Dayanışma Yemeğindeki Mutluluğum…

19 Kasım Cumartesi akşamı, Bayraklı Beyza Düğün Salonu’nda düzenlenen Sosyal Demokrasi Derneği (SDD) İzmir Şubesi’nin “Umut ve Dayanışma” yemeği, coşkuyla gerçekleştirildi.

SDD İzmir Şube Başkanı Cengiz Onur, CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı; Parti Meclisi Üyeleri, İzmir milletvekilleri, İzmir İl Yönetimi, İlçe Başkan ve Yöneticileri, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, Muhtarlar ve sosyal demokrat katılımcılara “Değerli Yoldaşlarım” diye seslenerek söze başladı. Cengiz Bey’in organizasyon öncesi gerginliği, konuşması ilerledikçe yerini umut dolu sözlere bıraktı.

Sosyal Demokrasi Derneği Genel Başkanı Sami Doğan ve CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır’ın telgraflarının okunmasının ardından sözü Oğuz Kaan Salıcı aldı. Sosyal Demokrasi’nin ülkemizde geçirdiği tarihsel süreçlerden, M.K. Atatürk’ün cumhuriyet döneminde demokrasi adına gerçekleştirdiği ilk’lerden, İsmet İnönü’nün “Orta’nın Solu” stratejisinden ve İsmail Cem’den bahsetti. Ardından Cengiz başkanın konuşmasında kendisinden bize her zaman destek olan diye söz etmesine atıfta bulunarak aslında ben bir şey yapmadım görüldüğü gibi ne oluyorsa sizler dayanışma içerisinde yapıyorsunuz diyerek salonu işaret ediyordu.

Haklıydı da, sosyal demokratların her kesimden yurttaşı aynı salonda bir araya getirmesi, özgürlükler ortamında siyasal ve ekonomik yapıyı değiştirmeyi amaçlayan ideolojik bir kitle olmasından kaynaklıydı. Eşitlik, özgürlük, adalet eşliğinde başlayan dayanışma gecesi, barış ve demokrasi vurgusuyla devam ediyordu. Tunç Başkan ise çevresel sorunları ilk kez gündeme getiren ana akım siyasetçilerden Olof Palme’ye selam göndererek söze girdi. Soyer, ekoloji ve ekonomi eksenli olarak başladığı konuşmasında özellikle de sosyal demokrasinin önemine vurgu yaptı.

Seçime odaklı yoğun yurtiçi koşuşturmaları arasında bize zaman ayıran Oğuz Kaan Bey’in kendisini yolcu edecek Tunç Bey’le uçağa yetişmek üzere salondan ayrılmasından bir süre sonra CHP Manisa İl Başkanı Semih Balaban aramıza katıldı. Semih Başkan’ın dinamizmi, bitmez tükenmez enerjisi yine yüzünden okunuyordu. Bir gün Somalı maden işçileriyle omuz omuza, diğer gün trende yurttaşları dinlerken, bir başka gün de İstanbul’da İmamoğlu’na destek verirken gördüğümüz Semih Balaban’ın Manisa’yı köy köy, ilçe ilçe dolaşıp halkın sorunlarıyla içli dışlı olduğunu/ onları can kulağıyla dinlediğini ise bilmeyen yok. Eğitim emekçilerinin, kadınların kısacası tüm toplum kesimlerinin sesi olduğu herkesin malumu…

Yine öyle oldu ve bütün masaları dolaşıp herkesle tek tek selamlaştı. İlk olarak birlikte CHP Karabağlar ilçe örgütünün masasına gittik. Çok değerli ilçe başkanı Av. Mehmet Türkbay yine yanına genç yoldaşları alıp gelmişti. Semih Başkanla olan dostça sohbeti ise görmeye değerdi. Söz arasında Mehmet Başkanın benim için “Evladımız”, Semih başkanın ise “Çok güzel insan’dır.” deyişleri beni utandırsa da gururlandırdı doğrusu. Yirmi iki yıldır parti örgütüne büyük bir aşkla bağlılığımı onlar da görüyor demek… İtiraf edeyim o sözler beni çok mutlu etti. Hele ki çizgisini bozmamış böyle değerli siyasetçilerden bunları duymak gurur vericiydi. O gecenin umut verici yanı ise sosyal demokrasinin geçmişten gelen birikimi, ilkeleri ve güncel, somut çözümleriyle yarınları aydınlatmaya aday olduğunu net bir şekilde ortaya koymasıydı.