1. Giriş ve amaç
Kamile Şevki (Aygün, Mutlu)'nin yaşamı, başarıları ve eserleri, Türkiye’de bilimsel ve sosyal yaşamda gerçekleştirdiği birçok “ilkler”, başından sonuna kadar bir Atatürk ve Cumhuriyet dönemi kızının örnek başarılarıdır.
Tüm yaşamı boyunca İstanbul Üniversitesi, Ankara Numune Hastanesi ve Ankara Üniversitesi’nde çalışarak Türkiye’de tıp eğitim ve öğretimine büyük katkıda bulunmuş, genç tıbbiyelilere, cumhuriyet kızlarına ve genç kuşaklara örnek olmuştur (Fotoğraf 1).
Fotoğraf 1. Prof. Dr. Kamile Şevki (Aygün, Mutlu) (1906, İstanbul - 3 Ekim 1987, Ankara).
Bilimsel görevlerini yerine getirirken, günümüzde de geçerli olan bir anlayışla, içinde yaşadığı toplumun eğitim ve sağlık sorunlarının çözülmesi, “cehalet” ile savaşılması gibi konularda da girişimler yapmıştır.
Ayrıca Atatürk’ün 10 Kasım 1953 günü, Ankara Etnografya Müzesi’nden yeni yapılan Anıtkabir’e taşınmasında Patoloji uzmanı olarak Kamile Şevki Mutlu’ya görev verilmiş, Atatürk’ün son bakısını yapmış ve Türk tıp tarihinde unutulmazlar arasına girmiştir.
Amacımız, Cumhuriyet devrinin kuşaklar boyu devam edecek ışığını taşıyan bir cumhuriyet kızı olan Kamile Şevki (Aygün, Mutlu)’nin yaşam öyküsünü, bilimsel, eğitsel, sağlık ve sosyal alanlardaki çalışmalarını kısaca yazmak ve genç kuşakların tanımasını ve bilgilenmesini sağlamaktır.
2. Kamile Şevki Mutlu’nun Yaşam Öyküsü
Kamile Şevki 1906 yılında İstanbul’da entelektüel (aydın, düşünür) bir ailenin kızı olarak dünyaya gelmiştir.
Kamile Şevki, Av. Mehmet Şevki ile Fatma Rahime Şevki ailesinin iki kızından küçüğüdür.
Kendisinden 4 yaş büyük olan ablası Nigar Şevki, Türkiye’nin ilk kadın Hukukçusudur.
Kurtuluş Savaşı ve sonrası dönemde, Türkiye’nin tıp doktoru, ebe, hemşire, laborant, teknisyen gibi sağlıkçılara pek çok gereksinimi bulunuyordu.
Özellikle bu dönemde;
Salgın hastalıklar (tüberküloz, sifilis-frengi, tifo, tifüs-veba, sıtma, kuduz vb), Yüksek oranda çocuk ölümleri, Beslenme bozukluklarına bağlı hastalıklar ve Halkın eğitim alanındaki geri kalmışlığı ve “cehalet” Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin önünde ivedilikle çözülmesi gerekli, çok büyük bir sorun olarak duruyordu.Bu nedenlerle Tıp Fakültesi’ne erkek öğrenciler yanı sıra, kız öğrencilerin alınması ve yeni tıp ve sağlık okullarının açılması için de girişimler başlamıştır.
Ayrıca, örneğin 27 Mayıs 1928’de Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü adı verilen
Türkiye’nin ilk halk sağlığı laboratuvarı hizmete açılmıştır.
Kız Öğrencilerin Tıp Fakültesine Kabulü (1922)
Sonuçta, Kurtuluş Savaşının ardından, Eylül 1922 de, İstanbul Tıp Fakültesi’ne kabul edilen 10 kız öğrenciden 6’sı, 1928 yılında stajlarını tamamlayıp Tıp Doktoru olmuşlardır.
Böylece Türkiye’de kız çocuklarının tıp eğitimi yapabilmeleri önündeki, yüzyıllardır sorun olan engeller aşılmıştır.
Kamile Şevki 1924'te İstanbul Kız Lisesi’ni, İstanbul Darul-Fünun Tıp Fakültesini de 1930 yılında tamamlamış ve Tıp doktoru olarak mezun olmuştur.
Kamile Şevki, Patoloji Asistanı (1930)
Kamile Şevki, Tıp Fakültesi’ni bitirdikten sonra, aynı yıl Hamdi Suat Aknar’ın yanında Patoloji uzmanlık eğitimine kabul edilmiştir. Hamdi Suat Aknar, İstanbul Tıp Fakültesi’nde kız öğrencileri Asistanlığa kabul eden ilk hocalardan birisidir.
Hamdi Suat Aknar, Türkiye’de çağdaş patolojinin kurucusudur ve 1900-1904 yılları arasında Almanya’da “formal” patoloji uzmanlık eğitimi görmüş, Alman Patoloji Okulu’nda yetişmiş, uluslararası yayınları olan, başarılı ve saygın bir bilim insanıdır.
Bu nedenle, Kamile Şevki burada iyi bir patoloji eğitimi almış, uzun soluklu bir bilim insanı olmuştur.
Tıp Fakültesi Patoloji uzmanlık eğitimi için göreve başlayan Kamile Şevki, henüz asistanlığının ilk yılı olan 1931 yılında, ilk çalışmasını (lenfogranülomatozlar) Ankara Halkevinde, Cumhurbaşkanı Atatürk ve Başbakan İnönü’nün de katılımı ile yapılan 4. Milli Türk Tıp Kongresi (22-24 Eylül 1931, Ankara)’nde sunmuştur.
Kamile Şevki Almanya’da (1933-1935)
Kamile Şevki, 1933 yılında Almanya'da Berlin Tıp Fakültesi'ne eğitim amacıyla gönderilmiştir.
Almanya’da Prof. Dr. Robert Roessle yönetimindeki Berlin Patoloji Enstitüsü'nde 2 yıl çalışmıştır.
Bu sürenin son 4 ayını, Prof. Robert Meyer'in yanında sürdürmüştür.
Kamile Şevki 1934'de, böbreküstü bezinin iç bölgesinde “medulla” yer alan “kromaffin” hücrelerin sitoplazmalarındaki “kromaffin” taneciklerini ortaya çıkaran yeni bir “teknik” “Şevki Metodu” geliştirmiştir.
Kamile Şevki Patoloji Uzmanı (1935)
Kamile Şevki, 1935 yılında İstanbul'a dönerek Türkiye’de Patoloji Uzmanı unvanını almıştır.
Böylece, Kamile Şevki, Türkiye'nin ilk kadın Patoloji Uzmanı olduğu gibi, 1945 yılında da Ankara’da Türkiye'nin ilk kadın hekim Profesörü olmuştur.
Kâmile Şevki, patoloji uzmanı olarak atandığı Ankara Numune Hastanesi'nde Patoloji Laboratuvarını kurmuş, burada 1935-1945 yılları arasında patoloji uzmanı olarak, bütün Anadolu’dan gelen hasta materyellerini inceleyerek, büyük ve yorucu bir görevi özveri ile yerine getirmiştir.
Kamile Şevki Türkiye’nin İlk Kadın Profesörü (1945)
Kamile Şevki, 3 Aralık 1945 yılında kurulan Ankara Tıp Fakültesinde, Histoloji ve Embriyoloji Bilim Dalı’nı kurmak üzere Profesör kadrosuna atanmış ve bu görevini 1976 yılına kadar yürütmüştür.
Kamile Şevki, Ankara Tıp Fakültesi İlk Açılış Dersi (1945)
Kurucu öğretim üyesi olarak görev aldığı Ankara Tıp Fakültesi'nin 19 Ekim 1945 günü yapılan açılış töreninde, "Morfoloji Bilimlerinin Tıptaki Önemi" başlıklı ilk dersi vermek onuru Kamile Şevki’ye verilmiştir.
Böylece, Kamile Şevki 1946 yılında kurulan Ankara Üniversitesi’nin de kurucuları arasında yerini almıştır.
Kamile Şevki Mutlu, 1951 yılında Ankara Üniversitesi Senato Üyeliğine seçilmiştir.
Kamile Şevki Mutlu, Türkiye'nin ilk Elektron Mikroskobu Laboratuvarını Ankara Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Bilim Dalı’nda Aliye Erkoçak ile birlikte 1954 yılında açmıştır.
Kamile Şevki Mutlu, 1955 yılında orijinal fotoğraflara dayalı histoloji bilgilerini içeren Türkiye'nin ilk Histoloji Ders Kitabını yazmıştır.
Pennsylvania Üniversitesi (1959-1962)
1959-1962 yılları arasında, Pennsylvania Üniversitesi'nde konuk öğretim üyesi olarak bulunan Kamile Şevki Mutlu, birçok ulusal ve uluslararası derneğin üyesi olmuş,
Türkiye Kızılay Derneği Onur Üyeliği
Türkiye Kızılay Derneği'ndeki yararlı çalışmaları nedeniyle onur üyeliğine seçilmiş ve altın madalyaya layık görülmüştür.
Hekimlik Mesleğinde Türk Kadını
Kamile Şevki Mutlu, toplumun aydınlatılması için konferanslar düzenlemiş, 1967 yılında Ankara’da “Hekimlik Mesleğinde Türk Kadını” konulu bir konferans vermiştir (Kadının Sosyal Hayatını Tetkik Kurumu Aylık Konferansları, 1953-1964. Ankara, 1967;18-27).
Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu, asistanlığa başladığı günden (1930) emekli olduğu 1976 yılına dek aralıksız olarak Tıp Fakültesinde çalışmış, patoloji, histoloji, embriyoloji ve eğitim alanlarında tıp öğrencilerinin eğitimine verdiği büyük emek ve gösterdiği özen yanı sıra bilimsel çalışmaları ile de öne çıkmıştır.
TÜBİTAK Bilim Hizmet Ödülü (1994)
3 Ekim 1987'de Ankara'da vefat eden Kamile Şevki, vefatından sonra 1994 yılında TÜBİTAK Bilim Hizmet Ödülü'ne layık görülmüştür.
3. Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu’ya verilen unutulmaz görev
Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu’ya 9 Kasım 1953 günü, Ankara Etnografya Müzesi’nde bulunan Atatürk’ün naaşının, son bakısının yapılması ve Anıtkabir’e yolcu edilmek üzere hazırlanması görevi kendisine Ankara Valisi tarafından bildirilmiştir.
Atatürk’ün vefatı sonrası, 11 Kasım 1938 günü, İstanbul’da Patoloji Uzmanı Prof. D. Lütfü Aksu (1880-1951)’nun yapmış olduğu “tahnit” işlemi, 9 Kasım 1953 günü yine Patoloji Uzmanı ve Cumhuriyet kızı olan ve Atatürk’ün yolundan yürüyen Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu tarafından incelenmiş, vücudun korunduğu bir rapor ile belgelenmiştir.
10 Kasım 1953 Salı günü Atatürk, Ankara’da büyük bir törenle Anıtkabir’deki “ebedi istirahatgâhında” toprağa verilmiştir.
Kamile Şevki Mutlu, böylece Türk tarihine geçen unutulmaz bir görevi yerine getirdiği gibi, kız çocuklarına da erkekler ile eşit eğitim öğretim haklarını tanıyan Cumhuriyet Devrinin kuşaklar boyu sürecek aydınlığının da simgesi olmuştur.
Gerek Prof. Dr. Lütfü Aksu, gerekse Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu, her ikisi de Türkiye’de çağdaş patolojinin kurucusu olan Prof. Dr. Hamdi Suat Aknar (1873-1936)’ın öğrencileri ve çalışma arkadaşıdır.
Ayrıca Kamile Şevki Mutlu, Hamdi Suat Aknar’ın yanında yetişmiş ve Türkiye’nin ilk kadın Patoloji Uzmanıdır.
Türkiye’de, kız öğrencilerin tıp eğitimine başlaması ancak Cumhuriyet döneminde ve Atatürk’ün açtığı yolla ilk kez 1922 yılında gerçekleşmiştir. Kamile Şevki Mutlu da bu kız öğrencilerden birisidir.
4. Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu’nun Bilimsel Etkinlikleri
İstanbul Tıp Fakültesi Dergisi: 1928 yılında, henüz genç bir tıp öğrencisi iken “lenfogranülomatoz” araştırmasını içeren bir makalesi İstanbul Tıp Fakültesi Dergisi’nde (1928;10”11”:12) yayınlanmıştır. Fransızca yayın (1931: Hamdi Suat Aknar ile birlikte, Türkiye kaynaklı ilk yabancı bilimsel yayınlardan birisini Fransızca yapmıştır (Hamdi H, Şevki K. Résultats des rechercher histo bactériologiques sur la granulomatoses maligne. Schweizerische Medizinische Wochenschrift 1931;61(2):43.46). Şevki Metodu: 1934’te böbreküstü bezi “medulla” “iç” bölgesindeki “kromaffin” hücrelerinin sitoplazmalarındaki “kromaffin” taneciklerini, ışık mikroskobu düzeyinde ortaya çıkaran yeni bir doku-kimyasal boyama yöntemi geliştirmiştir (Şevki Metodu) (Arch path Anat 1934;65:29). Lenfogranülomatoz konusu üzerine çalışmalarına sonraki yıllarda da devam etmiştir. Milli Türk Tıp Kongresinde, bildiri sunmuştur (4. Milli Türk Tıp Kong, 22-24 Eylül 1931, Halkevi, Ankara). Alveolar ekinokkozis: 1939 yılında, Türkiye’de ilk kez “alveolar ekinokkozis” denilen, ölümcül bir hastalık yapabilen paraziter hastalığı tanımlamıştır (Sıhhıye Mecmuası.1939;15”96”:650). Türkiye’nin ilk Elektron Mikroskobu Laboratuvarı, 1954 yılında, onun yönetiminde, Ankara Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Histoloji ve Embriyoloji Kürsüsünde açılmıştır. Toplum sağlığı eğitimine katkı: “Gönüllü Hasta Bakıcı Kurslarında” eğitmenlik yapmış ve kitap yazmıştır (Anatomi, Gönüllü Hastabakıcılık Kursu Ders Notları, Başbakanlık Devlet Matbaası Ankara,1945;69). Histoloji Kitabı: Tıp öğrencileri için ilk Histoloji kitabını yazmış, ilk baskısını 1955 yılında, ikinci baskısını 1958 de yapmıştır (Histoloji, Güzel İstanbul Matbaası, Ankara, 1958, ilk baskı 1955).5. Prof. D. Kamile Şevki Mutlu: Cumhuriyet Kızı
Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu, aydın “entellektüel” bir öğretim üyesi olarak öğrencilerine, çevresine ışık saçmıştır.
Türkiye’de Cumhuriyet döneminin bilimsel, eğitim, aydınlanma, toplumun aydınlanması konularında, üzerine düşen görevleri yerine getirmiş, görüşlerini açıklamaktan çekinmemiştir.
Örneğin, Türkçenin geliştirilmesi konusunda öğrencilerine söylemiş olduğu şu sözler dikkat çekicidir:
“ - Ve bizim tıp öğretiminde yüz binlerce Arapça-Farsça sözcük ezberleye ezberleye 6 yılda tamamlandı.
Yazık olmuştu körpe dimağlarımıza. Batı ülkelerinde bu yüz binlerin bir tanesi bile kullanılmıyordu...- Siz genç kuşaklarımız;
- bizim boşuna harcadığımız o en kıymetli zamanı,
- öz Türkçeniz eşliğinde hayatınız boyunca ve dünyanın her köşesinde,
- size ışık tutacak
batı dillerini öğrenerek değerlendirebiliyorsanız- ne mutlu sizlere."
Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu’nun genç hekimlere; “cehaletle savaş” ve “önce Türkiye” öğüdü de çok önemlidir:
"- Genç tıbbiyeli;
- Meslek ödevlerini yaparken, vatanın sosyal dertlerine eğilmeyi bir an ihmal etme!
- Derinliği hangi tarihlere kadar inen ve
- Hangi çeşit kaynaklardan beslendiği bilinmeyen
- Dışardan ve içerden el ele vermiş
- İhanet ve Cehalet
- Ancak böyle uyanık bir nesil karşısında zamanla “atrofiye” “dumura” uğrayacaktır."
6. Sonuç
Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu, Türkiye’de Cumhuriyet döneminin ilk kadın doktorlarından birisidir. Ayrıca, Türkiye’nin ilk kadın Patoloji Uzmanı ve ilk kadın Tıp Profesörüdür. Kamile Şevki Mutlu Türkiye’de birçok ilkleri gerçekleştiren, Atatürk dönemi ve Cumhuriyet döneminin simgesi çağdaş kadınlarımızdan birisidir. Kamile Şevki Mutlu, sosyal yönü güçlü ve çok girişimci bir bilim insanıdır. Sadece bilimsel alanda değil sosyal alanda da etkinlikler düzenlemiştir. Örneğin, İstanbul Tıp Fakültesi’nde öğrencisi ve asistanı olduğu Prof. Dr. Hamdi Suat Aknar’ın 6. ölüm yıldönümüne katılmış, "Hamdi Hoca'nın biyografisini" yazarak, Türk Tıp Tarihi’ne ve günümüze ışık tuttuğu gibi, Bir bilim insanında erdemli olmanın örneğini vermiştir (Türk Tıp Tarihi Arşivi 1942; 19: 48-58). Türkiye’de çağdaş tıp eğitimine ve cumhuriyet döneminin aydınlık yolunda ülkenin gelişmesine, öğrencilerin ve aydınlanmasına önemli katkılarda bulunmuştur. Atatürk ve Cumhuriyet devrimlerinin çağlar boyu sürmesi, böyle bilim insanlarımızın varlığı, öğrenilmesi ve tanıtılması ile olanaklıdır.Özetle, Kamile Şevki Mutlu, tıp alanında Türkiye'nin ilk kadın profesörü, Türkiye’de çağdaş patolojinin kurucusu Hamdi Suat Aknar'ın ve cumhuriyet döneminin Türk Tıbbına kazandırdığı değerlerinden birisidir.
Bu özellikleri ile Prof. Dr. Kamile Şevki Mutlu, gençlerimize örnek bir bilim insanıdır, tanıtılması, yeni “Kamile Şevki”lerin yetişmesi için de bir ışık olacaktır.
-----------------
Kaynaklar
1) Şevki K. Lenfogranulomatoz-Lymphogranulomatosis. Darulfunun Tıp Dergisi-Darulfünun J of Medicine 1928;10 (11): 12.
2) Hamdi H, Şevki K. Résultats des rechercher histo bactériologiques sur la granulomatoses maligne. Schweizerische Medizinische Wochenschrift 1931;61(2):43.46 (in French).
3) Şevki K. Lenfogranulomatoz olgusu. 4. Milli Türk Tıp Kongresi), Ankara Halkevi), Ankara, 22-24 Eylül, 1931;38.
4) Sevki, K. Uber eine besondere Granulation der chromaffinen Markzellen der Xebenniere, ihre Beziehung zur Chromaffinitiit und ihr Vorkommen in Phaoehromozytom. Arch path Anat 1934;65:294.
5) Aygün K. Türkiye’de ilk defa görülen, şimdiye kadar tanınmamış bir şekil gösteren echinoccus alveolaris. Sıhhıye Mec.1939;15(96):650.
6) Aygün K (Şevki). Hamdi Suat'ın Biyografisi. Türk Tıp Tarihi Arşivi (Turkish Medical History Archive) 1942; 19: 48-58.
7) Aygün KŞ. Anatomy, Gönüllü Hastabakıcı Kurs Ders Notları. Başbakanlık Devlet Basımevi, Ankara, 1945; 69.
8) Aygün KŞ. Morfologi Bilgilerinin Tıp Bilgisinde Önemi. Sümer Matbaası, Ankara,1945.
9) Mutlu KŞ. Hekimlik Mesleğinde Türk Kadını. İÜTF Mecmuası, 1953; 16(1): 98-108.
10) Mutlu KŞ. Histoloji Ders Kitabı 2. baskı Güzel İstanbul Matbaası, Ankara, 1958, ilk baskı 1955.
11) Mutlu KŞ. Atatürk'ün Anıt-Kabre Naklinden Bir Hatıra. AÜ Tıp Fak Dergisi, 14 Mart 1964 (ayrı baskı).
12) Mutlu KŞ. Hekimlik Mesleğinde Türk Kadını. Kadın Sosyal Hayatını Tetkik Kurumu Aylık Konferansları (1953-1964). Ankara, 1967;18-27.
13) Mutlu, K.Ş. İbret Verici Anılarımdan Biri, AÜTF Dergisi 14 Mart 1967 (ayrı baskı).
14) Mutlu KŞ. Neden Okula Gitmeli. AÜ Tıp Fak Dergisi, 14 Mart 1968 (ayrı baskı).
15) Mutlu KŞ. Bizim Kuşakların Alın Yazısı. Diyarbakır Tıp Fakültesi Dergisi, 1969 (ayrı baskı).
16) Mutlu KŞ. Türkiye Cumhuriyetinin 50. yılında Tıpta Türk Kadını.1. Baskı, AÜTF No:300, Ankara, 1973.
17) Öncel Ö. Sağlık Alanında İlk Kadınlarımız. Dirim, 1976; 9:355-365.
18) Canda MŞ. Alveolar hidatid diseases in Erzurum region. Atatürk University First Medical Congress “May 24-26, 1976, Erzurum”, Congress Book, Erzurum: Express Print House,1976;255-260.
19) Tekelioğlu M. Prof. Dr. Kâmile Şevki: 1906-1987. 1. baskı. AÜTF Basımevi, Aankara,1987.
20) Oğuz Y, Atabenli E, Tekelioğlu M. Türkiye’nin İlk Kadın Profesörü: Kamile Şevki(1906-1987). yaseminyalim.com›uploads›2008/07.
21) Mutlu F. Değerli hocamız Prof. Dr. Kâmile Şevki Mutlu'yu Anarken. AÜTF Mec.1990;43 (3.sayı ek):K-XIII.
22) Tekelioğlu M. Prof. Dr. Kâmile Şevki: 1906-1987 Anısına, AÜTF Mec, 1990;43 (3.sayı ek): II-VIII.
23) Oralalp F. Cumhuriyetin Gururu Kadın Hekimimiz: Kâmile Şevki Mutlu, TÜBİTAK Bilim ve Teknik Derg, 1995; 329:58-65.
24) Arıkan A. Milli Türk Tıp Kongreleri 1923-1968 ve Türkiye Sağlık Politikalarına Etkileri (Doktora Tezi), İstanbul, 2005;38.
25) Çetiner M. Dorothy Reed Mendenhall, Safiye Ali ve Kamile Şevki Mutlu. Herkese Bilim Teknoloji. 22 Ocak 2017.
Tülay Canda 3 Yıl Önce
Tüm bilim insanlarımıza örnek bir bilim insanı tanıtılmış, genç kuşak tıbbiyelilere yol gösteren bir değer tanıtılmıştır.
Ceyhun Balcı 3 Yıl Önce
Ders gibi bir yaşam öyküsü. Çok önemli bir hizmettir bu paylaşımınız.
Doç.Dr.Ragıp Kayar 3 Yıl Önce
Şerefettin hoca,Patoloji biliminin ülkemizdeki tarihine en hakim birkaç hocadan biridir.Ayrica kadirşinas kişiliği, tıp bilimini bu güne ulaştıran eski hocaların genç kuşaklara tanitilmasinda çok değerli hizmetler yapmaktadır.Onun bu yaklaşımı Tıp Tarihçilerin olduğu kadar,geçmişine sahip çıkan her doktora/entellektuele örnek olmalıdır.