19 Aralık akşam haberlerinde bir kilo Hamsinin 70 lira olduğunu söylüyordu haberleri okuyan kişi. Tereyağı da 240 - 250 liraymış.
Asgari ücretli biri balık yiyebilir mi bu durumda?
Sütün litresi de şu günlerde 16 lira.
Ekmek 5 lira.
Sözcü gazetesi 4, Cumhuriyet 5 lira…
Aynı gün, Cumhurbaşkanı LGBTI’yı kabul etmediğini açıklıyor, aynı konuyla ilgili olarak CHP’yi eleştiriyordu. Suçlar gibi bir eleştiri…
6 yaşındaki kızın tarikatçı baba tarafından tarikatçı 28 yaşındaki birine verildiği ve evlendirildiği konusuna da değinip reşit olmadan bir kızın evlendirilemeyeceğini, bunu kabul etmediklerini söylüyordu Sayın Cumhurbaşkanı.
Etin, sütün ve akaryakıtın astronomik artışı bu iktidar döneminde yaşandı.
İntiharlar, iflaslar bu iktidar döneminde.
Çocuk tacizleri ve kadın cinayetler bu iktidar döneminde artış gösterdi.
Eskişehir’de 6 yaşındaki Elif kızımızın açlıktan ve şiddetten öldüğü haberi bu iktidar döneminde oldu.
Cahilleştirme ve yoksullaştırma politikalarına hız verilmesi bu iktidar döneminde.
Liyakatsiz atamalar ve yakınlara kıyak ihaleler bu iktidar döneminde.
Asgari ücreti belirlemek için toplantıya katılanların her biri lüks otomobiller içinde.
Kimin eli kimin cebinde bilinmeyen türünden bir televizyon dizisi bu iktidar döneminde.
Et-balık yemeyen, süt içmeyen, gazete dergi okumayan, taciz ve tecavüzler karşısında susan bir toplumun Cumhurbaşkanı olarak tarihe geçmeyi tercih etmek nasıl bir duygudur acaba?
Merak ediyorum doğrusu!
Ben, böyle bir dönemin Cumhurbaşkanı olmak istemem örneğin.
Gelecek kuşakların ah’ını almamak için…
Başka bir konu…
Emin Çölaşan yazdı 20 Aralık’ta: "Final oynayan ve dünya kupasını kazanan Arjantin’in devlet başkanı Fernandez, Katar’a gitmedi" diye…
Fernandez, "Ülkemin ekonomik durumu iyi değil. Bunca masrafa hiç gerek yok. Maçı evimden izleyeceğim" dedi.
Fernandez, galiba öğretmen…
Öğrencilerine ders vermeye çalışır gibi konuşuyor, baksanıza…