02.07.2021, 09:20

Şehir Notları: Metin Erten’in Hayali ve Çözemediğimiz Katılım Konusu…

Bilenler vardır; 90’lı yılların ortalarında Birleşmiş Milletler Örgütü’ nün Rio’daki konferansı, İstanbul’da yaptığı Habitat toplantıları kentlerin demokratik ve sürdürülebilir yönetimine dair bir proje olan "Yerel Gündem 21" programını hayatımıza sokmuştu.

Katılımı, şeffaflığı, demokratik olmayı temel alan bir programdı bu. O yıllarda heyecanla katılır en azından belediyelerin belli konularda ne yaptıkları bilgilerini alırdık.

Mesela bir toplantıda İZSU’dan uzmanların anlattığı İzmir’in su havzaları, gelecekte su politikaları hiç unutmam çok ilgimi çekmişti.

Buna benzer konular ve bilgiler bu sayede kamuya yansıyordu, en azından.

Sonra bu program 2006 yılında ‘Kent Konseyi’ne dönüştürüldü.

Amaç gene aynıydı; katılımcı, demokratik, paydaşları bilgilendirici bir anlayış bunda da temel alınıyordu.

Ve üstelik her belediye Kent konseylerini kurmak zorundaydı.

İçişleri Bakanlığı Kent Konseylerinin kurulması yönünde bir genelge yayımlamıştı o tarihlerde ve yasa işlemeye başlamıştı.

Belediyelerin %98’i bu yapıları oluşturdu sonraki zamanlarda.

Bütün bunlar yapıldı, ama istenen verim alındı mı?

O kuşkulu.

Çünkü katılım, şeffaf olma, bazı kararların alınmasında vatandaşların fikrini almaya dayanan bu anlayış, eğer uygulamanın başında olan belediye başkanının kafasında ve zihninde yoksa siz istediğiniz yasayı çıkarın, işlemez!

Galiba olan bu!

***

Doksanların ortaları olmalıydı, Kent Konseyleri yokken, Urla’da ve Aliağa’da o zamanın belediye başkanları olan Bülent Baratalı ve Hakkı Ülkü kurdukları Kent Senatoları aracılığı ile katılım konusunda kendilerince bir çözüm getirmişlerdi.

Kendi kasabalarındaki her kesimi bu oluşumlara katarak onların fikir ve görüşlerini belediye uygulamaları içine katmaktı amaç.

Bunda kısmen başarılı olduklarını düşünüyorum.

Çünkü bizler de bu uygulamalara öykünür buna benzer girişimlerde bulunurduk, kendi çapımızda.

Benzer bir uygulama da Şebnem Tabak’ın belediye başkanı olduğu 1999-2004 tarihleri arasında Karşıyaka’da ‘Karşıyaka Halk Meclisi’ adıyla yaşandı.

İşte bu halk meclisinin yürütücü başkanı Metin Erten’di ö dönem.

Daha sonraki tarihlerde Metin Erten Konak Belediyesi Kent Konseyi çalışmalarında da bulundu.

Bu deneyimleri bir kitap olarak "Karşıyaka’da Halk Meclisi" adıyla okuduğumda Metin Erten artık kent konseylerinde yoktu.

Ama gördüğüm o gün bu gün yerel yönetimlerde katılım konuları aynı zamanda bir akademisyen olan Erten’in ilgi alanında.

Her vesile ile bu konuyu tartışmaya açıyor, uygulamaları sorguluyor..

Her sorumlu aydın gibi yerel yönetimlerin katılım konusunda tutarlı bir tavır içinde olmasını, bunun aynı zamanda bir demokrasi sorunu olduğu konusundaki çabasını ortaya koyuyor.

Özellikle, 2000’li yılların başında Karşıyaka Halk Meclisi’nin mahallelerde örgütlenip sesini başkana duyuran etkin çalışmalarına gıpta ile baktığımızı anımsıyorum.

***

Akademisyenlerin yerel yönetim politikaları üzerine yazdıkları kuşkusuz epeyi kaynak kitap var.

Ancak daha spesifik bir alanda kendi uygulamalarını analiz etmede, kitaba dönüştürüp kamunun ilgisine sunmada Metin Erten’ in çabalarının hakkını vermek gerekir.

Gerek "Karşıyaka Halk Meclisi", gerekse "Nasıl Bir Yerel Yönetim?" adlı kitapları bu alanda özgün düşünceler sunan kaynak kitaplar.

Geçtiğimiz Nasıl Bir Yerel Yönetim? kitabının tanıtımını yapmak ve içeriğini tartışmaya açmak için yapılan toplantıya katıldığımda bir kez daha gördüm ki kavramsal çalışma ile pratik uygulamalar gözetilerek, toplantıya Şebnem Tabak’ı Hakkı Ülkü ve Bülent Baratalı başkanlar da çağrılmıştı.

Böylece geçmişte yaşananlar ile şimdiki kent konseyleri çalışmaları arasında bir muhasebeye imkân tanıyan bir zemin yaratılmıştı.

***

Elbette kıyaslamalar yapıldı, uygulamalar tartışıldı…

Şimdi yasal zemin ve diğer olanaklar olmasına karşın halkın katılımını esas alan çalışmalarda istenilen düzeyde olunmadığı konusu dile getirildi.

Aslında katılım konusunun ‘Sosyal Demokrat Belediyecilik’ anlayışının ayırıcı bir özelliği olduğu belirtildi ama buna karşın uygulamada çok da yola alınmadığının altı bir kez daha çizildi.

***

Toplantı bittiğinde kendi kendime düşündüm, katılım dediğiniz kavramın içinde katılan ögenin de kendini buna hazır hissetmesi konusu yok mudur?

Yani yurttaş katılan taraf olarak bunu çok talep etmiyorsa, kendi görüş ve düşüncelerinin kararlara yansımasını istemiyorsa başkanlar niye çırpınsın ki?

Böyle olunca katılım denilen sonuçta bir yönetme biçimi sanki biz okuyan yazanların sorununa dönüşüyor gibi.

Ben bu konuda onlarca yazı yazdım, Metin Erten yıllardır çaba veriyor.

Sonuç, herkes bildiğini okuyor!

Gene bu konuya bir başka örnek vermek isterim:

Aziz Kocaoğlu dönemini2014-2018 yıllarını temel alan bir çalışma vardı, İzmir Modeli diye.

Hatırlayan var mı?

Oysa bu çalışma yüz elli akademisyenin çalışmasıyla oluşturulmuş, İlhan Tekeli gibi bir duayen hocanın deyimiyle "…Gerçek bir yönetim deneyiminin, başka yerlere de nakledilebilir hale gelebilmesi…" için yapılmıştı.

Dönemin belediye uygulamalarından yola çıkılarak bir İzmir Modeli yaratılmaya çalışılmıştı.

Bunun için altı ciltlik kitap yazılmış müthiş bir yol haritası hazırlanmıştı.

Bana göre son derece yararlı bir çalışmaydı bu.

Bunu mesela AK kendi yerel yönetim anlayışı olan “Hizmet Belediyeciliği” konusunda yapsa, kendi uygulamalarından çıkarak bir model oluşturma çabasına girse, önemsenmez mi?

Önemsenir…

Ya da İslami Belediyecilik derli toplu anlatılsa…

Her neyse, İzmir’ de olanlar aslında aydınlarla, uygulayıcı katında olanların ilk defa bir araya gelmesiydi. Aziz Kocaoğlu’ nun bence en doğru işlerinden biriydi.

Sonra seçim oldu, o ekip gitti, İzmir Modeli bir daha ağza alınmayacak şekilde rafa kaldırıldı.

Böylece aydınlar bir kez daha politikacılara yenilmiş oldular.

Çünkü uygulamaları hayata geçirenler öyle sistematik, kendinden sonra gelene de yol gösterebilecek, demokrasiye katkı sunacak model falan peşinde değiller!

Onlar, eğer model olacaksa, onu da biz yaparız, diyenlerden.

Ya da benim bilmediğim başka nedenler mi vardı?

Mesela denseydi ki 'bu çalışma yapıldı ama şu kısmı yanlış, burası düzeltilmeli'.

Ne güzel tartışılır üzerinde konuşma imkânı doğardı.

Ben duymadım.

Aslında İzmirli gazetecilerin, akademisyenlerin bu konuları tartışması gerekmez miydi?

Derli toplu tartışmanın yapıldığını işitmedim.

Herkes duymadım, işitmedim, bilmiyorum moduna girdi nedense.

Bunu niye anlattım?

O kitabın içeriğini tartıştığımız toplantıda aklıma geldi.

Hani Yalçın Küçük satırları didikler yeni tezler çıkarırdı ya.

Bana da bulaşmış olmalı.

İçimden Metin Erten de bir aydın dedim.

Demokrasi istiyor, halkın içinde olduğu bir yönetim tarzı hepimiz gibi onun da ideali.

Ama şanssızlığı, aydınların yenilmeye en yakın olduğu bir dönemin olması.

Bence bunu hatırlasa iyi olacak.

Yoksa daha çok düş kırıklıkları yaşar!

Hepimiz gibi…

Benden söylemesi!

Yorumlar (1)
Savaş DOĞRUSÖZ 3 yıl önce
Söylem ve uygulamalar farklı. Çok doğru ve güzel. Kişilerin ben bilirim Egoları Çok yüksek.
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 11 31
2. Fenerbahçe 11 26
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 12 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 12 17
8. Başakşehir 11 16
9. Kasımpasa 12 14
10. Konyaspor 12 14
11. Antalyaspor 12 14
12. Rizespor 11 13
13. Trabzonspor 11 12
14. Gaziantep FK 11 12
15. Kayserispor 11 12
16. Bodrumspor 12 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Bandırmaspor 12 24
3. Erzurumspor 12 22
4. Karagümrük 12 21
5. Igdir FK 12 21
6. Ankaragücü 12 19
7. Ahlatçı Çorum FK 12 19
8. Boluspor 12 18
9. Şanlıurfaspor 12 18
10. Manisa FK 12 17
11. Esenler Erokspor 12 17
12. Ümraniye 12 17
13. Pendikspor 12 17
14. Keçiörengücü 12 15
15. Gençlerbirliği 12 15
16. İstanbulspor 12 14
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 12 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 11 23
3. Chelsea 11 19
4. Arsenal 11 19
5. Nottingham Forest 11 19
6. Brighton 11 19
7. Fulham 11 18
8. Newcastle 11 18
9. Aston Villa 11 18
10. Tottenham 11 16
11. Brentford 11 16
12. Bournemouth 11 15
13. M. United 11 15
14. West Ham United 11 12
15. Leicester City 11 10
16. Everton 11 10
17. Ipswich Town 11 8
18. Crystal Palace 11 7
19. Wolves 11 6
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 13 33
2. Real Madrid 12 27
3. Atletico Madrid 13 26
4. Villarreal 12 24
5. Osasuna 13 21
6. Athletic Bilbao 13 20
7. Real Betis 13 20
8. Real Sociedad 13 18
9. Mallorca 13 18
10. Girona 13 18
11. Celta Vigo 13 17
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Deportivo Alaves 13 13
16. Las Palmas 13 12
17. Getafe 13 10
18. Espanyol 12 10
19. Real Valladolid 13 9
20. Valencia 11 7

Gelişmelerden Haberdar Olun

@