24.01.2021, 12:29

"Vurulduk Ey Halkım"

Bugünkü gibi, sarı sıcak bir Sydney yazıydı...
Nuran arayıp acı haberi verdi:
Patlattıkları bomba, Uğur Mumcu'yu aramızdan alıp kalplerimize gömmüştü.

Eve nasıl geldim,valizi alelacele nasıl hazırladım, bir arkadaşın yardımıyla kalkan ilk uçakta nasıl yer buldum; tüm bunların ayırdına ancak o uzun yolculukta varabildim...

Ankara'da soğuk, sulu sepken yağışlı bir hava vardı.
O telaşla iklim değişikliğini bile pek düşünememişim.
Ayaklarım ıslanıyor,
soğuk delip geçiyor ama o mahşeri kalabalığın arasında üşüdüğümü hissetmiyordum.
(Ağır bir soğukalgınlığı sonrası dönebildim Sydney'e...)

1980 öncesi yığınsallık,
sanırım ilk kez o gün,
yeniden Ankara sokaklarını doldurmuştu...
Mezarlığa ulaştığımızda,
söylendiğine göre, kortejin ucu Sıhhıye köprüsü üzerindeymiş...

Yüzbinler; eğilip bükülmeyen, onurlu bir kaleme, gazeteciye, aydına, yurtsevere 'uğurlar olsun' diyerek son yolculuğuna uğurluyordu...
Acıyı bal eyleyen, sıratı yol eyleyen bizler hep bir ağızdan haykırıyorduk:

"Ekilir ekin geliriz
Ezilir un geliriz
Bir gider bin geliriz
Beni vurmak
kurtuluş mu..."

İki alıntıyla; 28 yıl sonra,
o günlerden bugüne tutulan ışığı bir kez daha anımsayalım:

"Din ve inanç özgürlüğünün en sağlam güvencesi laiklik ilkesidir.
Bu ilke, siyasal amaçlı dinsel akımların devlet yönetimine egemen olmasını önlemek için getirilmiştir...
Ancak özgürlükçü ve demokratik toplumlarda bu "siyaset-tarikat-ticaret" üçgeni ile savaşılır.
Kapalı rejimlerde ise bu akımlar, devlet kadrolarını sinsi ve karanlık yöntemlerle ele geçirirler."
(Uğur Mumcu-Rabıta-s:157)

Nedir gazetecinin görevi?
Gelin yanıtı Uğur Mumcu versin:

"Bizler, bu gibi ilişkileri ortaya çıkardığımız, yolsuzlukları sergilediğimiz için başımıza gelmeyen dert kalmadı. Hapis yattık,
hücrelerde kaldık,
bileklerimize kelepçeler takıldı, sırtımızda taş taşıdık. Ama bunlar,
devletin milyonları üzerinde imparatorluklar kuranlar, aşçıları,
bahçıvanları, hanları,
hamamları ve milyonluk yatları ile masal hayatı yaşayanlar, bizleri "vatan ve millet düşmanı" ilan ettiler. Ellerindeki gazeteleri kullanarak bizleri sindirmeye,
korkutmaya çalıştılar..."
(Terörsüz Özgürlük s:12)

Sindiremeyip korkutamayınca da katlettiler...

Yine, günümüze ışık tutması ve bugünlerde çok sözü edilen, iktidarın kutuplaştırma siyaseti"ni anlama açısından, Uğur Mumcu'nun cenazesi sonrası, siyasal islamcıların yaklaşımını aktaran çarpıcı bulduğum son bir alıntı:

"İyi anlaşılması gereken bir diğer husus da,
Mumcu'nun öldürülmesini
protesto eden kitlenin niteliğidir... Bu kitle nasıl tanımlanabilir? Kendilerine atfettikleri yurtseverlik,
ulusalcılık, hümanistlik,
demokratlık gibi tanımlamalar bu kitleye uygun belirleyici sıfatlar mı? Hayır...
Bu kitle evvela ve sonra laik, daha somut bir anlatımla İslam karşıtıdırlar...
Toplumsal ayrışmanın laik ve müslüman şeklinde saflaşma temelinde belirginleşmesi temelde doğal ve üstelik olumlu bir gelişmedir. Toplumsal saflaşmanın laik ve müslüman-kendi terminolojimizle ifade edecek olursak: kafir ve müslüman-şeklinde belirginleşmesi, İslam'ın tarih ve dünya görüşü açısından bir gereklilik olması yanında,
müslümanların pratik mücadeleleri açısından da bir netleşmeye tekabül etmektedir...
Her yönüyle safların belirginleşmesi ve sıklaşması bu topraklarda müslüman yaşamamızın biricik koşuludur..."
(R.Kaya-Haksöz Dergisi-Sayı:23-Şubat 1993)

Uğur Mumcu ne ilk idi ne de son oldu...
Uğur Mumcu'nun ailesi, Musa Anter'in kızı, Hrant Dink'in eşinden başlayarak, faili meçhul cinayetlerde hayatlarını kaybedenlerin aileleri,
Cumartesi Anneleri gibi,
bir girişim başlatarak
"Toplumsal Bellek Platformu" oluşturdular...

Bize düşen görev:
Bu belleği diri tutarak,
gelecek kuşaklara aktarıp,
yaşanan acıların bir daha yaşanmaması için...
Gerçeklerin ortaya çıkması için...
Karanlıkları aydınlığa dönüştürmek için...
Tüm baskı ve yıldırma çabalarına karşın mücadele etmek...
Değil midir?..

Ne diyordu Uğur Mumcu?

"Vurulduk ey halkım unutma bizi..."

UNUTMADIK,
UNUTTURMAYACAĞIZ...

Yorumlar (0)
17
parçalı bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 12 34
2. Fenerbahçe 12 29
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 13 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 12 17
8. Başakşehir 12 16
9. Rizespor 12 16
10. Gaziantep FK 12 15
11. Kasımpasa 12 14
12. Konyaspor 12 14
13. Antalyaspor 12 14
14. Trabzonspor 11 12
15. Kayserispor 12 12
16. Bodrumspor 13 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Bandırmaspor 12 24
3. Erzurumspor 12 22
4. Karagümrük 12 21
5. Igdir FK 12 21
6. Boluspor 13 21
7. Ankaragücü 13 19
8. Ahlatçı Çorum FK 12 19
9. Keçiörengücü 13 18
10. Şanlıurfaspor 13 18
11. Ümraniye 13 18
12. Gençlerbirliği 13 18
13. Pendikspor 13 18
14. Esenler Erokspor 12 17
15. İstanbulspor 13 17
16. Manisa FK 13 17
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 13 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 12 23
3. Chelsea 12 22
4. Arsenal 12 22
5. Brighton 12 22
6. Tottenham 12 19
7. Nottingham Forest 12 19
8. Aston Villa 12 19
9. Newcastle 11 18
10. Fulham 12 18
11. Brentford 12 17
12. M. United 11 15
13. Bournemouth 12 15
14. West Ham United 11 12
15. Everton 12 11
16. Leicester City 12 10
17. Wolves 12 9
18. Crystal Palace 12 8
19. Ipswich Town 11 8
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 14 34
2. Atletico Madrid 14 29
3. Real Madrid 12 27
4. Villarreal 12 24
5. Girona 14 21
6. Mallorca 14 21
7. Osasuna 13 21
8. Athletic Bilbao 13 20
9. Real Betis 14 20
10. Real Sociedad 13 18
11. Celta Vigo 14 18
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Getafe 14 13
16. Deportivo Alaves 14 13
17. Las Palmas 14 12
18. Valencia 12 10
19. Espanyol 13 10
20. Real Valladolid 14 9

Gelişmelerden Haberdar Olun

@