Üçüncü defadır gerçekleştirilen “Eflatun Nuri Karikatür Yarışması”nın kültür sanat alanındaki nitelikli işlerden biri olduğunu söylemeliyim.
Karataş’ ta oturmuş İstanbul’ da ve İzmir’ de gazetecilik yapmış, mizah dergilerine karikatür çizmiş iyi bir gazetecidir adına yarışma açılan Eflatun Nuri.
Dolayısıyla İzmir Konak Belediyesi’nin ve Gazetecilerin Cemiyeti’ nin böylesi bir değere sahip çıkması onun adına yarışma düzenleyerek mizah alanında bir heyecan yaratması kültür sanat adına olumlu bir gelişme.
Ben bu tip etkinliklerde kuşkusuz etkinliğin niteliği yanında neyi amaçladığına da bakıyorum.
Yani özellikle etkinliğin yapıldığı yerle kurduğu ilişki önem arz ediyor.
Malum küresel çağdayız, şehirlerimizi uluslararası şirketlerin donanımını sağlayan haberleşme, bilişim, ulaşım gibi hizmet ağlarıyla donatıyoruz. Ekonomik ögeleri birinci sırada tutuyoruz.
Kültürel konularda da sahne sanatlarının görselliğini öne çıkaran şovlar, müzik etkinlikleri önde görülüyor.
Peki şehrin ya da oturduğun yer’ in özelliklerine vurgu yapan unsurlar…
Bunların öne çıkarılması bize kalmış bir şey.
Yani yerel olanla ulusalı, oradan evrensel olanı; bunlar arasındaki diyalektik bağı kurmak bize kalmış.
Bu bağ sağlıklı kurulmaz ise kimliksiz, kişiliksiz şehirler mekanlar ortaya çıkar ki bunu hiç birimiz bunu istemeyiz.
****
Yerel’ e bu kadar vurgu yapıyoruz da peki bu alanda her şeyi başardık mı?
Sanmıyorum, yıllar önce Konak Belediyesi Kültür müdürü olduğumuz zamanlarda bir dostumuzun İzmirli olan bilim kadını Nermin Abadan Unat ‘ a onur plaketi verilmesi konusunu bir türlü hayata geçirmeyişimizi şimdi düşündükçe daha kat edilecek mesafenin uzun olduğunu fark ediyorum.
Sadece bu mu?
Örneğin, Atilla İlhan, Samim Kocagöz, Şükran Kurdakul ve daha onlarca yazar, bilim insanının değerini yeterince öne çıkarıp şehre dahil edebiliyor muyuz?
Ya Tarık Dursun K.?
Onun kadar İzmir sevgisini tutkuyla anlatan başka bir yazar var mıdır?
Şimdi gidin bakın, doğduğu/ uzun yıllar yaşadığı Basmane’ deki yerlere; Yasef’in Meyhanesi’ ne , Yangın Yokuşu’na, Alireis Mahallesi’ ne, Dönertaş Sebili yanında bulunan birkaç yıl önce gittiğimizde ağlayarak fotoğraf çektirdiği doğduğu eve, Mumcu’ nun Kahvesi’ nin oralara…
Karşıyaka’ da Bostanlı’ da yaşadığı yerlere…
Buralar yazara yakışacak şekle dönüşemez mi?
Olabilir….
Nitekim birkaç yıl önce Konak Belediyesi’ nin vefa göstererek açtığı “Tarık Dursun K. Anı Evi ve Yazar Evi” girişimini de olumlu bir puan olarak bir kenara kaydetmemiz gerekiyor.
****
Hep İzmir’ i eleştiriyoruz peki ya sizler?
Bergamalılar, Dikili’ de oturanlar, Ayvalıklı olanlar… ya sizler…
Sizler kendi yerel değerlerinize sahip çıkıyor musunuz?
Mesela Bergama için güzel çalışmalar ortaya koymuş Osman Bayatlı’yla ilgili bir çalışma var mı?
Ben bu güzel insanla ilgili Soner Yalçın’ nın makalesini günlerdir okuyorum.
İyi ki de Ajansa Bakırçay köşesine taşımış, peki Soner Yalçın Bergama’ ya gelmese ve yazmasa idi…
Ayvalık’ ta nerdeyse orayla özdeşleşmiş Ahmet Yorulmaz vardı, bir zamanlar…_
Var mı onunla ilgili bir çalışma?
Mesela Foça?
Hüseyin Yurttaş, Ahmet Önel ve de bizim bilmediklerimiz… Foça için emek vermiş, çaba sarf etmiş insanlarla ilgili bir çalışma..
Galiba hepimiz popüler olanın arkasından koşuyor, sahnenin önüne kolay yoldan çıkmanın yollarını arıyoruz.
Bence doğru olan öbürü, Foça için, Bergama için, Urla için, Ayvalık için, Dikili için araştırma yapmış, oranın tanıtımına katkı koymuş, emek vermiş olanlardır.
Öyle ise öncelikle kendi değerlerimizi tanıtalım, sahip çıkalım; üstüne de ulusal çapta değerlerimizi ele alalım…
Bence doğru sıralama bu…
Eflatun Nuri Karikatür Yarışması” da bence kendi yerel değerlerini öne çıkaran bir çalışma…