Anı – Tanıklık: İki Kardeş, İki Yoldaş
Osman’ın aktif siyasete girişi, demokrasi mücadelesi ve barış çabaları!
Dikili’den İzmir’e taşındıktan sonra üniversite yıllarımızın sonuna kadar, İzmir Tepecik ve Yeşildere’de yaşadık.
Yaşamı kavramaya başladığımız yıllardan itibaren fazla bilinçli olmasa da, toplumsal yaşamın her alanında etkin olmaya, bir biçimde hayatı iyileştirici çabalara katkı koymaya çalıştık. Haksızlık yaşanılan her yerde, sessiz kalmamaya özen gösterdik.
Haksızlık ve kötülükler karşısında sessiz kalmanın suça ortak olmak anlamına geldiğini bize annem öğretmişti.
1964 – 65 öğrenim yılında iki kardeş birlikte üniversite sınavlarına girdik. İstanbul üniversitesi Edebiyat Bölümü’nü kazandık. Ne var ki ekonomik nedenlerle özel okullara karşı olmamıza rağmen İzmir-Buca ‘da o yıl açılmış olan Özel Buca Mimarlık ve Mühendislik Yüksekokulu bölümüne başlamak zorunda kaldık. Ben makine, Osman abim inşaat bölümlerinde okuduk.
Gündüz çalışarak ve aynı zamanda abilerimizin ve annemizin her türlü destekleriyle tahsilimize devam ettik.
Osman, üniversite son yıllarında İzmir Belediyesi İmar Müdürlüğü’nde çalışmaya başladı. 1970 yılında inşaat mühendisi olarak mezun olduktan sonra bir arkadaşı ile birlikte serbest çalışmaya başladı. Bu arada evlenerek yeni bir hayata başladı. Bir süre sonrada kısa dönemli askerlik görevini yerine getirdi.
Askerlik sonrası arkadaşıyla oluşturduğu ortak bürosunda çalışmaya devam etti. Bir süre sonra birlikte çalışmaya başladık. Zaman zaman Dikili’ye geliyor, büromuza proje ve kontrollük işleri alıyorduk.
Osman bu süreçte bir dönem İnşaat Mühendisleri Odası İzmir şubesinde yönetim kurulu üyeliği yaptı. 1976 yılında İzmir’den Dikili’ye taşındı. Dikili’de inşaat malzemeleri satan bir dükkan açtı. Aynı zamanda kontrol mühendisliği görevlerine devam etti.
Dikili’de CHP üyesi olarak politik çalışmalara aktif olarak katılmaya da başladı.
1977’de dostlarımızın istek ve desteği ile Dikili Belediye Başkan adayı oldu, kazanamadı.
12 Eylül faşist darbesini Dikili’de karşıladı. Sıkıntılı geçen, kovuşturmalı birkaç yıldan sonra 1984 yılında Dikili Belediye Başkanlığı için tekrar aday oldu ve bu sefer SODEP’ten seçimi kazandı.
12 Eylül karanlığına karşı ilk güçlü ateşlerden biri, Osman’ın belediye başkanlığı döneminde Dikili’de yakıldı. Demokrasi ve özgürlük yanlısı arkadaş ve dostların desteği, belediye çalışanların çabaları ile örnek bir sosyal halkçı belediye oluşturmalarının adımları atıldı.
Emek, Demokrasi ve Barış Festivalleri ile Dikili’de bir demokrasi platformu oluşturuldu.
Festivallerdeki bir etkinlikten dönerken, Erdal Atabek’in “Şimdi Türkiye’ye gidiyorum” sözleri, O günün Türkiye’sinde Dikili farkının en açık ifadesidir.
Bir yandan Aziz Nesin’ler, Uğur Mumcu’lar, Sadun Erener’ler ve daha nice ilerici, demokrat, sosyalist aydın kültür insanı ile birlikte demokrasi mücadelesinin küçük bir kalesi olunurken, diğer yandan barış için çabalar Dikili’den yükseliyordu.
Bugün hayli gelişmiş olan Yunanistan ile ilk barış karşılaşmaları Dikili’de başlatılmıştı.
1988 yılında SHP’den ikinci kez başkan seçilse de 1994’te seçimi kaybetti. Bu sonuçtan bir süre sonra CHP İzmir İl Başkanı oldu.
2004’te SHP ile girdiği seçimleri ise 3’üncü kez kazandı.
Barış ve demokrasi mücadelesine arkadaşlarıyla ve dostlarıyla birlikte yerel yönetimler alanında katkı koymaya devam etti.
2009 Yılında CHP ile 4’üncü kez başkan seçildi. Yine bu dönemde de arkadaşlarıyla ve halkımızın desteğiyle birlikte toplumsal belediyecilik alanında 10 tona kadar suyun ücretsiz verilmesi de dahil bir çok ilke imza attı.
Demokratik yerel yönetimler için 10 şartı hayata geçirmek için yoğun çaba gösterildi.
Bu çabalar nedeniyle Osman’ın hakkında birçok kez dava açıldı. 10 tona kadar suyun ücretsiz verilmesi ile ilgili açılan dava en dikkat çeken dava odu.
Görevde bulunduğu zamanlarda yapılan, yapılmaya çalışılan işler ve yönetim anlayışları, değerli kalemler tarafından açık ve anlaşılır yazıldı ve kamuoyuna yansıtıldı. Bu nedenle Osman’ın belediye başkanlığı ve içinde yer aldığı mücadele süreçlerini daha geniş izlemek isteyenlere, Osman’ı anlatan bazı insanlarımızın değerlendirmelerini öneririm.
Ben sadece birkaç yazı ile O’nu tanıtmaya devam edeceğim.
devam edecek...