardılandığını, aydını susturmanın toplumu susturmak olacağını haykırdılar.

Savunmalardan bir kaç alıntı:

Halit Çelenk:
"Bu dava ile 'İnsan Hakları' ve 'Demokratik Rejim' yargılanıyor...
Gerçeklikte yargılanan, iddianamede adları yazılı sanıklar değil, onlar tarafından hazırlanıp imzalanan bir dilekçenin içeriği, önerdiği ve dile
getirdiği düşüncelerdir..."

Aziz Nesin:
"Bu dilekçeyi yazıp imzalamak karşılığında bugünkü yönetimin tutumunu bildiğimizden nimet değil külfet, ödül değil ceza bekleyen bizler de kendimizi aydın sanmaktan onur duymaktayız..."

Tahsin Saraç:
"Yurdumu sevdiğim için bu dilekçeyi imzaladım
...
'Gece sızar evren
karanlığından
Sızar ışık
Tan konuşur
...
Halk susar
Ozan konuşur...' "

Dava sonunda aydınların tümü beraat etti...

Peki ya Evren'in sonu?..

'Aydınlar Dilekçesi'ni yazanlar, imzalayanlar, mahkemede yiğitçe savunanlar, aydınlık için karanlığı yırtanlardı...

Ne dersiniz?

Bugüne de ışık tutmuyorlar mı?..

Yorumlar (0)
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 77
2. Fenerbahçe 30 72
3. Samsunspor 31 51
4. Eyüpspor 31 50
5. Beşiktaş 30 49
6. Başakşehir 30 48
7. Trabzonspor 30 42
8. Gaziantep FK 30 42
9. Kasımpaşa 31 42
10. Göztepe 30 40
11. Konyaspor 31 40
12. Antalyaspor 30 40
13. Kayserispor 30 37
14. Rizespor 30 37
15. Bodrum FK 31 34
16. Alanyaspor 30 34
17. Sivasspor 31 31
18. Hatayspor 30 19
19. A.Demirspor 30 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 35 69
2. Karagümrük 35 60
3. Gençlerbirliği 35 59
4. Erzurumspor 35 58
5. Bandırmaspor 35 57
6. İstanbulspor 35 55
7. Amed Sportif 35 54
8. Iğdır FK 35 52
9. Esenler Erokspor 35 52
10. Boluspor 35 52
11. Keçiörengücü 35 51
12. Ahlatçı Çorum FK 35 51
13. Ümraniye 35 50
14. Pendikspor 35 45
15. Sakaryaspor 35 45
16. Manisa FK 35 41
17. Şanlıurfaspor 35 40
18. Ankaragücü 35 39
19. Adanaspor 35 30
20. Yeni Malatyaspor 35 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 33 79
2. Arsenal 33 66
3. Nottingham Forest 33 60
4. Newcastle 33 59
5. M.City 33 58
6. Chelsea 33 57
7. Aston Villa 33 57
8. Bournemouth 33 49
9. Fulham 33 48
10. Brighton 33 48
11. Brentford 33 46
12. Crystal Palace 33 44
13. Everton 33 38
14. M. United 33 38
15. Wolves 33 38
16. Tottenham 33 37
17. West Ham United 33 36
18. Ipswich Town 33 21
19. Leicester City 33 18
20. Southampton 33 11
Takımlar O P
1. Barcelona 32 73
2. Real Madrid 32 69
3. Atletico Madrid 32 63
4. Athletic Bilbao 32 57
5. Villarreal 31 52
6. Real Betis 32 51
7. Mallorca 32 44
8. Celta Vigo 32 43
9. Real Sociedad 32 42
10. Rayo Vallecano 32 41
11. Osasuna 32 41
12. Getafe 32 39
13. Espanyol 31 38
14. Valencia 32 38
15. Sevilla 32 37
16. Girona 32 34
17. Las Palmas 32 32
18. Deportivo Alaves 32 31
19. Leganes 32 29
20. Real Valladolid 32 16

Gelişmelerden Haberdar Olun

@