Uzlaşmayı öğreniyoruz, çünkü öğrenmek zorundayız.
Barışmayı öğreniyoruz, çünkü vuruşurken hayatı kaçırıyoruz, yaşayamıyoruz.
Büyümeyi öğreniyoruz, çünkü yetişkin ergenliklerimizle bir yere varamıyoruz.
Konuşmayı öğreniyoruz, çünkü hırlaşarak anlaşamıyoruz.
Dinlemeyi öğreniyoruz, çünkü karşımızdakini başka türlü anlayamıyoruz.
Karşımızdakini en azından anlamaya çalışmayı öğreniyoruz, çünkü onun da bizi en azından anlamaya çalışmasını istiyoruz.
Farklılıklara saygı duymayı öğreniyoruz, çünkü hepimiz diğerine göre farklıyız ve hepimiz saygı görmek istiyoruz.
Suçlamamayı öğreniyoruz, çünkü başkasını suçlamakla kimsenin kendisini temize çıkaramadığını görüp anlıyoruz.
Açık sözlü olmayı öğreniyoruz, çünkü en büyük mertliğin apaçık doğruluk olduğunu biliyoruz.
Derdimizi, derdimiz olanla karşılıklı oturup konuşmamız gerektiğini öğreniyoruz, çünkü kameraya konuşmakla dertlerimizi çözemiyor, aksine büyütüyoruz.
Umut etmeyi de yere çakılmayı da öğreniyoruz, çünkü ikisinin de tadına baka baka yürüyoruz.
Vatanımızın en büyük ortak bileşenimiz olduğunu öğreniyoruz, çünkü hepimizin aynı vatan üzerinde yaşadığını, aynı vatana hizmet ettiğini ve hepimizin aynı vatanı sevdiğini görüyor, biliyoruz.
Vatan sevgisinin ne demek olduğunu sil baştan öğreniyoruz, çünkü anlaşamadıkça vatanımızı yıprattığımızı, yorduğumuzu, kuraklığın içine attığımızı, ormansız bıraktığımızı, depreme dayanıksız kıldığımızı, gün be gün yoksullaştırdığımızı, çaresizliğin içinde yaşayarak görüyor ve vatan sevgisinin bu olmaması gerektiğini anlıyoruz.
Konuşanı susturmak değil dinlemek gerektiğini öğreniyoruz, çünkü aksinin hiç kimsenin yararına olmadığını en azından seziyoruz.
Devlet ve insan kavramlarından birinin diğerinden daha değerli olamayacağını öğreniyoruz, çünkü bunu öğrenmedikçe ilerleyemediğimizi, aksine gerilediğimizi fark ediyoruz.
İnsanı devletin düşmanı olarak görmemeyi öğreniyoruz, çünkü devleti devlet yapanın da onurlu kılanın da geliştirip büyütenin de insan olduğunu, insansız devlet olunamayacağını görüyoruz.
Eğitimli insanın önemini öğreniyoruz, çünkü cahil olanın cahilce işlere meylederek devleti ve milleti dünya nezdinde küçültebildiğine beş duyumuzla yıllardır şahitlik ediyoruz.
Düşmanlıkların bitirilmesi gerektiğini öğreniyoruz, çünkü bazılarının sadece bu düşmanlıktan beslenebildiklerini görüyor, dostluktan beslenmenin daha iyi olduğunu ispat etmek istiyoruz.
Sevinçte ve tasada ortaklaşmayı öğreniyoruz, çünkü birbirimizi dinledikçe, aslında hepimizin aynı şeyleri istediğini anlıyoruz.
Ve eğer anlaşamaz ve birleşemezsek vatanımızı da devletimizi de cumhuriyetimizi de kaybedeceğimizi öğreniyoruz, çünkü uçurumun kenarında eğleştiğimizi hepimiz görüyoruz.
Bütün bunları görmemizi, öğrenmemizi sağladığı ve daha da çok şey öğrenmemize sebep olacağı için Altılı Masa’ya teşekkür ediyor, adayınız Kemal Kılıçdaroğlu’nu ve teker teker hepinizi kutluyoruz.
Öğretmeye ve çoğaltmaya devam et Altılı Masa diyerek bitiriyorum.
Toplantılarınız bitmiş olabilir ama işiniz daha bitmedi.
Saygıyı öğrendik sayenizde ama sevmeyi henüz öğrenemedik çünkü.
Bizlere birbirimizi sevmeyi de öğret Altılı Masa.
Bu yurdun buna ihtiyacı var.
Yolunuz açık olsun.
M. Emin Arslan 2 Yıl Önce
Teşekkürler ederiz Aysel hanım ağzına yüreğine sağlık
Alev Subaşı 2 Yıl Önce
Bölüşürsek tok oluruz . Bölünürsek yok oluruz. Birleşe birleşe kazanmayı da öğreneceğiz ! Kaleminize Sağlık