Şadan Gökovalı’nın kaybı ile Türkiye, ama özellikle Ege coğrafyası, mitolojik öyküleri en iyi anlatan birini yitirmiş oldu.
Bu söz ustası, şiiri mitoloji gibi sözün ve anlatının içinde bir tamamlayan öge gibi gören biriydi o.
Onunla yolu kesişen mutlaka mitolojinin dünyasına bir geziye çıkardı, o hikâyelerden bir kaçı nasibine düşerdi. Buna şiiri de ekleyebiliriz.
Ben mesela güneş tanrısı Apollon’nun, kız kardeşi Artemis’i aşık olduğu çobana vermemek için kurduğu tuzağı, çobanı Artemis’e öldürtmesi hikâyesini Hoca’dan çok dinlemişimdir.
Sanki eski zaman insanının evreni ve hayatı açıklama olarak gördüğü mitleri ve mitolojik öyküleri Hoca bugüne taşıyor ve bize ondan dersler çıkartmamızı bekliyordu, bu anlatılar içinde.
Hiç rehberlik ettiği gezilere katılma olanağım olmadı, keşke olsaydı, ne şenlikli bir gezi olacağını tahmin edebiliyorum.
Sözünü şiirle buluştururdu dedik ya, bunu bir abartı olarak söylemiyorum.
Bana imzaladığı "Masalsı Türkiye" kitabına bakanalar bu şiirle mitolojik öykülerin nasıl da güzel harmanlandığını göreceklerdir.
Hoca bu kitabında ülkemizin bütün tarihsel mekânlarını anlatıyor; Likya, Patara, Olimpos, Aspendos, Perge, Knidos, Konya, Antakya, Toroslar, Bursa ve daha onlarca antik yer ve şehir…
Ve her anlattığı yeri birkaç şiirle bağlıyor, oradaki güzellikleri şiirin estetiği ile birleştiriyor.
Konya’yı anlatırken Mevlana’dan bir şiir olmadan olur mu?
"Her gün bir yerden göçmek ne iyi
Her gün bir yere konmak ne güzel
Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş!
Dünle birlikte gitti cancağızım
Ne kadar söz varsa düne ait
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım."
***
Şadan Hoca’nın bilinen şiir tutkusu 2005’ de Konak Belediyesi olarak düzenlediğimiz "1. Uluslar Arası Şiir Buluşmaları" etkinliğinde bizi Hoca’yla buluşturmuştu.
Kendisinden ricamız üzerine, ünlü şair Adonis’e Paris’teki evinden ulaşmış onu bizim etkinliğe davet etmişti.
O ikna eden, yumuşak ve entelektüel tavrı burada da işe yaramıştı. Adonis ilk şiir etkinliğimizde yer almış ve bu durum sonraki etkinliklere ivme kazandırmıştı.
Böylece altı yıl sürecek olan ve hem ülkemizdeki şairleri hem de yurt dışında tanınmış olanları bir araya getirecek, sonraki adı "Dünya Şiir Günü" etkinliği Şadan Hoca’nın ilk harcı koyması ile başlamış oluyordu. [1]
Ondan sonra da şiirle ilgili yapılan pek çok etkinlikte Hoca’dan çok katkı gördüğümüzü anımsıyorum.
***
Şadan Gökovalı, [2] Masalsı Türkiye kitabında yer alan mekânları Çorum Alacahöyük’lü bir Hitit kızı Neş ile birlikte gezer.
Hitililerin kendi dönemlerinde "Assuwa" olan Anadolu’unun bugünkü hali Neş’in de merak ettiği konular arasındadır.
Bir şölen gibi anlatılır bu yerler ve yerlerle ilgili mitolojik öyküler…
Ve günün sonunda Gökovalı ile Neş gezinin son durağına gelirler.
Son durakta Şadan Hoca’nın doğduğu yer Gökova vardır:
Tepeden seyrederler, Gökova yeşillikler içinde ovaya uzanmıştır.
Uzaktan ağaç kümeleri görülür.
Halikarnas Balıkçısı’nın Avusturalya’dan getirttiği tohumlardan ürettiği ağaçlar
Gökovalı’nın dikkatini çeker.
Gökovalı kendi evini Neş’de gösterir.
Bir yandan da ayrılığın hüznü çökmüştür Gökovalı’nın yüreğine.
Çünkü gezi bitmiş Neş’ten ayrılacaktır artık.
Şiirle hemhal bir tavır devreye girer, güzel bir şiir fona konulur.
“Birkaç adım ötemizdeydi yalnızlığım,
Sen yanımdan gidesin diye bekliyordu…”
Şadan Gökovalı hoca sanki mitolojik bir öykü kurgulamış, Hititli kız Neş’i beş bin yıllık tarihin içinden çıkarıp bu güne taşımış.
Mitolojiyle kurulan akrabalık bu olsa gerek!
Birlikte Anadolu gezilmiş, gezi bitince de ayrılık hüzne dönüşmüş. Herkes kendi yoluna gidecektir çünkü.
"Geldi çattı ayrılık vakti" derken Hoca Neş’e elveda demiş ama bu elveda galiba hepimize olmuş…
Güle güle git Hoca..
İyi insanları kaybettikçe olan bize oluyor galiba…
[1] Bu şiir buluşması etkinliğine: Yurt dışından Adonis, Antonis Tavanis, Abdulsamie Zaineldin, Guseppe Conti, Nuno Judic, Zeno Bianu
Yurdumuzdan: Ahmet Telli, Akif Kurtuluş, Ali Cengizkan, Altay Öktem, Ataol Behramoğlu, Aydın Şimşek, Berin Taşan, Cevat Çapan, Dinçer Sezgin, Günseli İnal, Halim Yazıcı, Haydar Ergülen, Hidayet Karakuş, Hilmi Yavuz, Hüseyin Ferhad, Hüseyin Peker, Hüseyin Yurttaş, İlhan Berk, Kemal Özer, Mahzun Doğan, Mahmut Temizyürek, Metin Fındıkçı, Namık Kuyumcu, Neşe Yaşin, Nevzat Çelik, Orhan Alkaya, Özlem Sezer, Salih Bolat, Sedat Şanver, Sina Akyol, Sunay Akın, Şükrü Erbaş, Timuçin Özyürekli, Tuğrul Keskin, Ülkü Tamer, Yücelay Sal, Zeynep Uzunbay
[2] Şadan Gökovalı, Masalsı Türkiye, Arkeoloji ve sanat Yayınları, 2014, İstanbul