günün sözcükleri mutluluk sevinç neşe gurur olsa
oldurmuyorsun kahrolasıca
kin kan nefret katliam darbe saçıyorsun
sonra tıkayıp kulaklarını acılara
yaptıklarının izlerini silmeye çalışıyorsun
silemezsen inkar ediyor
iftira bu diye bağırıyorsun
ki yaşayabilesin suçlarınla
görgüsüz mekanlarında lükse gark
ey çakal ey
ey yılan ey
sil süpür hepsi boş
kulaklarını tıkasan da vicdan olarak gireceğiz rüyalarına
bugün kimse okumasa da düşeceğiz yarına kayıt
ilkini anlatıyordu katliamların
sodom ve gomore için yakılmış o cayır cayır ağıt
belki binler sustu yine ama yazdı birileri
söyledi birileri
sildiler kille köpürterek katliam meydanını
silinmedi
senin katliamların da silinmeyecek
sen gizledikçe ortalığa dökülecek
sen sildikçe yazılacak bu yaptıkların
söylenecek
tek tek geçecek kayda
musa dağı
otuz sekizdeki dersim mağaraları
altı yedi eylül beyoğlu sokakları
seyfo deresi katliamı
maraş katliamı
çorum katliamı
madımak yangını
unutulmayacak
roboski bombaları
ellerinde oyuncaklarıyla suruç çocukları
ankara tren garı
kızılay otobüs durağı
atatürk hava alanı
bir bir rüyalarına sızacak
canın çektikçe yarattığın terör olayları
şişirip ortaya sürdüğün mafya çakalları
sen gizledikçe ortalığa saçılacak
sen sildikçe tekrar yazılacak
tek tek geçecek kayda
yüz bini okumasa biri okuyacak
yüz bini unutsa biri unutmayacak
hiç değilse rüyalarına girecek o bir
sana kabus olmaya
hiç değilse tükürmeye gelecek o bir
senin mezarına
gizlemen boş silmen boş
o birin iki eli yakanda olacak
günün sözcükleri mutluluk sevinç neşe gurur olanaca
unutturdun sanarak eli kanlı cellat sen
madımak’ta yaktıklarını
insan içine çıkma
ve ilaçsız gelmeyen o pis uykunu sakın uyuma