Uzun yıllar kültür sanat konusunda İzmir’e yön çizen kurumların başında Konak Belediyesi’nin geldiğini söylemek herhalde abartı olmasa gerek.
Edebiyatı İzmirlilerle buluşturan "Öykü Günleri", "Dünya Şiir Günleri" bunların en bilineniydi.
Sonra konserler, hiç aksatılmadan sürdürülen söyleşiler, paneller, sergiler…
Ve de daha onlarca çalışma…
Şimdi sanki Konak geri çekilince boşluğu Büyükşehir doldurur gibi bir konum çıktı ortaya.
Aslında olması gereken buydu.
Ayrıca başkan Tunç Soyer’in de kültür sanata yakınlığını da hesaba katmak gerek.
Bütün bunlar işlerin olumlu bir noktaya gideceğine işaret gibi.
Fakat bu iyiye doğru giden süreçler zaman zaman ufak ‘kırılmalar’ yaşıyor.
Bunu nerden çıkarıyoruz?
5. İzmir Edebiyat Festival programından.
Festival 31 Ekim, 7 Kasım 2021 tarihlerini arasında ve İzmir’in birçok ilçesinde gerçekleşecek şekilde planlanmış.
Aslında içeriği zengin bir program, onur konukları Nedim Gürsel ile Ahmet Ümit.
Yurt dışından ve ülkemizden yazarlar davet edilmiş İzmir’den ise altı yazar var programda.
Sorun ise İzmir’de yapılan etkinliğe İzmirli yazarların yeterli oranda çağrılmamış olması.
Şehrin hassasiyetleri programlara yansımayınca edebiyat insanları haklı olarak kendini dışlanmış olarak görüyor.
Geçen gün Facebook’ta yazar Ahmet Günbaş ile Hüseyin Yurttaş’ın Festivale eleştirilerini sıralıyorlardı. Günbaş, İzmirlilerin bu festivalde olmadığını söylüyordu.
Aynı biçimde Hüseyin Yurttaş da “…her halde bu festival Patagonyalılar için düzenlendi” diyerek İzmirli yazarların yok sayıldığını söylemek istiyor.
Gelen yorumlara bakıldığında rahatsızlığın epey yaygın olduğu görülüyor.
Ortak kanının ise İzmirli yazarların festivalde yeterli oranda yer almadığıdır. Yani sorun bu.
Gerçi festivale katılımda bir önceki yıla göre artış yaşanmış İzmirli altı yazar programa alınmış. Yani artan bir sayı var.
Fakat demek ki bu sayı yeterli görülmüyor.
Sonrasında kırılmalar, darılmalar ve küsmeler başlıyor.
Geçtiğimiz yıllarda, gene böyle bir İzmir Edebiyat Festivali programında Hüseyin Yurttaşı Foça’da olacak etkinlikte gözüm aramış ve bulamamıştım.
Onun yerine başka bir yazar programda yer alıyordu.
Kendi kendime, "Hüseyin Yurttaş’ın doğduğu yer olan Foça’da festival programına girmemiş olması büyük bir eksiklik" demiştim.
Buna ‘dışardan’ gelenlerin ‘hassasiyetleri’ hesap etmemesi denebilir başka bir deyişle.
Neyse, o festival bitti gitti.
Geldik yenisine.
Beklenen, geçmişte yapılan yanlışlıkların tekrarlanmayacağıdır, doğal olarak.
Oysa şehre güzellik katması gereken festival daha başında eleştirilerle açılıyor.
Belli ki önceki eksiklikler hesaba katılmamış.
Bu yüzden olmalı ki, Festivalin bize aktaracağı Akdeniz havzasındaki onlarca medeniyetin esintisi yerini İzmir’den kendini festivalde göremeyen yazar ve şairlerin seslerine bırakmış gibi.
AH ŞU YERELLİK…
Başında söylendi festival İzmirliyi edebiyatla buluşturuyor.
Ünlü yazarlar gerek ülkemizden gerek yurt dışından konuk olarak festivalde yer alıyor.
Bu da pek çok açıdan harika bir şey.
Fakat burada eksik olan şey yereldeki yazarların yeterli düzeyde programa dahil edilmediği konusudur.
Hüseyin Yurttaş, Hidayet Karakuş, Veysel Çolak, Hüseyin Peker, Ahmet Günbaş, Ahmet Büke, Hasan Özkılıç, Hayri Yetik gibi daha pek çok ad programda görülmüyor.
Oysa buradaki güzellik hem dışardan gelenlerin hem de İzmirli yazarların dengeli bir karmasının olmasından geçmiyor mu?
İzmir, yazarıyla, şairiyle sokaktaki insanıyla anlamlı bir bütün oluşturuyor ve demokrasiyi özümseme açısından farklı bir noktaya konumlanıyorsa, bunda başta yereldeki aydınların, yazarların payını unutmamak gerekiyor.
Yani bu programlar bir anlamda kendi değerlerimize sahip çıkma refleksini de ortaya koyuyor.
Onca eziyete katlanıp yüzyıllık geçmişi olan yerel tohumu bulup çıkaran ve onu sahiplenen Büyükşehir Belediye aklı, iş edebiyata gelince bunu niye yapmasın ki!
Galiba işin kolayına kaçılıyor; İstanbul’dan tanınmış bir edebiyat insanına sipariş verip işi kotarmak cazip geliyor!
Aslında 5'incisi hazırlanan ve başında Haydar Ergülen gibi yetkin bir şairin olduğu İzmir Edebiyat Festivali programının sağlıklı olmasının ön koşulu içinde İzmirli yazarların da olacağı bir ekibin hazırlık aşamasında yer almasından geçiyor.
Böylece iyi bir şair olan Haydar Ergülen de yıpranmamış olacağı gibi festival de coşku içinde kutlanmasının yolu açılmış olur.
Bu da çok zor olmasa gerek.
Aydoğan Yavaşlı 3 Yıl Önce
Yau bırak kendileri çalıp kendileri oynasın, İzmir'de edebiyat festivali varmış, kimin umurunda! İzmir hiç bir zaman bir kültür kenti olmadı ki. Hatta kültür planında kent olup olmadığı bile tartışılır.