13.04.2021, 10:44

Marcelo Bielsa

Biraz gerilere gidelim bu yazımın başında; tam yirmi bir yıl geriye, iki binli yıllara… Sonra doğanların, youtube ve benzeri programlar ve internet sayesinde izleyip öğrendikleri, ben ve akranlarım ile büyüklerimin ise, yerinde izlememiş olsak dahi, televizyon kanallarından, bulunduğumuz mekânları minik statlara dönüştürerek izlediğimiz maçlara...

Evet, yıl 2000 ve Galatasaray takımı Avrupa kupalarında ülkemizin göğsünü kabartıyor ve finale doğru yelken açıyordu. İşte bu zorlu yolda, önümüze çıkan etaplardan biri de, İngilizlerin Leeds United ekibi ile yapılacak olan yarı final tur maçıydı.

Maalesef, turun ilk maçı için İstanbul’a gelen bir grup İngiliz holigan, çarşıyı pazarı birbirine katıyor, dur diyenlere saldırıyor, sözde medeniyetin en inanılmaz davranışlarını Taksim ve çevresinde sergilemekten kendilerini alıkoymuyorlardı. Ve sonuç olarak, onlarca yaralıdan ikisi, kendilerince hak yolunda helak oluyor ve son deplasman maçlarını dahi izleyemiyorlardı.

Neticede, gururumuz Galatasaray, Leeds ekibini, evine iki gol ve iki tabutla gönderiyor, İngiltere’deki karşılaşma da, 2-2’lik beraberlikle sonuçlanınca, ekibimiz finalde bir başka İngiliz, Arsenal’in rakibi oluyordu.

Bu kısa tarihsel hatırlatmadan sonra Leeds ekibi ile devam edelim;

Galatasaray’a elenerek, olası bir Avrupa Şampiyonluğundan olan Leeds ekibi, sonraki birkaç yıl içerisinde Premier Lige tutunsa da, İngilizlerin alt ligi olan Championship’e gerilemekten kendisini alamadı. Ve hatta birkaç sezon sonra, bu ligden de bir alta düştüler. Ve futbolun görünür sahnesinden oldukça uzaklaştılar.

Ne zamana kadar?

Yazımın konusu olan “Marcelo Alberto Bielsa Caldera” yani herkesin tanıdığı adıyla Bielsa, teknik direktörlüklerini yapmaya başlayana kadar…

2017–2018 sezonu sonunda, çalıştırdığı Lille ekibiyle devam etmeyerek, 2018–2019 sezonu için Leeds United ile anlaşan ve Fransa Lig 1’den, İngiltere’ye, Championship’e gelen Bielsa, Leeds ekibini yeni baştan yaratıyor ve ilk sezonunda, Premier Lige çıkış bileti için play-off oynamaya hak kazandırıyor. Ne var ki, ilk yıl play-off duvarını aşamıyor Leeds ekibi… Kendisine olan inanç kaybolmamış olacak ki, Leeds ekibi Bielsa ile devam kararı alıyor ve ikinci sezonunda Bielsa’lı Leeds United, 10 puan farkla Championship’i lider tamamlıyor ve direkt Premier Lige çıkıyor.

Uzun bir aradan sonra Premier Ligde boy gösteren Leeds ekibi, orta sıralarda yer alıyor bu sezon ama, zannımca şimdilik… Rakiplerine oranla daha mütevazi kadrosu ile bu sezonu düşme korkusu olmadan, hatta ilk on içerisinde bitirecek gibi duruyor. Oynadıkları son maçlarında, Premier Ligin zirvesindeki, Pep Guardiola’nın çalıştırdığı Manchester City takımını, hem de deplasmanda 2-1’lik skorla geçerken, teknik direktörleri Bielsa yaptığı açıklamalarla yine gündem yaratıyor;

“Bu maçın sonucunda benim başka bir teknik direktöre karşı üstün geldiğim veya onu mağlup ettiğim anlamı çıkmıyor. Yalnızca Leeds United’ın Manchester City’yi mağlup ettiği anlamı çıkıyor. Hepsi bu…”

Yurdumuza dönelim…

Süper Lige şampiyonluk parolası ile başlayan Fenerbahçe, sezon başındaki transferlerine ve teknik adam Erol Bulut değişikliğine rağmen aradığı futbolu ve sonuçları bir türlü bulamadı. Ve biliyorsunuz, birkaç hafta önce yollar Erol Bulut ile ayrıldı. Fenerbahçe bir hazırlık müsabakası bile yapmamışken, Erol Bulut’un, Emre Belözoğlu ve diğer ekiple çalışamayacağını, mutlaka bazı hiyerarşik sorunlar yaşanacağını ve bunun mutlak suretle takıma yansıyacağını söyledim hep… Sadece ben mi? Ama bazı kişiler veya zümreler yok sayılamıyorlar Fenerbahçe gibi büyük ekiplerde… Erol Bulut sezon başından itibaren, tek ağız, tek yetkili olabilseydi ve hatta çalışma arkadaşlarını, ekibini, özgürce kendisi belirleyebilseydi, Fenerbahçe daha net bir futbol oynuyor olurdu diye düşünüyorum. Ama Erol Bulut yok artık! Kendisinin gidişiyle de Bielsa sesleri taraftar cephesinden yükselmeye başladı hemen!

Peki, kim bu Marcelo Bielsa?

Arjantinli olan teknik adam, Arjantin ekiplerinden Newell's Old Boys ekibinde uzun yıllar forma giydi. 1980 yılında başlayan teknik adamlığında en göze çarpan zamanlar, Arjantin Milli takımı ve Şili Milli takımını çalıştırdığı yıllar ile İspanyol ekibi Athletic Bilbao’lu yıllarıdır. Özellikle Şili Milli takımını çalıştırdığı dönemdeki, Şili’nin, sahanın her yerinde baskı yapan ve hemen her atağında gol arayan futbol tarzı akıllarda yer etmiştir. Kendisine “el loco” lakabını uygun görmüştür sevenleri… El loco kelimesi İspanyolcada “deli” anlamına gelir. Bielsa, kimilerine göre delidir çünkü;

Rakiplerinin maçlarını izlemek ya da izletmekle kalmaz, antrenmanlarına da casus gönderir, izletir, görüntü aldırır ve izler. Maç videoları olmazsa olmazdır. Ve antrenmanlarında mutlaka kullanır. Hatta bazı futbolcularına özel olarak bazı maçlardan kesitler izlettirir.

Bazı antrenmanları yüksekten izler. Yoksa çıkacak bir yer, bir ağacın tepesi de işini görür.

Son takımı Leeds’e geldiğinde, bir maç biletini, bir taraftarın kaç saat çalışması sonucunda satın alabileceğini sorar! Hesaplar, kitaplar ve 3 saat diye bir sonuç gelir önüne… İlk idmandan önce tüm takım, antrenman sahasının etrafında 3 saat mıntıka temizliği yaparlar.

2016’da Lazio’ya imza atar teknik sorumlu olarak… Sadece iki gün sonra Lazio’daki bazı durumların hoşuna gitmediğini ileri sürerek istifa eder.

Bir gün takımındaki bir futbolcusu evlenir. Nikâhın yapıldığı otelde, nikâhtan sonra antrenman niyetine maç kaseti izletir oyuncularına…

Fransa’nın Lille ekibi ile anlaştığında, antrenman tesislerine bir aile olabilmek maksadıyla, bungalov evler yaptırır ve takımını sürekli olarak kampta tutar. Beraber yer, beraber içer, beraber uyurlar.

2014 yılında Fenerbahçe’de görev yapan sportif direktör Giuliano Terraneo’yu hatırlarsınız; o dönem bile, Bielsa Fenerbahçe’ye öneriliyor ve hatta Bielsa, son sezonun maç kasetlerini, tesislerin fotoğraf/videolarını ve oyuncu listesini istiyor. Ancak Terraneo, “ben o deliyle kavga ederim” diyerek reddediyor bu transferi…

Deli, meli… Bu kadar ismi geçtiğine göre var bir hikmeti! Ne dersiniz?

Yorumlar (0)
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 31 80
2. Fenerbahçe 31 75
3. Samsunspor 32 54
4. Beşiktaş 31 52
5. Eyüpspor 32 50
6. Başakşehir 31 48
7. Trabzonspor 31 45
8. Göztepe 31 43
9. Konyaspor 32 43
10. Kasımpaşa 31 42
11. Gaziantep FK 31 42
12. Kayserispor 31 40
13. Antalyaspor 31 40
14. Rizespor 31 37
15. Sivasspor 32 34
16. Alanyaspor 31 34
17. Bodrum FK 32 34
18. Hatayspor 31 19
19. A.Demirspor 31 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 36 69
2. Karagümrük 36 63
3. Gençlerbirliği 36 62
4. Bandırmaspor 36 60
5. İstanbulspor 36 58
6. Erzurumspor 36 58
7. Iğdır FK 36 55
8. Boluspor 36 55
9. Amed Sportif 36 54
10. Ümraniye 36 53
11. Esenler Erokspor 36 52
12. Keçiörengücü 36 51
13. Ahlatçı Çorum FK 36 51
14. Sakaryaspor 36 48
15. Pendikspor 36 45
16. Manisa FK 36 44
17. Ankaragücü 36 42
18. Şanlıurfaspor 36 40
19. Adanaspor 36 30
20. Yeni Malatyaspor 36 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 34 82
2. Arsenal 34 67
3. Newcastle 34 62
4. M.City 34 61
5. Chelsea 34 60
6. Nottingham Forest 34 60
7. Aston Villa 34 57
8. Fulham 34 51
9. Brighton 34 51
10. Bournemouth 34 50
11. Brentford 34 49
12. Crystal Palace 34 45
13. Wolves 34 41
14. M. United 34 39
15. Everton 34 38
16. Tottenham 34 37
17. West Ham United 34 36
18. Ipswich Town 34 21
19. Leicester City 34 18
20. Southampton 34 11
Takımlar O P
1. Barcelona 33 76
2. Real Madrid 33 72
3. Atletico Madrid 33 66
4. Athletic Bilbao 33 60
5. Villarreal 33 55
6. Real Betis 33 54
7. Celta Vigo 33 46
8. Osasuna 33 44
9. Mallorca 33 44
10. Real Sociedad 33 42
11. Rayo Vallecano 33 41
12. Getafe 33 39
13. Espanyol 33 39
14. Valencia 33 39
15. Sevilla 33 37
16. Girona 33 35
17. Deportivo Alaves 33 34
18. Las Palmas 33 32
19. Leganes 33 30
20. Real Valladolid 33 16

Gelişmelerden Haberdar Olun

@