Dikili gerçek anlamda tarih, doğa ve kültürün kesiştiği önemli bir coğrafya üzerinde kurulmuştur. Birçok konu başlığı bulmak ve araştırmak, yeni bilgileri gün yüzüne çıkarmak bir tarihçinin görevidir. Bu çerçevede yaklaşık 4 yıldır süren Dikili Tarihi-Kültürü Sözlüğü çalışmamın sonuna yaklaştım. Bu sözlük konu başlıklarını birer cümleyle anlatmakla sınırlı kalmayacak bir çalışma olacak.
Bu yazımızda hazırlanmakta olan sözlüğümüzden bir örnek çalışma sunmak istedim ve Atatürk Botanik Bahçesi konusunu ele aldım.
Eski adıyla Katrancı Bayırı’nın olduğu tepenin üzerinde Macit Ersoy’un gönüllü çalışmalarıyla oluşturulan botanik bahçesidir. 1994 yılında Almanya’dan Dikili’ye gelen ve yerleşen botanik uzmanı Macit Ersoy, uzun çalışmalarının sonunda iklim olarak en uygun yer olarak belirlediği Katrancı Bayırını, botanik bahçesi haline dönüştürmeyi düşünmüş ve bu fikrini dönemin Belediye Başkanı Yüksel Uçar’a sunmuştur. Fikrin kabul görmesiyle Botanik Bahçesi için çalışmalar başlamıştır.
1994 yılının başlarında Katrancı Bayırı’na Dikili Doğa Derneği tarafından 2000 adet çam fidanı dikilmişti. Ancak kısa bir süre sonra korunamayan fidanlık hayvan otlatan vatandaşların tahrip etmesine yol açtı. Botanik Bahçesi’nin ilk bakıcısı Rahmi Arslan ve Macit Ersoy, ağaçların yaklaşık 1500’ünü kurtarmayı başarmıştır. Buraya, ‘Atatepe’ adını koyan Macit Ersoy, yeni bitkiler bulmak için Almanya’ya döndü. Şubat 1995’de Dikili Belediye Başkanı Yüksel Uçar, Rahmi Arslan’ı resmi olarak bu tepenin korunması için görevlendirdi. Almanya’dan 50 farklı türde bitkiyi getiren Macit Ersoy, bitkilerin ekimini sağladı. 16 Nisan 1995 tarihinde belediyenin organize ettiği açılış töreni ile Botanik Bahçesi açıldı. Avrupa’nın ünlü Üniversiteleri’nden Heidelberg, Bochum, Köln, Hamburg, Essen Botanik bahçe temsilcileri aracılığı ile Dikili Botanik Bahçesi uluslararası bir üne kavuştu. 1998 Mart ayında Almanya’da dünya çapında yayınlanan bir kitap ile Dikili botanik konusunda dünya literatürüne girmiş oldu.
19 Eylül 1999’da Botanik Bahçesi’nin adı Atatürk Botanik Bahçesi olarak değiştirildi ve ‘Dikili Belediyesi Atatürk Botanik Bahçesi, Halk Yaşantıları, Rençberlik Aletleri Yaşatma ve Koruma Derneği’ adıyla bir dernek kuruldu. Bahçede tropik bölgelerden Alp Dağları’na kadar yetişen 3000’e yakın çiçek ve bitki türü bulunmaktadır. Bahçenin içerisinde kurutulmuş bitkilerin korunduğu ve bilimsel çalışmaların yapıldığı bir Herbaryum Müzesi de bulunmaktadır.
2004 yılında Macit Ersoy’un vefat etmesiyle birlikte uzun bir süre bakımsız kalan Atatürk Botanik Bahçesi, 2007 yılında Dikili’nin ağaçlandırma konusunda tecrübeli ve duyarlı bir yurttaşı olan Yüksel Mergen’in gönüllü girişimiyle yeniden hayat buldu.
Yüksel Mergen, ağaç sayısını artırarak, Botanik Bahçesi’nin doğu yamaçlarına yeni çam ağaçları dikti ve yetiştirdi.
2008 yılında Türkiye’yi otostopla gezen Pippa Bacca’nın öldürülmesinden oldukça etkilenen Yüksel Mergen, Pippa Bacca’nın adını taşıyan bir bahçeyi bu alanın içine kazandırdı. Dönemin belediye başkanı Osman Özgüven, teknik konularda Yüksel Mergen’i destekledi.
Belediye Park Bahçeler Müdürü Behzat Özvardar’ın girişimleriyle, Atatürk Botanik Bahçesi’ne Japon balıkları havuzu kazandırıldı.
Botanik bahçesi bugün ciddiyetle korunmalıdır. Çevreci bir yönetim anlayışı ile yeni yeşil alanlar kazandırılmalı ve tepelerimiz doğal ortamlarımız ağaçlandırılarak yam yamlardan korunmalıdır. Son yıllarda ağaçlarından meyve aşıran çocuklarımız kalmadı. Apartmanların gölgesinde bir Dikili'nin kültürünü, tarihini ve doğasını anlatmamız güç olacaktır.