Ümit Yaşar var ya;
Tarsus'lu olan hani,
Ümit Yaşar OĞUZCAN...
Usta yani...
Başka renk görmedi mi;
Çukurova'nın,
Dillere destan,
Sarı sıcağına mı aşık bilemem?
Gülleri sarı severmiş...
Toprağı ıslak...
Türküleri yanık...
Şiir'leri hoyrat!...
Havayı olabildiğine nemsiz...
Çayı alabildiğine demsiz...
Bir O'nu olduğu gibi.
Bir O'nu, her şeye rağmen...
Bir O'nu,
Halâ...
Sevmiş,
Hep sevmiş Usta...
Ben mi?
Bendeniz efenim...
Yaşadım
ve O var diye,
Ege'yi - Akdeniz'i değil sadece;
Marmara'yı - Karadeniz'i,
Ortası - doğusu Anadolu'yu,
Ayırt etmeksizin,
Tüm yurdumu...
Anamın - yârimin,
Kokusunu...
Memleketimin,
Tozunu...
Kokulu - kokusuz,
Renk ayırmaksızın,
Açıp duran gülleri...
Sarıyı - laciverti,
Bir de Fener'i...
Menekşenin,
Mor'unu...
Papatyanın,
"Seviyor"a denk gelecek kadar yapraklısını...
Köyümün;
Damımıza giden - gitmeyen,
Çamur yolunu...
Toprağın;
Kanla sulanını,
Buram buram "Vatan" kokanını...
Türkülerin;
Acılı - acısız,
Yaşanmışlıklarını...
Şiir'lerin var ya;
Şiir'lerin,
Şiir'lerinn;
Tam yüreğinden,
Düşlerinden - hayâllerinden kopup,
Parmak uçlarında "hayat" bulanını...
Havayı,
Durgun ama kuru...
Çayı,
Yorgun ama duru...
Unutmak ne mümkün;
Hep giydiği,
O kırmızı pabucu...
O'nu var ya;
O'nu,
Her dem sevdim ben...
Hep sevdim...
Her şeye rağmen;
Hep,
ve hep tutkulu...
Ümit Yaşar OĞUZCAN'ın,
Yaşar KEMAL'in,
Sarı sıcak toprağından,
Çukur ve bereketli ovadan,
Çukurova'nın incisi Mersin'den;
Yüreğimde Sevgi,
Dilimde Barış,
Cebimde bitmeyen Umut'la
Tüm gönül dostlarıma;
Selâmla,
Muhabbetle...
Akşamınız, güzelliklerle......