“IRKÇILIK CAHİLİN
SIĞINAĞIDIR”
F.Fenelon
Farklı ülkelerdeki gelişmelerin bakış açısı ve deneyim zenginliğine katkı sağlayabileceği inancıyla,
zaman zaman Avustralya ve Pasifik’teki gözlemlerimi yazıyorum.
Birkaç gün önce,Avustralya Senato’sunda Afgan kökenli bağımsız senatör Fatima Payman, Tek Ulus Partisi (One Nation Party) lideri senatör Pauline Hanson’u ırkçılıkla suçlayarak:
“Sen insanlığın yüz karasısın”
dedi.
Ardından da:
“Burkanı topla Afganistan’a git ve Taliban’la konuş, onlara anlat derdini..” diye bağırdı.
Çünkü ırkçı partinin lideri Hanson, senatör Fatima’nın Afgan vatandaşlığından ayrıldığı konusunda yeterli kanıt gösteremediği gerekçesiyle senatörlüğünün düşürülmesini istemişti.
(Avustralya yasalarına göre başka bir ülkenin de vatandaşı olanlar senatör olamıyor.)
Fatima Payman daha 8 yaşındayken, ailesi ile birlikte Taliban rejiminden kaçarak bir göçmen botuyla ölümlerden dönüp Avustralya’ya sığınmıştı.
Genç yaşında İşçi Partisi adayı olarak seçimleri kazanarak, Avustralya’nın Afgan kökenli ilk kadın senatörü olmuştu.
Daha sonra, İşçi Partisi’nin Filistin konusundaki tutumunu eleştirerek partisinden istifa etmiş ve bağımsız olarak görevine devam etmişti.
Peki niçin Burka?
Çünkü,ırkçı senatör Hanson, daha önce de senatonun bir oturumuna burka giyerek gelmiş,giydiği burkayı fırlatıp atarak:
“Bu kumaş parçasını üzerimden atmaktan memnunum. Avustralya burka giymeyi yasaklamalıdır.” demişti.
İşte bu olaya atıfta bulunan senatör Fatima’da:
“Senatoya aday olurken,
Afgan vatandaşlığından ayrılmak için tüm girişimleri yapmasına karşın, Taliban rejimi nedeniyle bu girişimlerin sonuçsuz kaldıgını” belirtmiş ve
ırkçı senatör Hanson’a da:
‘Ben çözemedim, haydi bakalım fırlattığın burkayı giyip Afganistan’a git de Talibanla görüşüp sen çöz bu sorunu!’ demek istemişti.
Irkçı senatör Pauline, müslümanlara göç yasağı getirilmesini istiyor.
Gerekçesini şöyle açıklıyor:
“Kültürleri ve ideolojileri bizimle uyumlu olmayan müslümanlar nedeniyle Avustralya gömülme tehlikesiyle karşı karşıya…”
Geçtiğimiz Nisan ayında da senatör Pauline Hanson,
“ırkçılık yaptığı” gerekçesiyle mahkemece suçlu bulunmuştu.
Neydi olay?
İngiltere Kraliçesi öldüğünde,
Pskistan kökenli senatör Mehreen Faruqi bir açıklama yaparak:
“sömürgeleştirilmiş insanların çalınmış hayatları, toprakları ve zenginlikleri üzerine kurulmuş ırkçı bir imparatorluğun lideri için yas tutmayacağını” söylemişti.
Bunın üzerine, senatör Pauline Hanson’da X hesabından:
“Defolup Pakistan’a git!”
mesajı atınca, senatör Faruqi senatör Hanson’u ırkçılık yaptığı gerekçesiyle mahkemeye vermişti.
Mahkeme;
“ırk ayrımını önleme yasasını ihlal ettiği, müslüman karşıtı kişisel saldırıda bulunduğu”gerekçesiyle senatör Hanson’u suçlu bulmuştu…
İşin komik yanı da şu:
‘The Sunday Mail’ gazetesi,
kendisinin verdiği izinle ‘Tek Ulus Partisi’ lideri senatör Pauline Hanson’un DNA testini yaptırmış ve sonucu da açıklamıştı.
Soyunun yüzde yüz İngiltere ya da İrlanda’dan geldiğine inanan senatörün DNA sonucu ne çıktı biliyor musunuz?
Yüzde 9 Ortadoğulu…
Yüzde 32 İtalyan, Yunan ve Türk karışımı…
Yüzde 59 Kuzey Avrupalı!..
Son senato oturumunda ırkçı senatörü protesto edenlerden birisi de Aborgin senatör Lidia Thorpe idi…
O da gelecek yazıya kalsın…
Irkçılık insanlık düşmanlığıdır.
Emin Toprak 4 Gün Önce
Sn. Toprakçı; Yazınızı ilgi ve istekle okudum. Ve “ırkçı senatör Hanson” örneği ile fanatik ırkçıların hemen hepsinin ‘asimilasyona uğramış devşirmeler’ olduğu bir kez daha kanıtlanmış oldu. Teşekkürler