13.11.2020, 16:20

Soru İşaretleri

Europol (Avrupa Birliği Polis Teşkilatı), salgın sürecindeki Avrupa'da, siber suçlar ve sahtecilikte artış görüldüğünü açıklamış.

Siber dolandırıcılığın kurbanlarından birisi de ben oldum geçen hafta.

Dolandırılışımı hikaye ederek Face penceresine yerleştirmiştim. Sonra, insanların dertleri başlarından aşkın, bir de böylesi bir korku salmayayım üstlerine diye kaldırdım.  

Antivirüs kurmaya çalışırken, aldığım lisans kodunu kaptı, bilgisayarıma Kaspersky kurar görünüp trojan yükleyen bir şey. Bunu yapan insan mı, yapay zeka mı bilinemiyor. Robot mu, mahlukat mı? İn mi, cin mi? Bilinen tek şey, az önce satın alınan lisans kodunun kullanılamaz oluşu. Başkası senden önce davranıp kullanmış. Hem de üç bilgisayarlık bir antivirüs programının lisansını.

Dolandırılmış olduğunu anlamak zaman alıyor. Anladıktan sonra bunu kabullenmek de biraz zaman alıyor. Çünkü yok birileri senden bir şey alıyor. Hayalet gibi bir şey, elle tutulmaz, gözle görülmez, trojan dediklerinden. Namı diğer Truva atı.

İki truva atı gelmiş oturmuş bilgisayarıma. Antivirüs kurduğumu zannederek yükleme yaparken trojan yüklemişim. Ki fazlasıyla dikkatliyimdir. Buna rağmen, sonunda ben de dolandırıldım. Neyse ki çabuk fark ettim ve satışı iptal ettirdim. Para iadesini üç gün sonra yaptılar. Bilgisayarı da formatsız kurtardım. Eh, az şey değil. Ama şu “Dolandırıldım.” sözü var ya, işte o çok fena.

Bu yazıyı yazarken telefon çaldı. Baktım 850 ile başlayan bir numara. İnternet sözleşmem bitiyormuş da, şu paketi alıp uzatmak istersem 1’i, öbür paketi almak istersem 2’yi tıklamalıymışım. Kapattım, engelledim. Uzun zamandır 1’i tıkla, 2’yi tıkla diyen her numarayı engelliyorum ama bitmiyorlar. Sürü sepet, günde kaç kez.

Süresi dolmak üzere olan aboneliklere özellikle dikkat etmek gerekiyor. Çünkü insanları en çok oradan çarpıyor ve tam on ikiden vuruyorlar.

Daha şimdiden bu kadar yüklendilerse bu sahteciliklere, dolandırıcılıklara insanlar, kriz iyice tepemize bindiğinde kapı kırmaya mı başlayacaklar diye düşünmemek olanaksız.    

Birçok kaynakta da korona geçiren her beş kişiden birinin, iyileştikten birkaç ay sonra demans olduğu yazıyor, yani bunadığı.

Siber dolandırıldım ya… şimdi sırada korona geçirip iyileşmek, sonra da bunamak mı var yoksa diye düşünsem mi düşünmesem mi? Düşünmek aptallık olur değil mi? Çünkü adı üstünde korona bu. Yakalandık ve ölmedik de iyileşip bunamamız kusur kaldı.

Burhan Kuzu’nun ölümü ilginçti. Her şeyiyle ilginç. Cenaze töreni yapılan birisinin, koronadan öldüğü söylense, defin işlemi falan bitip de insanlar evlere dağılırlarken hani, normal bulabilir insan o kalabalığı.  COVID-19’dan öldüğü açıklanmış birine cenaze töreni yapmak, o törene katılmak, hem de kalabalık katılmak… Bu biraz bilmece gibi. Yürekler yürek değil de mangal mıdır nedir? Bile bile, göz göre göre kim gider o törene? Çok karışık bir şey. Bir yanda enkazlar, bir yanda da cenaze. Korona cenazesi üstelik. Çok soru işareti var. Sahiden koronadan mı öldü adamcağız acaba diye sormadan edemiyor insan.

Çok soru işareti iyi değil bir yazıda, fazlası mideye dokunuyor, biliyorum. Hatta akıl ve ruh sağlığına da. Ama işte soru işareti madalyası takınmak için sırada bekleyen cümle de pek çok. Öte yanda, seçip, beğenip almak için seçenek de çok. Biraz kamyon yazısı yazalım desek kim bilir neler neler çıkacak.

Sahteciliği tercih et kardeş, korona öldürür.

Seç, beğen, al arkadaş. Korona mı, işsizlik mi, delirmek mi?

Ankara’ya yürüyememek mi, hakkını arayamamak mı?

Madencinin fıtratında tazminatını alamamak da mı var?

Ya göçükte ölmek ya “şose boylarında açlıktan gebermek”* mi?

Nazım, Nazım. Adın çok yaşasın Nazım.

Ben korona seçmek istemiyorum. Sahtecilik de istemiyorum, dolandırılmak da. Bunamayı da seçmek istemiyorum. Bitki gibi olursam fişim çekilsin istiyorum. Buna aklım başımdayken karar vermeye, bunu bugünden seçmeye hakkım olsun istiyorum.

İnsanın ölme hakkı olmalı evet. Ötenazi hakkı yani. Doğarken sorulmuyor fikrimiz. Ölüm döşeğinde de sorulmuyor.

Yaşarken, gençken, capcanlıyken yaşamana izin verilmiyor.

Ölüm döşeğine düştüğünde ölmene izin verilmiyor.

Her şeyi zırva, her şeyi karmaşa insan evladının.

Ama benim bütün bunlara itirazım var. En azından ölürken ne isteyeceği hakkında fikri sorulmalı insanın. Bunama ihtimali varken az çok herkesin; herkese, bunadığında öyle yaşamak isteyip istemeyeceği önceden sorulmalı. Organ bağışı kaydı tutulur gibi bunun da kaydı tutulmalı. İnsanların ölme hakkı olmalı.

Bu sesi kimse duymaz. Hele de böyle ürkünç bir konuysa sesin konusu. Ama duyulmalı. Sorulmalı. İnsanın kendi sonu hakkında karar verme hakkı olmalı.

Aman Aysel sen de… Şimdi bunun sırası mı?

Bırak bunları.

Sazı alsın eline Neşet’le Veysel İç Anadolu’dan; Özay Gönlüm ve Tolga Çandar Ege’den; Ahmet Kaya ve İbrahim Tatlıses -ama şimdiki değil, ‘Ayağımda Kundura’lı hali- Doğu’dan, Güneydoğu’dan;  Kazım Koyuncu Karadeniz’den…

Nazım da kürsüye çıksın.

Gerçi bir çıktı mı oraya, ortalığı yıkıp geçirir Nazım ama. Olsun.

Soru işaretlerimizi süpürüp yerine üç noktalar koysun. Bir romanı beş mısrada anlatsın, herkesi dumura uğratsın, türküler eşliğinde hepimizin canına ot tıksın.

Tıksın.

“Vatan çiftliklerinizse,
kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
ben vatan hainiyim.”
Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla:
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.”

Yorumlar (1)
Alev Subaşı 4 yıl önce
Devamını oku
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 31 80
2. Fenerbahçe 31 75
3. Samsunspor 32 54
4. Beşiktaş 31 52
5. Eyüpspor 32 50
6. Başakşehir 31 48
7. Trabzonspor 31 45
8. Göztepe 31 43
9. Konyaspor 32 43
10. Kasımpaşa 31 42
11. Gaziantep FK 31 42
12. Kayserispor 31 40
13. Antalyaspor 31 40
14. Rizespor 31 37
15. Sivasspor 32 34
16. Alanyaspor 31 34
17. Bodrum FK 32 34
18. Hatayspor 31 19
19. A.Demirspor 31 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 36 69
2. Karagümrük 36 63
3. Gençlerbirliği 36 62
4. Bandırmaspor 36 60
5. İstanbulspor 36 58
6. Erzurumspor 36 58
7. Iğdır FK 36 55
8. Boluspor 36 55
9. Amed Sportif 36 54
10. Ümraniye 36 53
11. Esenler Erokspor 36 52
12. Keçiörengücü 36 51
13. Ahlatçı Çorum FK 36 51
14. Sakaryaspor 36 48
15. Pendikspor 36 45
16. Manisa FK 36 44
17. Ankaragücü 36 42
18. Şanlıurfaspor 36 40
19. Adanaspor 36 30
20. Yeni Malatyaspor 36 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 34 82
2. Arsenal 34 67
3. Newcastle 34 62
4. M.City 34 61
5. Chelsea 34 60
6. Nottingham Forest 34 60
7. Aston Villa 34 57
8. Fulham 34 51
9. Brighton 34 51
10. Bournemouth 34 50
11. Brentford 34 49
12. Crystal Palace 34 45
13. Wolves 34 41
14. M. United 34 39
15. Everton 34 38
16. Tottenham 34 37
17. West Ham United 34 36
18. Ipswich Town 34 21
19. Leicester City 34 18
20. Southampton 34 11
Takımlar O P
1. Barcelona 33 76
2. Real Madrid 33 72
3. Atletico Madrid 33 66
4. Athletic Bilbao 33 60
5. Villarreal 33 55
6. Real Betis 33 54
7. Celta Vigo 33 46
8. Osasuna 33 44
9. Mallorca 33 44
10. Real Sociedad 33 42
11. Rayo Vallecano 33 41
12. Getafe 33 39
13. Espanyol 33 39
14. Valencia 33 39
15. Sevilla 33 37
16. Girona 33 35
17. Deportivo Alaves 33 34
18. Las Palmas 33 32
19. Leganes 33 30
20. Real Valladolid 33 16

Gelişmelerden Haberdar Olun

@