11.01.2021, 18:38

Urla, Neyzen Tevfik, Oyuk Festivali…

Çeşme’ye giderken o güzelim Manzara Kahvesi’nde durup bir çay içer ve sonra yolun alt taraflarındaki düzlüğe baktığınızda modern bir köy gözünüze ilişir.  Barbaros Köyü’dür burası. Ovaya yayılmış güzel bir köy.

Buraya çok önceleri, 1990’ların ortası olmalı, “Çocuk Köyü” varken gelmiş, çocuklara yardım malzemesi getirmiştik. Sonra çocuk köyünde tatsız şeyler oldu ve bir daha gelme fırsatı olmadı.

Aradan zaman geçti,2019’da Oyuk Festivali’ne geldik.

Şimdi, 2020’nin Aralık ayındayız ve Çeşme’ye gidiyoruz.

Manzara Kahvesi’nde mola verince ovanın düzlüğüne yayılmış Barbaros Köyü’nü seyre koyulduk. 2019 Eylülünde olan “Oyuk Festivali” aklıma düştü.

Urla Özbek’te bir Pazar sıkıntısını atlatmak üzere yola çıkmış, kendimizi bu köyde bulmuştuk, “Oyuk Festivali’ nin tam da olduğu gündü.

Köyün bütün sokaklarında mahşeri bir kalabalık vardı. Ağırlıklı kadınlar olmak üzere bu stantlarının başında herkes bir şeyler satmanın derdindeydi.

Rengârenk yöresel giysiler, ışıklar, taklar, palyaçolar, ot yığınlarından, saman balyalarından yapılmış satış yeri tasarımları… Yüzlerini boyatma telaşında onlarca çocuklar…

Tam da bir festival…

Üstüne, köyde oturanların festivalin yolunda gitmesi için verdikleri uğraş. Zaman zaman telaşa dönen sevimli bir kargaşa hali…

Beri taraftan da oluk oluk gelen insan seli…

***

Konak Belediyesi olarak yıllarca Alsancak Şenliği’ni organize ettiğimizde itiraf edelim, o işin yıllarca başında olmuş birisi olarak, semttekileri şenliğe tam anlamıyla katmayı başardığımız söylenemezdi.

Bu yüzden kendimizi eleştirir, Brezilya’nın Rio Karnavalı gibi bir şenlik hayal ederdik, olamayınca da hayıflanırdık.

Ama şunu biliyorduk ki, Rio’daki bine yakın dans ve bale okulu şehirde faaliyet gösteriyordu. Böyle olunca buradaki öğrenciler, festivalin doğal katılımcıları idiler.

Bizde öyle mi?

İşte bu yüzden bizde bir festivalin Rio’daki çıtayı yakalama şansına sahip olamayacağı belli.

Her neyse, Barbaros bu kez bizim yapamadığımızı yapıyor gibiydi, Rio’ya en azından yaklaşıyordu. Tamam, burada dans, bale yoktu ama buna benzer sanatsal aktiviteler ile halkın birebir katılımı söz konusu idi. Köydeki kadınlar, çocuklar, tiyatro yapanlar, yaşlı ve gençler bu etkinliğin içindeydi.

Görülen köydeki herkes festivalin bir parçası olmuştu, burada imece işe yaramıştı. Yani Rio’nun küçük bir benzeriydi bu festival…

***

Ya standlar?

Kadınların evlerinde pişirdiği börek- çörek, dolma gibi şeyler; köyde üretilen tarımsal ürünler, takılar, çanak, çömlekler stantlarda yerini almıştı.

Dışardan gelenlerin kimi bakıp geçiyor, kimi satın alıp oracıkta karnını doyuruyor, kimi ise torbasına koyup evine götürüyor. Kısaca festivalin bir ekonomik ayağının olduğu apaçık görülüyor.

Sanıyorum köyün katılım göstermesi de buradan kaynaklı.

Tabii şimdilik ürünler küçük el emeği ağırlıklı, daha sonra bu da farklılaşacaktır. Zamanla göreceğiz!

Her neyse, festivalin, tiyatro, çocuklara dönük eğlence, söyleşi ve paneller bölümlerinin de olduğunu da belirtelim.

Bir stantta kitap bile satılıyordu. O stantlardan birinden “Ve Urla’dan Neyzen Geçti.”[1] Kitabını aldığımı anımsadım.

Akşam eve dönünce ilk iş kitabı bulmak oldu. Yazarı, Erdoğan Karabıyık. Urla’da öğretmenlik yapmış, emekli olmuş.

***

Buraya bir not eklemeliyim; yaz dönemi Urla’da oturmanın verdiği sorumlulukla, içinde Urla geçen her şey ilgimizi çekiyor.

Çinli coğrafyacı Yi fu Tuan, (…insan- bilinçli ya da bilinçsiz; rasyonel ya da irrasyonel-mekan ile varoluşsal ve hissi bir bağ kurmaktadır) diyor ya, bizimkisi o hesap.

Gördüğümüz her şeyin oturduğumuz şehirle bağını sorguluyoruz.

(Bu arada sevgili Gürol Tolunay’ın kulakları çınlasın!)

İşte bu kitap ta böyle..

Neyzen Tevfik’in Urla bağlantıları açısından önemli.

Öbür türlü, Atilla Özkırımlı’da Neyzen Tevfik’in hayatını anlatan bir kitap yazdığını biliyoruz.

***

Şimdi gelelim kitaba:

Neyzen Tevfik, 1879 Bodrum doğumludur.

1892’ de on üç yaşında, öğretmen olan babasının Bodrum’dan Urla’ya tayini onu Urla’ya getirir.

***

Neyzen, bu gelişi, ‘Tercüme- i Halim’ adlı uzun mesnevisinde anlatıyor,

“Girid ile Bodrum’dan o yol sekiz günde

Alındı İzmir’e bastık ayak, peder önde.” (a.g.e.shf.18)

***

On üç yaşında geldiği Urla’da eğitimine devam etmekle beraber sara hastalığı peşini bırakmaz.. Düzenli bir iş edinmesi zorlaşır.

Urla’da, Bodrum’dayken etkilenmiş olduğu neyin hüzünlü ve efsunlu sesini duyar ve ney üfleme işini ilerletmek ister.

Ney çalan Malgaca’da Berber dükkanı olan Kazım ustadır. Neyzen bu ustadan talep edince o da Neyzen’e ney üfleme işini öğretir.

***

Neyzen bu durumu satırlara şöyle döker:

“O neyzenin adı Kazım’dı, sanatı berberdi

Kırk iki yaşında, okuryazar ve sesi güzeldi

Biraz nota bilir, az çok aşına-yı usul,

Ne mutlu ders alabilmek eğer ederse kabul

***

Bu arada,sara hastalığı yakasını bırakmadığı için iyileşme umudunu İstanbul’da aramaya koyulur.

Göründü Urla’dan İstanbul’a bu kere sefer…” dizesi de bu yolculuğu anlatır.

Ney üflemeyi öğrenen Neyzen bir yandan da hicivler yazar.

Bu hicivlerde dili keskindir; Abdulhamit’in uyguladığı baskıları, kendisini eleştirenleri sürgüne ya da hapse göndermesini kıyasıya eleştirir.

Bu yüzden birçok kez tutuklanır.

***

Bu eleştiri okunu cumhuriyet devrimlerine karşı olanlar için de kullanır.

“Kim demiş bizde bir demokrat idare yoktur,

Ne demek, olmazsa elbette dışardan alırız

Sırr edip karne usulüyle o gümrük malını

Karaborsaya verir, biz bize benzeriz.”

***

Neyzen Tevfik’in ünü bütün ülkeye yayılmıştır.

Fakat bu güzel kalem ne yazık ki çok fazla içki tüketerek zaten sara hastalığı ile bozulmuş sağlığını her seferinde hiçe sayar.

Bu yüzden sık sık Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde tedaviye alınır.

Neyzen’nin iyi bir sanatçı olduğunu bilen hastanenin başhekimi doktor Mazhar Osman, her defasında Neyzen’i uyarır, içki içmemesini ister.

Fakat Neyzen dinler mi?

Bir gün, Mazhar Osman, Neyzen’i elindeki kiloluk rakıyla görünce sorar;

-Nereye gidiyorsun?

-Çallı İbrahim’e.

-Elindeki?

-Kiloluk rakı.

-Kiloyla içmeye utanmıyor musun?

-Hepsi benim değil, yarı parasını Çallı verdi.

-Öyleyse kendi hisseni dök.

Neyzen, Doktor’a:

-İmkânsız, benim hissem şişenin alt tarafında, o yüzden dökemem, der.

***

Bir festival bizi Neyzen Tevfik’e getirdi.

Bu arada, bir yerel tarih çalışması olan “Ve Urla’dan Neyzen Tevfik Geçti” kitabı için Erdoğan Karabıyık’da teşekkür etmemiz gerekiyor.


[1] Erdoğan Karabıyık, Urla’dan Neyzen Geçti, Şiiri özlüyorum kitaplığı, 2019, Urla

Yorumlar (3)
Gürol Tulunay 4 yıl önce
Hem Urla. hem Barbaros. hem de Neyzen. Usta eline sağlık. Ancak senin Malgacada ki dediğin Berberin ben Urla iskelesinde olduğunu biliyorum. Acaba hangisi doğru. Doğruyu bulan diğerini uyarsın diyeşyim ve minik bir ekleme yapayım. Benim soy adımda o yoktur u vardır. Çok önemli değildir ama bilesin istedim yani Tulunay dır... Bu gün iki yazanı birden okumuş oldum Bakırçayda...Gözlerinden öperim...Bu gece 23.15 te yine Urlayı ilgilendiren bir yazımı servise vereceğim...
Gürol Tulunay 4 yıl önce
Teşekkür ederim Usta. Sağ olasın...
Erdoğan Karabıyık 1 yıl önce
Sayın Tulunay,
Neyzen Tevfik, Azab-ı Mukaddes ( Kutsal Eziyet) adındaki kitabında kendi yaşam öyküsünü anlatan ve 400 beyiti aşan Tercüme-i Halim mesnevisinin yetmişini aşan beyitleri Urla'daki günlerini anlatır.
Tercüme-i Halim'in Urla'daki günlerini anlatırken şöyle der:
"Nasılsa çarşıda gezer iken birgün dalgın
Sımah-ı kalbine çarpmıştı bir sada-yı hazin
Beyitinde görüldüğü gibi çarşı dediği yer, ya Malgaca Pazarı ya da Urla arastadır. Tevfik'in İskele'yle bir ilgisi yoktur.
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 12 34
2. Fenerbahçe 12 29
3. Samsunspor 13 26
4. Eyüpspor 13 22
5. Göztepe 12 21
6. Beşiktaş 12 21
7. Sivasspor 13 18
8. Başakşehir 12 16
9. Rizespor 12 16
10. Gaziantep FK 12 15
11. Kasımpasa 13 15
12. Konyaspor 13 15
13. Antalyaspor 12 14
14. Trabzonspor 11 12
15. Kayserispor 12 12
16. Alanyaspor 12 11
17. Bodrumspor 13 11
18. Hatayspor 12 7
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Bandırmaspor 13 27
2. Kocaelispor 13 25
3. Karagümrük 13 24
4. Erzurumspor 13 22
5. Igdir FK 12 21
6. Boluspor 13 21
7. Ahlatçı Çorum FK 13 20
8. Ankaragücü 13 19
9. Esenler Erokspor 13 18
10. Keçiörengücü 13 18
11. Şanlıurfaspor 13 18
12. Ümraniye 13 18
13. Gençlerbirliği 13 18
14. Pendikspor 13 18
15. İstanbulspor 13 17
16. Manisa FK 13 17
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 13 14
19. Adanaspor 13 8
20. Yeni Malatyaspor 13 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 12 31
2. M.City 12 23
3. Chelsea 12 22
4. Arsenal 12 22
5. Brighton 12 22
6. Tottenham 12 19
7. Nottingham Forest 12 19
8. Aston Villa 12 19
9. Newcastle 11 18
10. Fulham 12 18
11. Brentford 12 17
12. M. United 12 16
13. Bournemouth 12 15
14. West Ham United 11 12
15. Everton 12 11
16. Leicester City 12 10
17. Wolves 12 9
18. Ipswich Town 12 9
19. Crystal Palace 12 8
20. Southampton 12 4
Takımlar O P
1. Barcelona 14 34
2. Atletico Madrid 14 29
3. Real Madrid 13 28
4. Villarreal 13 25
5. Osasuna 14 22
6. Girona 14 21
7. Mallorca 14 21
8. Athletic Bilbao 13 20
9. Real Betis 14 20
10. Real Sociedad 13 18
11. Celta Vigo 14 18
12. Sevilla 14 18
13. Rayo Vallecano 13 16
14. Leganes 14 15
15. Getafe 14 13
16. Deportivo Alaves 14 13
17. Las Palmas 14 12
18. Valencia 12 10
19. Espanyol 13 10
20. Real Valladolid 14 9

Gelişmelerden Haberdar Olun

@