15.09.2021, 08:51

Orhan Kemal

15 Eylül ya da 2 Haziran dedi mi aklıma bir kişi gelir. Orhan Kemal…

15 Eylül 1914’te Ceyhan’da doğmuştu. Abdülkadir Kemali Bey’in ileride büyük bir yazar olarak anılacak olan oğlu Mehmet Raşit Öğütçü’ydü o.

Yaşasaydı bugün 107 yaşında olacaktı.

Gün 15 Eylül olur da onu anmamak olur mu hiç?

Anısına saygı ve özlemle…

Cihangir’de oğlu Işık’a "O sadece senin baban değil" demiştim üstüme geçirdiğim o meşhur palto ve şapkasıyla poz verdiğim gün. 2005 ya da 2006’da…

Şaka maka Orhan Kemal’in paltosunu üstüme geçirmiş, o meşhur şapkasıyla da poz vermişliğim var.

Ona olan aşkım bir başka…

İzmir’de onun adına bir kütüphane kurmak için 6 belediyeye müracaat etmiştim. Yer olmadığından ancak Ayvalık’ın Bağyüzü Mahallesi’nde gerçekleştirebilmiştim amacımı. Sağ olsun Rahmi Başkan!

Görkemli bir açılış yapmıştık.

Ne yazık ki o görkemli açılışın arkası beklediğimiz gibi gelmedi. 2 bin kitaplı Orhan Kemal Kütüphanemizin zenginliğini Bağyüzü’ndeki öğretmenler takdir edemedi maalesef.

Paydos zilinin çalmasıyla Bağyüzü’nü terkeden öğretmenlerin zaman ayırıp kütüphaneyle ilgilenmelerini çok arzu ettiysem de olmadı.

Belki onlar da haklıydı. Dedikodu yapmış olmayayım.

Belediye Başkanı ile kaymakamın ilgisi Bağyüzü’nün öğretmenlerinden daha fazlaydı gibi geldi bana.

Şu sıra yanılmıyorsam yeni muhtarımız yer değişikliği yaparak kütüphaneyi daha işlevsel kılma çabasında. Ayvalık Belediye Başkanı’ndan da ilgilenmesini rica ediyorum. Orhan Kemal aşkına!

Başkan Mesut Ergin’e güveniyorum bu konuda.

***

Orhan Kemal, bendeki yazma aşkının ebesi!

Onun gibi yazma hevesi yıllardır sürüyor.

Ne var ki ona ulaşmak ham bir hayal benim için…

Orhan Kemal’i çok iyi anlatan yazarlar varken ben o konuda kalem oynatayım der miyim hiç?

Onu Ajans Bakırçay’da ve gazetelerde anlatacak ozan ve yazarları okuyacağımızı bildiğim için ben değinmeyeceğim. Güçlü bir kalem anlatırsa daha iyi olacak kanısındayım.

Ben, Orhan Kemal’den iyi öykü ve iyi romanın ne olduğunu/ nasıl yazıldığını öğrendim.

İyi yazmamış olsaydı, öyküleri ve romanları sinema filmi ya da televizyon dizisi olur muydu?

Onu çok özlüyorum.

Bugünleri yaşasa, malzeme zenginliğinden/ yaşadığı ekonomik sıkıntıları unutuverirdi herhalde.

Her söylenene he deyip geçen kul kafalıları, eminim bir romanında "İmam okulları deyip duran madrabazların neden özel imam hatip liseleri açmadıklarını" yazarak onları düşündürürdü en azından.

Sahi…

Neden özel imam hatip liseleri yok ülkemizde?

Oysa dinci sermayenin özel okulları var bu ülkede. Hem de sayılamayacak kadar…

Dinci özel okulların hangi birinde zorunlu Arapça dersi var, hiç düşündünüz mü?

Ey sevgili vatandaş, bunu düşün lütfen!

Kuran dili Arapça diye yeri göğü inletenler neden özel okullarında ağırlıklı olarak İngilizce’ye yer veriyorlar?

Nasıl yazardı bunu Orhan Kemal?

Saimbeyli eşrafından Turan Ağa, karısına seslendi: "Buradaki okulda okursa bi bok olmaz. Ankara’daki Rüçhan Bey’in açtığı koleje vereceğiz Adnan’ı. Bizim tayfanın çocuklarıyla aynı sıralarda mı okusun yani?"

Karısı, "Bizim Molla Vahid, bilirsin çok sever seni. Adnan’ı da… Elin gavurunun diliyle eğitim almak ne demek Turan Ağam, diye sana itiraz eder vallah!

Boşver şu yağdanlığı sen, arpasını biraz çok veririz susar. Bilmez misin huyunu? Bildiğinden değil, kendisine bildirilen dilden anlar o."

Adnan, Chevrolet’ye binip çiftlikten uzaklaşırken Turan Ağa sıkı sıkı tembihliyordu şoför İzzet’e: "Dediğim gibi önce bizim Vekil Çetin Ağa’yı görün önce."

İzzet, kendi kendine mırıldandı durdu çiftlikten uzaklaşırken "Çukurova’nın dilini konuşmak/ dinini yaşamak varken neden bizim ağa çocuğu gavurca eğitim verilen kolleje gönderir ki…"

***

Orhan Kemal, sınıf mücadelesinin ne olduğunu sendikalı işçi, siyasetçi olarak değil de yazarak veriyordu romanlarında.

Din satarak zengin olanları, ırgatı sömürerek varlık sahibi olanları, yoksulluktan kötü yola düşmüş kadınların acılarıyla yüzleştiriyordu bizi.

O günlerdekilerin ardılları şimdi, kadın kocasının cebinden habersizce parasını alabilir diye fetva yayımlıyor.

Gözümün önüne rahmetli Kemal Sunal geliyor. Sunal, filmde diyanet işleri başkanı gibi bir role soyunmuş ve şahsi ihtiyaçlarını karşılamak için elini kocasının cebine atan kadına "Aferin kızım, olacaksın sen!" deyip sırtını sıvazlıyor. Ardından da yanındakilere dönüp "Deel mi ama!" deyip kahkaha atıyor.

Orhan Kemal biliyordu ki, yazmanın itici gücü sorular ve sorunlardır…

Günümüzde çok sayıda yazarlık işlikleriyle kursiyerlere dersler veriliyor. Hangi birinden Orhan Kemal yetişti, sorarım.

Yazarlık duygusu/ sezgisi ve bilgisi Orhan Kemal’in yüreğinin ve beyninin derinliklerindeydi.

Biliyordu ki edebiyat savunma değil, tanıklıktı.

Bunun içindir ki Çukurova insanının acısını/ dramını en iyi anlatanlardan biri oldu.

Fethi Naci, "Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek tarihi romanlarda gizlidir. Kemal Tahir, bu savın en mükemmel örneğidir" diyor ya…

Orhan Kemal’in romanlarını da eklemeliydi bence.

"Hep kendimizi yazarız aslında" sözünün ete kemiğe bürünmüş haliydi Orhan Kemal.

O bir öykü ya da roman yazacak da içinde emek, sevgi, barış, ikiyüzlülük, sahtecilik, yoksulluk, fabrikalar / tarlalar ve kızgın güneşin altında helâk olan tarım işçileri geçmeyecek ha…

Yaşasaydı, adım gibi eminim en önemli roman figürü zenginsever/ iktidarsever Ali Erbaş olurdu.

"Yüce Allah’ın kendisine mali yönden geniş imkân verdiği kimselerin, otellerdeki açık büfelerden, yenmesi ve içilmesi dinen helal olan şeylerden çeşit çeşit, aşırıya kaçmadan almaları helaldir ve israf sayılmaz" dedi ya…

Millet işsizlikten/ yoksulluktan sürünür ve hatta intihar ederken Diyanetin başındaki zatın, bir günden bir güne otele gitmemiş/ açık büfe nedir bilmeyen vatandaşlara neler söylediğini öyle güzel anlatırdı ki, dönüp dönüp okuyacağınız gelirdi o satırları.

Ali Erbaş, tam da Orhan Kemal kahramanı bir figür…

Ha… bir şey daha…

Onun en güzel kahramanlarından biri de hiç kuşkunuz olmasın ki Hüseyin Avni Coş olurdu. Rahmetli olan sayın valimiz/ kaymakamımız yani…

Yazar, bir şeylere teğet geçmemeli, dokunmalı derim.

Orhan Kemal dokunan yazardı.

Yazar dediğin, milyonların sesi olmalı. Dostoyevski gibi, Victor Hugo gibi…

Orhan Kemal, milyonların sesiydi.

Yorumlar (1)
Ömer Karcı 3 yıl önce
Işıklar içinde uyusun .Çok güzel anlatmışsınız.Selamlar
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 12 34
2. Fenerbahçe 12 29
3. Samsunspor 13 26
4. Eyüpspor 13 22
5. Göztepe 12 21
6. Beşiktaş 12 21
7. Sivasspor 13 18
8. Başakşehir 12 16
9. Rizespor 12 16
10. Gaziantep FK 12 15
11. Kasımpasa 13 15
12. Konyaspor 13 15
13. Antalyaspor 12 14
14. Trabzonspor 11 12
15. Kayserispor 12 12
16. Alanyaspor 12 11
17. Bodrumspor 13 11
18. Hatayspor 12 7
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 13 26
2. Bandırmaspor 13 25
3. Karagümrük 13 24
4. Erzurumspor 13 22
5. Igdir FK 12 21
6. Boluspor 13 21
7. Ahlatçı Çorum FK 13 20
8. Ankaragücü 13 19
9. Esenler Erokspor 13 18
10. Keçiörengücü 13 18
11. Şanlıurfaspor 13 18
12. Ümraniye 13 18
13. Gençlerbirliği 13 18
14. Pendikspor 13 18
15. İstanbulspor 13 17
16. Manisa FK 13 17
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 13 14
19. Adanaspor 13 8
20. Yeni Malatyaspor 13 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 12 31
2. M.City 12 23
3. Chelsea 12 22
4. Arsenal 12 22
5. Brighton 12 22
6. Tottenham 12 19
7. Nottingham Forest 12 19
8. Aston Villa 12 19
9. Newcastle 11 18
10. Fulham 12 18
11. Brentford 12 17
12. M. United 12 16
13. Bournemouth 12 15
14. West Ham United 11 12
15. Everton 12 11
16. Leicester City 12 10
17. Wolves 12 9
18. Ipswich Town 12 9
19. Crystal Palace 12 8
20. Southampton 12 4
Takımlar O P
1. Barcelona 14 34
2. Real Madrid 13 30
3. Atletico Madrid 14 29
4. Villarreal 13 25
5. Athletic Bilbao 14 23
6. Osasuna 14 22
7. Girona 14 21
8. Mallorca 14 21
9. Real Betis 14 20
10. Real Sociedad 14 18
11. Celta Vigo 14 18
12. Sevilla 14 18
13. Rayo Vallecano 13 16
14. Leganes 14 14
15. Getafe 14 13
16. Deportivo Alaves 14 13
17. Las Palmas 14 12
18. Valencia 12 10
19. Espanyol 13 10
20. Real Valladolid 14 9

Gelişmelerden Haberdar Olun

@