Madem seyredilme rekorları kıran dizi videolar var, bir film önerisi de benden:
La Trattativa... (Devlet Mafya El Ele)
2014 yapımı, kadın yönetmen Sabina Guzzanti'nin senaryosunu yazdığı,
yönettiği ve oynadığı
film, İtalya'da Berlusconi iktidarına ağır bir eleştiri ile göndermede bulunuyor.
Kimler yok ki...
Hükümet yetkilileri...
İtalyan Mafyası...
Savcılar...
Film, hükümetle mafya arasındaki çıkar ilişkilerini, pazarlıkları gözler önüne sererek iktidarın nasıl yozlaşıp çürüdüğünü anlatıyor.
Sözde işleyen bir demokrasi var!
Ama cılkı çıkmış...
Tel tel dökülüyor...
Bakın, çok gerilere,
Susurluk'lara kadar gitmeden, son bir kaç yıl içinde Türkiye'de yaşananlardan bazılarını yorumsuz anımsatacağım:
Çakıcı:
"Bana bak dürzü,
Saray diye ifade ettiğin o Külliye devletimizin en üst makamıdır, millet adına devletin yanında olmak sayın Bahçeli için bir yaşam tarzıdır. Bekçi kavramını farklı anlamda kullanmışsan köpeklik yaptığın vatan hainleri ile Bahçeli'yi bir potaya koyarsan hayatının en büyük hatasını yaparsın, ben yaşarken ölçündeki söylemlerinin dışına çıkarsan seni bakla kazığı ile tanıştırırım..."
(T24-17.11.2020)
Bahçeli:
"Bu durum kapsamında CHP Genel Başkanı'nın hakaret ve hıyanetlerine sosyal medyadan yayınladığı bir açıklama ile tepki gösteren değerli ülküdaşım Alaattin Çakıcı'ya mafya bozuntusu demek,
yeraltı dünyasının karanlık yüzü suçlaması getirmek müfterilik,
seviyesizlik, rezilliktir.
Kamuoyu nezdinde algı oluşturmaya çalışan Kılıçdaroğlu ve yanında yöresinde yuvalanan işbirlikçilere cevabım şudur:
1.Alaattin Çakıcı bir ülkücü şehidimizin oğludur.
2.Alaattin Çakıcı ülke ve millet sevdalısı bir ülkücüdür.
3.Alaattin Çakıcı benim dava arkadaşımdır..."
(İlerihaberorg-
18.11.2020)
Kılıçdaroğlu:
"Ben Erdoğan'ı eleştiriyorum, Bahçeli cevap veriyor.
Bahçeli'yi eleştiriyorum, yeraltı dünyasının bir lideri cevap veriyor. Şu Türkiye'nin geldiği hale bakın Allah aşkına. Nasıl bir hale geldik. Hukukun olmadığı yerde,
hukukun ihlal edildiği yerde, yargının
olmadığı yerde devlet bir süre sonra organize suç örgütü haline dönüşebilir..."
(Sözcü-22.12.2020)
Çakıcı'nın savcılığa verdiği ifade:
"Kendisine tehdit değil ikaz mahiyetiyle 'yine bu hakaretlerine devam edersen bakla odunuyla seni tanıştırırım' cümlesini kullandım. Ama amacım 'seni devlete şikayet ederim'dir.
Adalet anlamında kullandım..."
(Sözcü-22.12.2020)
Rize'de düzenlenen 'Teröre Lanet' mitinginde, Sedat Peker:
"Adeta dünyanın şah damarı kesilmişcesine oluk oluk hepsinin kanlarını akıtacağız.
Nehirler dolusu kanları aktığı zaman anlayacaklar..."
Barış İçin Akademisyenler'e yönelik, Sedat Peker:
"Sözde aydınlar çanlar ilk önce sizin için çalacak... İmza attığınız bildiriyi önlerine alacak,
gerçek tehlikeli olan sizlersiniz diyerek lüks yerlerdeki işyerlerinize gelecekler (ancak rahat olun, sizleri çocuklarınızın ve eşlerinizin yanında öldürmeyeceklerdir)
intikamlarını dahi MÜSLÜMAN TÜRK'e yakışır bir şekilde alacak ancak sizlerin kanlarıyla duş yapmayı da unutmayacaklardır.
Tekrardan söylüyorum,
oluk oluk kanlarınızı akıtacağız ve akan kanlarınızla duş alacağız..."
Sedat Peker'in bu açıklamaları üzerine dava açıldı.
Sonuç?
Davayı karara bağlayan hakim:
"Sanık Peker'in üzerine atılı 'tehdit' ve 'suç işlemeye tahrik' suçlarının unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraatine ..."
karar verdi.
(Sputnik-13.07.2018)
Sedat Peker, 15 Temmuz darbe günü yıldönümünde yaptığı bir açıklamada:
"Cezaevleri de bir gün basılacak ancak onların hayal ettiği gibi değil. Dışarda yakaladıklarımızın hepsini ağaçlara, bayrak direklerine astıktan sonra cezaevlerine de gireceğiz. Onları cezaevlerinde de asacağız..."
dediği için 41.Asliye Ceza Mahkemesi'nde,
'Suç işlemeye alanen tahrik etmek'iddiasıyla yargılandı.
Sonuç?
Gerekçeli Karar:
"Sanığın sözlerinden genel olarak devlet ve hükümete karşı yeni bir darbe girişiminde ya da eyleminde bulunulması halinde milletin ayni şekilde ve daha şiddetli olarak karşılık vereceği anlamı çıktığı, bu sözlerinde de her hangi bir suç oluşturmadığı nedeniyle beraatine karar verilmiştir..."
Ne yapıyoruz?
Şimdi filmin yeni bir aşamasını hep birlikte merakla
seyrediyoruz!..
Çok heyecanlı!...
Bakalım filmin sonu nasıl bitecek!...
Oysa tuz kokuyor...
Yazık... Çok acı...
(Ekte,La Trattativa filminin posteri ve "En İyi İş Adamı Ödülü...)