Dile kolay,bir asır…
ABD’yi saymazsak,dünyada kaç Cumhuriyet var ki bizim gibi 100 yıldır yaşayan…
Kaldı ki,1. Dünya Savaşı başladığında Avrupa’da sadece 4 ülke vardı Cumhuriyet ile yönetilen.
1923’de de biz…
100 yıldır yaşamak ve yaşatmak…
Neden çok önemli,tarih söylesin…
Rusya:
1917 Ekim Devrimi sonrası İmparatorluk yıkılır.
Bolşevikler Lenin önderliğinde Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’ni kurarlar.
SSCB 1991’de yıkılır.
Birliği oluşturan ülkeler ayrı ayrı kendi Cumhuriyetlerini kurarlar…
Yunanistan:
Kurtuluş Savaşımızı kazanmamız üzerine Kral Konstantin ülkeyi terkeder.
Bizden bir yıl sonra 1924’de Cumhuriyet ilan edilir.
11 yıllık bir ömrü olur.
1935’de Cumhuriyet lağvedilerek yurt dışından getirilen 2.George tahta geçirilir.1974’de Albaylar Cuntası’nın yıkılması üzerine 1975’de yeniden Cumhuriyet’e geçerler.
Macaristan:
1848 Devrimi sonrası Cumhuriyet ilan edilir.Ömrü bir yıl bile sürmez.
1920-1944 arasını Kral naipliği ile geçirir.2. Dünya Savaşı sonrası Macaristan Sosyalist Cumhuriyeti ve onun yıkılmasının ardından 1989’da Macaristan’da 3.Cumhuriyet dönemi başlar.
Portekiz:
1910 devrimi sonrası monarşi kaldırılır,Cumhuriyet ilan edilir.
Ömrü 16 yıl sürer.
1926’da yıkılır.Ardından Salazar diktatörlüğü…
1974 Karanfil Devrimi sonrası Cumhuriyet Ulusal Kurtuluş Cuntası ve 1976’da 2. Cumhuriyet…
İspanya:
1873’de çok kısa ömürlü Cumhuriyet ve yeniden Krallık…
1931’de Cumhuriyetçiler seçimi kazanır,Kral ülkeden kovulur.
2.Cumhuriyet kurulur.8 yıllık bir ömrü olur.
İç savaş sonrası 1975’e kadar Faşist Franko dönemi ve 1978’de kabul edilen Anayasa ile Krallığın sembolik hale gelmesi…
İtalya:
1848 Devrimi sonrası 1849’da
Roma’da Cumhuriyet ilan edilir,dört yıllık bir ömrü olur.
2.Dünya Savaşı sonrası Faşist diktatörlük yıkılır ve 1946’da referandumla Cumhuriyete geçilir…
Sırbistan-Yugoslavya:
1882.Sırbistan Krallığı…
1.Dünya Savaşı sonrası 1918’de Yugoslavya Krallığı…
2.Dünya Savaşı sonrası 1946’da Tito önderliğinde Sosyalist Federal Yugoslavya Cumhuriyeti kurulur.
46 yıllık bir ömrü olur.
1992’de Federasyon içindeki ülkeler bağımsızlıklarını ilan eder ve ayrı ayrı Cumhuriyetlerini kurarlar.
Fransa’yı sona bırakarak,
uzatmamak için bir de doğudan örnek, Çin:
1911 Devrimi sonrası Qing hanedanı yıkılır.
Sun Yat Sen liderliğinde Çin Cumhuriyeti kurulur.
Ömrü bir yıl sürer.
1912’de Kuzey Bölgesi Savaş Ağaları’nın meclisi feshetmesiyle Cumhuriyete son verilir.İç savaş sonrası Mao önderliğindeki Çin Komünist Partisi tarafından 1949’da Çin Halk Cumhuriyeti kurulur.
Fransa:
1789 Devrimi sonrası,1792’de Krallık lağvedilir ve 1. Cumhuriyet kurulur.
12 yıllık bir ömrü olur.
1804’de Napolyon kendini imparator ilan eder.
Ardından 1848 Devrimi sonrası ömrü 4 yıl sürecek olan 2. Cumhuriyet dönemi ve 1852’de 2. İmparatorluk dönemi…
1870’de 3.Cumhuriyet,
1944’de 4. Cumhuriyet ve nihayet 1958’de 5. Cumhuriyet dönemleri…
Örneklemeyi Rusya ile başlatıp Fransa ile bitirdim.
Niçin?
Çünkü 1789 Fransız Devrimi Cumhuriyetçilik,Laiklik ve Ulusalcılık ile; 1917 Sovyet Sosyalist Devrimi de Devrimcilik,Halkçılık ve Devletçilik ile Cumhuriyetimizi yakından etkiledi.
Bunlardan öte,100 yıl önce bugün,29 Ekim 1923’de kurulan Cumhuriyetimiz özgündür.
Niçin?
Mustafa Kemal Atatürk’ümüz öncülüğünde,işgalcilere ve onlarla işbirliği içindeki saraya karşı verilen kurtuluş ve bağımsızlık savaşımızın ateşleri içinde doğmuştur.
Cumhuriyetimiz anti emperyalisttir.
Cumhuriyetimizin özü bağımsızlıktır…
Cumhuriyetimiz işgalcilere ve saraya karşı bağımsızlığını kazanan halkın kaderini kendi eline almasıdır…
Meşruiyetin kaynağının sultandan,saraydan alınıp halkın eline verilmesidir.
Ne diyor kuruluş anayasasının 1. maddesi?
“Türkiye Devleti’nin hükümet şekli Cumhuriyettir.Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.”
Kayıtsız,şartsız…
Saltanat kaldırılacaktır…
Hilafet kaldırılacaktır…
Şer’i hukuk kaldırılacaktır…
Kuldan yurttaşa,ümmetten ulusa geçilecektir…
Akıl ve bilimin yol göstericiliğinde çağdaş uygarlığa geçmek için yapılan tüm devrimlerimizin özü budur…
Sonraki dönemlerde yaşananlar,emperlalizme bağımlılık,karşı devrim süreçleri ve bugün mü?..
Bu ayrı ve uzun bir yazının konusu…
Yazıyı sonlandırırken yazmadan geçemedim:
Birleşik Krallık, -bırakın ulusu)-yüz yaşına gelmiş vatandaşlarını -bırakın İngiltere’yi,Avustralya gibi Kraliyete bağlı monarşik devletlerde yaşayanlar dahil-
Kraliçe’nin(sanırım şimdi de Kral’ın)bizzat imzalayıp gönderdiği bir mesajla kutlar…
Türkiye’de de yetkili makamlar 100.yılı sessiz sedasız böyle kutluyorlar!..
Tüm bu saldırılara karşın
Cumhuriyetimiz 100 yaşında…
Karşı devrimin çabalarını boşa çıkartmak,Cumhuriyetimizin soyadını demokrasi yapmak ve ilelebet yaşatmak görevi
boylu boyunca önümüzde duruyor…
Yaşatacaksak çalışacağız…
Ya da…
Sıkılmazsanız yazdığım örnekleri bir kez daha okuyun…
100. yılımız kutlu olsun…