24.12.2022, 12:10

Yaptıklarınızı Savunun Savunamayacaksanız Yapmayın!

Sizi, sizleri, yaptıklarınızı savunmaya davet etmemiz farz oldu. 

Kim ki o “Siz”?

Siz işte, siz…

Mesela, annelerinin, saçının telini koklamaya kıyamadığı evlatlarını, işkencelerle öldürenler;

Faili meçhullerin, adı sanı belli ama birbirlerini koruyup kolladıkları için bir türlü bilinemeyen, bilinse de üstleri örtülüp gizlenen namert failleri;

Ülkemizin öldürülmüş çocuklarının geri plandaki katilleri, öldürmeye azmettiricileri; 

Canı sıkıldıkça darbe yapanlar, yaptıranlar, darbe ortamı hazırlayanlar, her yerde bomba patlatanlar;

Darbelerle bizleri demokrasiden uzaklaştıra uzaklaştıra bugünkü halimize getiren, şu geri kalmışlığın, şu çağdışılığın, şu çürümüşlüğün, şu kokuşmuşluğun içine atıp boğmaya çalışanlar;

Bataklık kokularına alıştırmaya, pis kokuları sevip bağrımıza basmamızı sağlamaya çalışanlar;

6-7 Eylül 1955’te yalan bir haberle halkı galeyana getirip Beyoğlu pogromunu yapan, yaptıranlar;

1978 yılı 19-26 Aralık arasında Kahramanmaraş katliamını hazırlayanlar, Maraş’ta günlerce insan doğrayıp doğratanlar; 

Çorum’u, Malatya’yı kana bulayanlar;

77 yılı 1 Mayıs’ında Taksim’i silahlarla tarayanlar, ölmeyip kalanları da birbirlerini ezecek denli sıkıştıranlar;

Sivas’ta aydınları bir otele doldurup diri diri yakanlar;

Yurdumuzun oğullarını, kızlarını, kollarını bacaklarını koparıp, saçlarını yolup, bedenlerini elektrikle kavurup kör kuyulara atanlar;

Oğullarının, kızlarının, eşlerinin, abilerinin, babalarının kemiklerini arayan ve bulamayan Cumartesi Annelerinin gözlerine bakamayanlar, bakamadıkları için onları görünmez kılmaya çalışanlar, kendi suçlu psikolojilerini örtmek için, onlara sürekli şiddet uygulayanlar, uygulatanlar;

Daha dünün sümüklüsü eli coplu çocuklara, dedesi ninesi yaşındaki o kadınları, o adamları coplatanlar, böylelikle onların ruh sağlığını bozanlar ve o sübyanları birer ruh hastasına çevirenler; o sabilerin alınlarına öyle bir utanç lekesi sürenler, onları, ömürleri boyunca o utanç lekesiyle ve korkunç suçluluk kabuslarıyla yaşamaya mahkûm edenler;

Darbelerde ülke gençliğini dilim dilim doğrayan, ülkenin geleceğini ta cehennemin dibine batıranlar, aydınlarını öldüren, gençlerini-aydınlarını öldürttükleri katilleri de ruh hastası olarak toplum içine salanlar;

Ankara Gar katliamını organize edenler, hayvani güdülerine göre yaşayıp herkesi de öyle yaşamaya zorlayanlar eliyle, Ankara’yı ağıtlar şehrine çevirenler, çevirtenler; kahır ve acı içindeki çığlık çığlık insanların üzerine gaz sıkanlar, sıktıranlar, ambulansların alana ulaşmaması için ne gerekiyorsa onu yapıp yaptıranlar; savunun kendinizi. Yaptığımız çok doğru bir şeydi, çok iyi bir şeydi deyin. Yaptığınızla övünün! 

Tertemiz günahsız gençleri, sadece sizden farklı düşünüyor ve sizinkinden farklı hayatlar hayal ediyorlar diye Suruç’ta öldürtenler, aynaya bakın. O aynadaki kendinize sorun. Doğru muydu? İyi miydi? Yararlı mıydı, ülkemizi kalkındırdı mı, geliştirip arşa çıkardı mı gençleri öldürtmemiz diye sorun!

Başımıza IŞİD gibi SADAT gibi terör oluşumlarını bela edenler, bunun nedenini bu topluma açıklayın!

Nazım Hikmet sizler için “Onlar ümidin düşmanıdır.” der. Onun şiirlerine karşı kendinizi ve yaptıklarınızı savunabiliyor musunuz? Savunun. Kendimizi savunamayacağımız için değildi, onu, yabancı bir ülkede yaşayıp ölmeye mahkûm edişimiz deyin. Bütün bir dünyanın tanıdığı şairimizi, ülkemize sığdırmayışınızın sebebinin iyi bir sebep olduğunu savunun.  Para karşılığında şiir yazan, yani onurunu satabilen bir şairi göklere çıkartıp Nazım’ın yerini doldurmaya çalıştığınızı ama bunu başaramadığınızı itiraf edin. Bize etmeseniz de olur, kendinize itiraf edin!

Reyhanlı’yı, İstanbul Havaalanı’nı, Reina’yı, Kızılay’ı, İstiklal’i, kana bulatırken şu, şu, şu sebeplerden ötürü bunların yapılması şarttı deyin. O sebepleri tek tek açıklayın ve mertçe ise bütün bunlar, mertçe savunun!

Öldürmeye, işkence etmeye, yemek yemek, su içmek kadar ihtiyaç duyan birer ruh hastası olduğumuz için değil, birer röntgenci, birer paranoyak, aynı zamanda da birer psikopat olduğumuz için değil, öldürmeye muhtaç olduğumuz için değil, öldürürsek ancak kendimizi güçlü hissedebildiğimiz için değil, gerçek birer kahraman olduğumuz için, kalleşçe de olsa saldırıyor, saldırtıyor, öldürtüyoruz deyin. Çıkın bu kalleş yöntemlerinizi savunun! 

Sevgili topraklarımıza devletlik eden hükümetlerimizin ne yazık ki ve ne utanç verici ki işi düştükçe kullandığı, önlerine her türlü kabulü koyduğu, her türlü ayrıcalığı sunduğu, aç uyuyan çocukların babalarının vergilerini alıp, zibil gibi önlerine serdiği, kapılardan çakarlarla geçirttiği, bal kaymakla beslediği söylenen seri katiller, kendinizi savunun. Yaptıklarımızın kalleşçe olduğuna bakmayın, bizler aslında mert insanlarız deyin, haydi savunun kendinizi ve yaptıklarınızı!

Güya korumaya aldığımız yurt kızlarını, güya çok falan filan oldukları için kapatılan genelevlerin boşluğunu doldurmak için kullanan, onları önce maddeye alıştırıp pazarlayan; onları, insanların özel hayatlarını, gerektiğinde ortalığa sermekten çekinmeyeceğiniz videolara kaydetmek için kullananlar ve bütün bunları yaparken diğer yanda, ardan namustan söz edip ağızlarında büyük büyük laflar çiğneyen, yüzü kızarmaz, utanmaz, arlanmazlar, haydi ne kadar namuslu, nasıl da düzgün, nasıl da efendi olduğunuzu savunun. Günahlarınızı savunun!  

Saldırganlık ve katletme dışında hiçbir şeye akılları çalışmayanlar, her katledişlerinden sonra kendilerine, bu gariban halkın vergileriyle alınmış gıcır arabaların, evlerin, otellerin vesairenin verildiği adamlar, kadınlar, savunun kendinizi!

İnsanca yaşamak istediklerini duyurmak, kendilerinden kesilen her kuruşlarının bu saldırganlara verilişine itiraz etmek ve haklarını ve onurlarını savunmak için çıktıkları alanlarda öğretmenlerin, işçilerin, doktorların, avukatların önüne, kendisi de aynı o memurlar gibi memur olan, işçiler gibi işçi olan, onlar kadar bunalmış olan, onlar kadar darda olan polisleri dizen, dizdiren, içlerini nefret doldurarak onurlarını korumaya çalışan insanların üstüne salan, saldırtan, coplayan, coplatanlar, savunun yaptıklarınızın şahaneliğini! 

Okullarını korumaya çalışan öğrencileri, çekin ellerinizi üzerimizden, bizi öldürmeyin diye haykıran kadınları, haklarıma saygı duy diyen LGBT artıları, suyunu, havasını, ağacını, böceğini, tarlasını korumak isteyen ve yaşamlarının tastamam can damarlarını kesmenize itiraz eden köylüleri saçlarından sürükleyenler, patronların kârını korumak için vatanın polisini, jandarmasını vatandaşa karşı öne sürenler, savunun bu yaptığınızın çok doğru, çok haklı ve çok onurlu bir şey olduğunu!    

İnsanı, hayvanı birbirinden ayırmadan öldüren, öldüren, öldürenler, savunun kendinizi!

Köle yapamadıkları eşlerini, hükmedemedikleri sevgililerini, iğrenç emelleri için el kadar bebeleri öldürenler, kendinizi savunun!

Dün Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Turan Dursun, Muammer Aksoy, Çetin Emeç, Ahmet Taner Kışlalı’yı ve daha nicesini suikastla; İlhan Erdost’u, Sabahattin Ali’yi ve daha nicesini işkenceyle; Deniz’i, Hüseyin’i, Yusuf’u, on yedi yaşındaki Erdal Eren’i, mahkeme kararıyla öldürenler; bugün, Hrant Dink’i, Necip Hablemitoğlu’nu, Tahir Elçi’yi göstere göstere öldürenler, Kemal Kılıçdaroğlu’nu öldürmeye kastedenler, başaramadıkları işi tamamlamayı yine akıllarından geçirenler, savunun kendinizi! Savunamıyorsanız aklınızdan geçirmeyin!

Yılmaz Güney’e, Ahmet Kaya’ya, Nazım’a, özbeöz kendi ülkelerini zindan edenler, hayvani öldürme ihtiyaçlarını giderebilmek için sürekli savaş isteyenler; barış isteyenleri dövenler ve dövdürenler, haydi, iyi birer işti bütün bunlar deyin! 

Bizlere, aynada kendi yüzünüze nasıl bakabildiğinizi anlatın!

Başka fikirlere karşı kendi fikirlerini savunamadıkları, sorulara cevap veremedikleri ve aslında verebilecek bir cevapları zaten var olmadığı için laf kalabalığından başka bir şey yapamayan, bağırıp çağıran, höyküren, böğüren, çirkefleşen, kaçırıp işkence eden, vurup öldürenler, öldürdüğünüz o insanların anne babalarıyla konuşmayı deneyin, bir kerecik deneyin!

Onlara, “Senin çocuğunu işkence ede ede ben öldürdüm.” deyin. Anne babalara, eşlere, nişanlılara, o anne babaların çocuklarına… Bunu neden yaptığınızı açıklayın. Kendinizi ve yaptıklarınızı savunun. Savunamıyorsanız yapmayın. Savunamayacağınız hiçbir şeyi yapmayın! 

O annelerin karşısında kendinizi savunmanız da aklamanız da hiç mümkün değil ama en azından bağışlanmayı dileyin onlardan. Önlerine set kurmaktan, haklı eylemlerini yasaklamaktan, onları coplamaktan vazgeçin. İnsan olduğunuzu hatırlayın. Haddinizi, sınırınızı öğrenin ya da hatırlayın. Sınırları aşmayın!

Kahramanmaraş katliamının yıl dönümü bugünler. 19-26 Aralık 1978. Haydi biz haklıydık deyin. Annesinin karnında bıçakladığımız o bebeği öldürmekte yerden göğe kadar haklıydık deyin. Minicik oğlancağzı bacaklarından ikiye ayırıp katletmekte haklıydık deyin. Benzin döküp evleri, dükkanları yakmakta haklıydık deyin. Savunun kendinizi! Savunamıyorsanız da yapmayın!

Savunamayacağınız hiçbir şeyi yapmayın! 

Savunamayacağınız hiçbir şeyi yapmayın! 

Savunamayacağınız hiçbir şeyi yapmayın! 

Yorumlar (1)
Alev Subaşı 2 yıl önce
Devamını oku
12
parçalı az bulutlu
banner17
Günün Karikatürü Tümü
Günün Anketi Tümü
Bergama İl Olmalı mı?
Bergama İl Olmalı mı?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 28 71
2. Fenerbahçe 28 68
3. Samsunspor 29 51
4. Beşiktaş 28 48
5. Eyüpspor 29 47
6. Başakşehir 28 42
7. Göztepe 28 39
8. Gaziantep FK 28 39
9. Kasımpaşa 29 39
10. Antalyaspor 29 39
11. Trabzonspor 28 36
12. Konyaspor 29 34
13. Rizespor 28 34
14. Bodrum FK 29 33
15. Kayserispor 28 33
16. Sivasspor 29 31
17. Alanyaspor 29 31
18. Hatayspor 28 19
19. A.Demirspor 28 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 33 66
2. Karagümrük 33 59
3. Gençlerbirliği 33 57
4. Erzurumspor 33 55
5. Bandırmaspor 33 55
6. İstanbulspor 33 52
7. Keçiörengücü 33 48
8. Boluspor 33 48
9. Iğdır FK 33 48
10. Esenler Erokspor 33 48
11. Ahlatçı Çorum FK 33 48
12. Amed Sportif 33 48
13. Ümraniye 33 47
14. Pendikspor 33 45
15. Sakaryaspor 33 42
16. Ankaragücü 33 38
17. Manisa FK 33 38
18. Şanlıurfaspor 33 37
19. Adanaspor 33 27
20. Yeni Malatyaspor 33 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 31 73
2. Arsenal 31 62
3. Nottingham Forest 31 57
4. Chelsea 31 53
5. Newcastle 30 53
6. M.City 31 52
7. Aston Villa 31 51
8. Fulham 31 48
9. Brighton 31 47
10. Bournemouth 31 45
11. Crystal Palace 30 43
12. Brentford 31 42
13. M. United 31 38
14. Tottenham 31 37
15. Everton 31 35
16. West Ham United 31 35
17. Wolves 31 32
18. Ipswich Town 31 20
19. Leicester City 31 17
20. Southampton 31 10
Takımlar O P
1. Barcelona 30 67
2. Real Madrid 30 63
3. Atletico Madrid 30 60
4. Athletic Bilbao 30 54
5. Villarreal 29 48
6. Real Betis 30 48
7. Celta Vigo 30 43
8. Real Sociedad 30 41
9. Rayo Vallecano 30 40
10. Mallorca 30 40
11. Getafe 30 39
12. Sevilla 30 36
13. Osasuna 30 35
14. Valencia 30 34
15. Girona 30 34
16. Espanyol 29 32
17. Deportivo Alaves 30 30
18. Leganes 30 28
19. Las Palmas 30 26
20. Real Valladolid 30 16

Gelişmelerden Haberdar Olun

@