Anı – Tanıklık: İki Kardeş, İki Yoldaş
Geleceğimiz için İzmir’e taşınma ve yerleşim
Benim ikinci sınıfı, Osman abimin dördüncü sınıfı, Yüksel abimin ortaokulu bitirdiği yıldı. Evde geleceğimize ilişkin tartışmalar yaşanmaya başlamıştı. Annemiz eğitim görebilmemiz için İzmir’e taşınmamız gerektiğini söylüyor ve bunu sağlayabilmek için olanakları araştırıyordu. İzmir’de var olan tanıdıklarını, akrabalarını tarıyor, nerede oturabileceğimiz ve nerede çalışabileceği konularında bilgi ve destek almaya çalışıyordu. Yüksel abimin taşınmaya razı olmadığını, annemizle kavga ettiğini ve O’na “Sen dul kadın halinle İzmir’de ne yapabilirsin, ancak kendini satarsın” gibi çok ağır ithamlarla karşı durmaya çalıştığını hatırlıyoruz. Çevre de abime hak veriyordu. Öyle ya, dul bir kadın ve dört çocuk!..
Dikili’den İzmir’e haftada bir kez otobüs kalktığı zamanlar. Osman “hayır kapı falan yok” dese de benim İzmir’in bir giriş kapısının olduğunu sandığım zamanlar…
Annemiz kararlıydı. Hayatına yeni bir erkek girmeyecekti. Çocuklarına üvey baba istemiyordu ve onları okutacaktı.
Tek başına defalarca İzmir’e gitti. Sonunda akraba aracılığıyla İzmir Tepecik’te Roman Mahallesi’nde aile evlerinden bir oda kiraladı. Ayrıca tütün fabrikasında geçici bir iş buldu.
Sonunda abimde, Yüksel abimde bildiği yoldan yürüdüler. Ve bir gün biz, annem, ben, Osman ve Gürsel abimle birlikte sessizce birkaç yük eşya ile Dikili’den ayrıldık. Yolda ‘İzmir’in kapısına geldik, gelmedik’ muhabbetlerinin ayrılık hüznünü gölgelediğini anımsıyorum.
Yüksel abim bizimle gelmemişti. O zamanlar O’nun kaygılarına hiç anlam verememiş, hep O2nu suçlamıştık. Daha büyük yaşlarımda korumasız ve güçsüz olanlar için büyük şehrin ezen, boğan, yok eden adaletsiz gücünün, karanlığının ne anlama geldiğini anladıkça Yüksel abimin endişelerinde haklılıklar taşıdığı gibi duygular da yaşadım. Ancak abimizin ayrılırken “Göreceksiniz, haklı olduğumu göreceksiniz ve kısa zamanda Dikili’ye geri geleceksiniz” biçimindeki sözleri doğrulanmadı.
Yüksel abimiz Dikili’de yaşamına devam etti ve şimdi aramızda değil…
Emekçi, fedakar, kocaman yürekli bir annenin, dul bir kadının koruyuculuğunda, acımasız zorluklara rağmen, yaşamımızı İzmir’de sürdürebilme ve tahsillerimizi tamamlama başarısını sağlayacaktık…
devam edecek...
Mehmet Akman 4 Ay Önce
Mekanı cennet olsun inşAllah