Ajans Bakırçay
2023-10-05 11:25:36

Batı Müziği Tarihi Oturumları

Burak Ülker

05 Ekim 2023, 11:25

Altı oturum boyunca dilimiz döndüğünce Batı Müziğini özetleyerek anlatmaya çalışacağız. Bunu yaparken, çalma listemizde yer alan, Youtube sitesi üzerinden örneklendirdiğimiz parçaları takip edeceğiz. Anlatımımız sırasında bestecilerin özel hayatlarına az yer veriyoruz, daha çok onların sanatı ve eserleri üzerinde duruyoruz. Oturumlarımızın sonunda Batı Müziğine dair ilginizi ve sevginizi artırabilmiş olursak bundan çok mutluluk duyacağız. Uzmanların genel kanısı müzik dönemleri için kesin sınıflandırma yapılamadığı, bestecilerin ve tarzların sınırlarının zamana göre kolay çizilemediği yönündedir. Yine de bu konuda geleneksel sınıflandırmaya başvurduk. Bu yüzden çalma listesinde bulunan parçaları dönemlere göre ayırdık.

1. Oturumda Rönesans Dönemi 2. Oturumda Erken Barok Dönem 3. Oturumda Geç Barok Dönem 4. Oturumda Klasik Dönem 5. Oturumda Romantik Dönem ele alınacak; 6. Oturumda 20. Yüzyılın ilk yarısındaki belli başlı akımlar değerlendirilecek.

1. BATI MÜZİĞİNDE RÖNESANS DÖNEMİ

- Müzik Tarihi açısından Rönesans dönemi yaklaşık 1400lü yıllar ile başlatılıp 1600 yılı ile bitirilir.

Düşünce ve sanatta yeniden doğuş anlamına gelen Rönesans yaklaşık olarak 1400lü yılların başında Kuzey İtalya’da ortaya çıktı. Kuzey İtalya şehirlerinde Akdeniz ticaretiyle uğraşan ve bu ekonomik faaliyetle zenginleşmiş kentli sınıf, burjuva sınıfı, gelişme kaydetti ve bu sınıf kendine has bir yönetim şekli olan burjuva cumhuriyetlerini kurdu. Ortaçağın dinsel düşünüşünden kurtulma çabası ve İtalyan dünya görüşünün Kuzey Avrupa’daki gotik düşünüşe galip gelmesiyle özgür ve bilimsel düşünce gelişmeye başladı. Bu yenilikçi ortamda kaynak olarak Antik çağ sanatına ve felsefesine başvuruldu. Ancak işin tuhaf yanı Rönesansta görsel sanatlarda öncü ülke olan İtalya’dan öncü besteciler çıkmadı. Bu boşluğu Flemenk ve Burgonyalı besteciler doldurdu. Ama bu besteciler de en önemli çalışmalarını İtalya’da gerçekleştirdi.

- Burgonya Fransa’nın doğusunda bir bölgenin adıdır. Flemenk bölgesi ise o devirde yünlü dokuma üretimi ve ihracatıyla zenginleşmiş Hollanda, Belçika ve Kuzey Fransa’yı kapsayan bölgeydi.

- Bu dönemde Kilisenin etkisinden kopmak isteniyordu, ama aynı zamanda besteciler için kilisede icra edilen sanat müziği verimli bir ortamdı. Dindışı bestelerin yanında asıl ağırlık dini sözlerin kullanıldığı, ama üzerinde yeni müzikal atılımların denendiği eserlere veriliyordu.

1400lü yılların başında batı müziği tarihinin ilk önemli bestecisi sayılabilecek (Flemenk besteci) Guillaume Dufay’in getirdiği yenilik bas sesi alanının kazanılmasıdır.

İnsan sesi sınıflandırması

İnce kadın sesi: Soprano

Orta kalınlıktaki kadın sesi: Mezzosoprano

Kalın kadın sesi: Alto

İnce erkek sesi: Tenor

Orta kalınlıktaki erkek sesi: Bariton

Kalın erkek sesi: Bas

Bas sesi alanının müzikte kazanılması resim sanatında bu dönemde gelişen perspektif uygulamasına benzetilebilir. Her ikisi de bu sanatlarda bir derinlik hissi yaratmıştır. Yine de Dufay’in müziği tam çokseslilik olarak nitelenebilecek 4 sesli yazının var olmadığı çoğunlukla 3 sesliliğe dayalı bir müziktir.

-Çalma listemizde GUILLAUME DUFAY’in (y.1397-1474) Ave Maris Stella eserine yer verdik.

https://www.youtube.com/watch?v=6mcxEtyEUw4

Bir diğer Flemenk besteci Johannes Ockeghem’in ve onun çağdaşı Jacob Obrecht’in 1400lü yılların sonlarında 4 sesli yazıyı başlattığını görüyoruz. Böylelikle koroda sopranodan basa kadar aşağı doğru bir dizilişin gerçekleştiğine ve önceden temel ses olan tenorun artık eşlikçi bir ses haline geldiğine tanıklık ediyoruz.

- Listemizden JOHANNES OCKEGHEM’in (y.1410-1497) De Plus En Plus missasından Kyrie bölümünü dinleyebilirsiniz. Missa Koro için yazılmış birden çok bölümlü dini eserdir.

https://www.youtube.com/watch?v=OY-CvhFeApY

Koro için yazılmış başka bir dini müzik türü olan Motet 1500lü yılların başında müzikte önemli bir yer tutmaya başladı. Motet polifon yazı biçimine dayanan bir türdü. Polifon yazı birbirinden bağımsız ezgilerin bir arada duyurulması veya farklı ses partilerinin benzetimli motiflerle ezgiye sırayla girmesi ilkesine dayanır. Motette de bir ses partisindeki bir motif (müzik cümlesinin alt unsuru / “müzik kelimesi”) başka bir partide farklı bir sesle sus verilerek başlatılıyor, böylece benzetimli bir yazı gerçekleştiriliyordu.

Ve benzeri…

- Motete örnek olarak listemizde (Burgonyalı besteci) JOSQUIN DES PREZ’nin (y.1450-1521) Salve Regina eserine yer verdik.

https://www.youtube.com/watch?v=tLtwGT9430I

Bu dönemde Avrupa’nın kuzeyindeki ülkelerde Katolik kilisesine bir başkaldırı hareketi başladı. Başında Luther ve Calvin gibi düşünürlerin bulunduğu bu atılıma Reform hareketi denir. Bu hareket kuzey ülkelerinde Protestanlık adını aldı. Ve Protestanlık kendi kilise müziğini yaratmaya yöneldi. Bu mezhebin merkezi Almanya olduğu için müzik çalışmaları da ağırlıklı olarak bu ülkede gerçekleşti. Protestan müziğinin en önemli türü içinde koralleri barındıran kantatlardı (koral ve kantatın tanımına daha sonra yer verilecektir). Bu müziğin eğitiminin gerçekleştirilmesi için okullarda ve kiliselerde korolar oluşturuldu. Bu eğitimi veren, aynı zamanda bu korolar için müzik besteleyen müzisyenlere Kantor dendi. Ünlü besteci Johann Sebastian Bach da kantorluk görevini yürüten müzisyenler arasındadır.

1500lü yılların ortasına gelindiğinde Avrupa’nın ortak entelektüel dili olan Latince karşısında ulusal dillerin müzikte önem kazanmaya başladığını görüyoruz. Fransa’da Fransızca olarak chansonlar (şarkılar) bestelenmeye başladı. Bunlar genellikle polifon yazıyla işlenmiş aşkı, doğayı, gündelik yaşantıyı konu alan dindışı parçalardı. Koroyla değil 4, 5, 6 kişilik bir grupla seslendiriliyordu. Bu türün İtalya, İngiltere ve Almanya’daki haline madrigal dendi.

-Çalma listemizden PASSEREAU’dan (Fransızca) bir chansonu, DE WERT’ten (İtalyanca) ve FARMER’dan (İngilizce) birer madrigali dinleyebilirsiniz.

https://www.youtube.com/watch?v=3tCQ9aUPrw0

https://www.youtube.com/watch?v=XOUpMciBEYE

https://www.youtube.com/watch?v=bj4eoWCG9Q0

1500lü yılların sonunda Katolik kilisesi Protestanlığa tepki olarak bir karşı devrime yöneldi. Bu girişimi gerçekleştirmek için Trent meclisi kuruldu. Müzik bağlamında bu meclisin amacı kilisenin yoz bir tarz olarak gördüğü polifoninin yasaklanmasıydı. Fakat imparator 1. Ferdinand’ın yasaklamaya karşı çıkmasıyla ve (İtalyan besteci) GIOVANNI LUIGI da PALESTRINA’nın (y.1525-1594) kontrpuanı (polifon tarz / ezgiye karşı ezgi yürütme sanatı) Papae Marcelli Missasında (1562) üstün bir dini havayla kullanması ile kilisede polifon yazı devam etti.

-Listemizde bu missanın Kyrie bölümü bulunuyor.

https://www.youtube.com/watch?v=3n8XdKkrqgo

Burak Ülker (2020)

Yorumlar (1)

Halil Kadim 1 Yıl Önce

Kutluyorum Burak'cığım

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.